"perşembe akşamı" - Traduction Turc en Arabe

    • ليلة الخميس
        
    • مساء الخميس
        
    • يوم الخميس
        
    • ليلة الثلاثاء
        
    • ليلة خميس
        
    • مساء الثلاثاء
        
    Lavon Hayes her sene maçtan önceki Perşembe akşamı parti verir. Open Subtitles اترين، كُلّ سَنَة لافون هايز يستضيف حفلة ليلة الخميس قَبْلَ المباراة
    Ayrıca aynı fizik uzmanı Perşembe akşamı Brooklyn'de seminer veriyor. Open Subtitles و من ثم ليلة الخميس أستاذ الفيزياء يحاضر في بروكلين
    Amerika’da benim Tv şovlarım Perşembe akşamı art arda yayınlanıyor. TED في أمريكا، برامجي التلففزيونية يتم عرضها ليلة الخميس بالتوالي.
    - Merak ediyorum Leydi Belborough Perşembe akşamı ne yaptığınızı söyleyebilir misiniz acaba? Open Subtitles وأتساءل بعد ذلك، سيدة بيلبورو، إذا كنت يمكن أن تمثل تحركاتك مساء الخميس.
    Perşembe akşamı Seattle'a dönmek zorundayım. Ne yapacağım? Open Subtitles عليّ العودة إلى سياتل يوم الخميس ليلاً ما الّذي سأفعله؟
    Bir bowling maçından sonra, bir Perşembe akşamı geceleri uyuyamadığını ve biraz fazla sigara içtiğini söyledi. Open Subtitles بعد مباراة بولنج في ليلة الخميس قال بأنّه لا يستطيع أن ينام الليالي وكان يدخّن كثيراً
    Bay Sloane geçen Perşembe akşamı evine gelen bir telefon yüzünden endişeli. Open Subtitles السّيد سلون قلق حول المكالمة الهاتفية إستلم في البيت ليلة الخميس.
    Merhaba, anne. Bak, Perşembe akşamı katılmak zorunda olduğum bir iş yemeği var. Open Subtitles لدي عشاء عمل ليلة الخميس لا يمكنني الهروب منه
    Birkaç zorbanın Perşembe akşamı kiliseye girdiğini duydum. Open Subtitles لقد سمعت بأمر الكنيسة ليلة الخميس الماضي أولئك الأشرار قد اقتحموها
    Perşembe akşamı o gençler kiliseye zorla girmişti. Open Subtitles ليلة الخميس الماضية اقتحم بعض الشباب الكنيسة
    Buna inanmayacaksın Emilia ama Perşembe akşamı babanla birlikteydik. Open Subtitles اميليا ،لن تصدقى ما سأقول ولكنى قضيت بعض الوقت مع والدك ليلة الخميس
    Buna inanmayacaksın Emilia ama Perşembe akşamı babanla birlikteydik. Open Subtitles اميليا ،لن تصدقى ما سأقول ولكنى قضيت بعض الوقت مع والدك ليلة الخميس
    Bak, dinle. Perşembe akşamı bir kaç arkadaşımız geliyor. Open Subtitles اسمع؛ لدينا بعض الأصدقاء سيعرجون علينا ليلة الخميس
    Tony Perşembe akşamı müzayedede görüşürüz, tamam mı? Open Subtitles توني, سأراك ليلة الخميس في المزاد, حسناً؟
    Perşembe akşamı bir yemek var, ve adaylığımı o zaman açıklayacağız. Open Subtitles هناك عشاء ليلة الخميس وهذا عندما سنقوم بإعلان ترشيحي
    Midesinden çıkanlara göre Perşembe akşamı 9 ile 10 arasında. Open Subtitles بالإطلاع على الأدلة،الوقت ما بين التاسعة والعاشرة مساء الخميس
    Perşembe akşamı, Appleton'da 75 öğretmen vardı. Open Subtitles مساء الخميس, كانوا 75 معلماً في أبيلتون.
    Sanırım Perşembe akşamı olabilir. Open Subtitles أعتقد أنه يمكنهم المجيء مساء الخميس
    Jess, Rachel'in annesini arasa mıydım? Bakalım Rachel Perşembe akşamı yemeğe gelmek istiyor mu. Open Subtitles جيسيكا ، هل تريدين أن أتصل بأم ريتشل لنرى إذا كان سيأتي إلى العشاء يوم الخميس
    Evet, Perşembe akşamı dönerim ve 3 günlüğüne gideriz. Open Subtitles نعم أعود ليلة الثلاثاء ومن ثم نرحل لثلاثة أيام
    Ve ben de kucaklaşmayı pek sevmem ama şehirde olduğum süre zarfında her Perşembe akşamı evlerine giderdim, bütün o çocuklara sarılırdım. TED وأنا لست الشاب الأكثر احتضاناً على وجه الأرض، لكنني كنت أذهب لذلك المنزل كل ليلة خميس عندما أكون في المدينة، وأحضن كل أولئك الأولاد.
    Kiev yaylı sazlar orkestrası Perşembe akşamı elçilikte çalacak. Open Subtitles ستعزف لكيف الرباعية الفرقة مساء الثلاثاء يوم القنصلية فى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus