Olay yerinde bulduğumuz koli bandının üstündeki parmak iziyle karşılaştırdık. | Open Subtitles | وقارناهم مع بصمة وجدناها على الشريط اللاصق من مسرح الجريمة |
Umarım bu sefer tek parmak iziyle listedeki bir isimden fazlası vardır elinizde. | Open Subtitles | آمل أن لديك أكثر من بصمة وإسم قائمة هذه المرة |
Terk edilmiş hastanedeki pastil ambalajında bulduğumuz kısmi parmak iziyle seninkini eşleştiremedik. | Open Subtitles | لم نتمكّن من مطابقة بصماتك مع البصمة الجزئية على غلاف الحبوب الذي وجدناه في المشفى المهجور |
İlk gelen modeldeki kısmi parmak iziyle uyuşuyor. | Open Subtitles | تطابقت النتائج مع البصمة الجُزئية التي سحبناها من النموذج التمثيلي الأول |
Pekala, ölen kızın parmak iziyle bir eşleşme buldum. | Open Subtitles | عندي مطابقة لبصمات القتيلة |
Sen bize kurbanın parmak iziyle herhangi bir eşleşme olmadığını söylemiştin. | Open Subtitles | حسناً، لقد أخبرتينا أنه لا يوجد تطابق لبصمة الضحية. |
Para üzerindeki parmak iziyle 7 kişininki benzer çıktı. | Open Subtitles | هذه أقرب 7 بصمات للبصمة التي على تلك العملة |
Yani, tetiği müvekkilimin çektiğini tek bir parmak iziyle mi söylüyorsunuz? | Open Subtitles | اذن انت تدعى ان بصمة واحد تكون كافية لإثبات ان موكلى من قام بالجريمة. |
Yanmış olan bir tiner kutusu üzerinde, belirgin olmayan tek bir parmak izi parçası bulunuyor ve başından beri polisin tek şüphelisi olan adamın parmak iziyle eşleşiyor. | Open Subtitles | هنا وجدت بصمة جزئية وغير واضحة على ما يمكن أن يكون مخفف دهان مجرد ما حدث تتطابق مع الشخص |
Aşağı katta parmak iziyle girilen güvenlik görevlileri olan gizli bir yeri var. | Open Subtitles | ثمة منطقة سرية في الأسفل ذات رمز مرور يعمل على بصمة الأصابع و حراس أمن |
Kardeşlik broşüründen alınan parmak iziyle birşey bulduk. | Open Subtitles | لقد حصلنا علي بصمة من كتاب الطائفة. |
- Masuka'nın arka sokaktan aldığı parmak izlerinden biri, gençler yurdundan bir çocuğun parmak iziyle eşleşti. | Open Subtitles | لقد رفع (ماسوكا) بصمة من الزقاق طابقت بصمة فتى من الأحداث قطّع ضحيّة قبل خمس سنوات بنفس أسلوب استخدام السكّين |
Ve yalnızca Oren'in parmak iziyle açılıyor. | Open Subtitles | لا يفتحه إلا بصمة (أورين) |
Moleküllerin çok şey anlattığını söylemiştim, sağlığınız hakkında bilgi, hareket, yaşam biçimi, rutinleriniz, hepsi orada, bir parmak iziyle erişilebiliyor. | TED | لقد قلت بالفعل أن الجزيئات بمثابة رواة، لذا معلومات عن صحتك، عن أفعالك، ونمط حياتك، وأعمالك الروتينية يتواجدوا جميعا هناك، يسهل الوصول إليهم عن الطريق البصمة. |
Kulüpte bulduğumuz parmak iziyle eşleşti. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}.البصمة التي وجدناها في النّادي كانتْ مُطابقة |
Diş Perisi'ni yakalayınca... dişleri ve parmak iziyle onu mahkum edeceğiz. | Open Subtitles | عندما نلقي القبض على (صاحب السنة)ْ ستمكننا هذه البصمة بجانب السنة من القضاء عليه |
Fakat Adam otel odasında ki vazodan alınan parmak iziyle eşleşen bir iz buldu. | Open Subtitles | ولكن، (آدم) حصل على مطابقة من البصمة التى كانت على الفازة في غرفة الفندق |
James Doakes'un parmak iziyle eşleşiyor. | Open Subtitles | وهي مطابقة لبصمات (جَيمس دوكس) |
Jane Doe'nun parmak iziyle eşleşme oldu. | Open Subtitles | إنه تطابق لبصمة مجهولة الهوية. |
Pekala uyum - alttaki parmak iziyle? | Open Subtitles | ...ماذا عن المطابقة للبصمة بأسفل؟ |