Kendimi gündüz personeli mesaiye gelene kadar... odama kilitleyecem, tamam mı? | Open Subtitles | سوف أحبس نفسي في غرفتي حتى يأتي طاقم الصباح ، حسن؟ |
Başkanlık Sarayı personeli ve zirveye katılacak diğer memurlar aşağıda olacak. | Open Subtitles | طاقم البيت الأزرق و المشاركين في القمة سيتواجدون في الطابق السفلي |
Goodnight Yolu üzerindeki yerel Dallas film stüdyosundan çalışanlardan birinin bu sabah temizlik personeli tarafından bulunduğu olay yerinden canlı bildiriyoruz. | Open Subtitles | نحن في بث مباشر من المشهد الان في استديو دالاس المحلي للافلام في حي غوودنايت حيث ان احد الموظفين وجد ميتاً |
Düşman muharipler cezaevini ele geçirdi personeli infaz etti ve kaçmaya hazırlanıyorlardı. | Open Subtitles | مقاتلو الأعداء سيطروا على السجن و قتلوا الموظفين و كانوا يستعدون للفرار |
Tüm kurtarma personeli, iskele seviyesine gidip beklemede kalsın. | Open Subtitles | كُلّ موظفي طاقم النقاهه إمضَ في إرْساء المستوى و استعد |
Evet, tüm SG personeli mevcut ve hazır. | Open Subtitles | نعم كل أفراد قيادة النجوك متواجدين ويتم متابعتهم |
Hastane personeli, ordu ve polis onu her yerde aramış. | Open Subtitles | جميع العاملين والبوليس وقوات الجيش بحثت عنه في كل مكان |
Anneler, bu süreçleri anlayan bilgili tıbbi personeli hak ediyor. | TED | تستحق هذه الأمهات توفر طاقم طبي ذي خبرة يفهم هذه العمليات. |
personeli sınırlı. Yalnızca gönüllüler. | Open Subtitles | وينبغي أيضاً أن يكون طاقم الطائرة من المتطوعين |
personeli ve müşterileri burada toplayın. | Open Subtitles | اجمع الموظفين والضيوف. دون ان تترك أي واحد منهم يفلت. |
Tüm Prometheus personeli, kilitlenme için hazır olun. | Open Subtitles | جميع الموظفين بروميثيوس، الاستعداد لرسو السفينة. |
İşin içindeki tüm askeri personeli ve sivil çalışanları araştırdım bile. | Open Subtitles | لقد تفقدت افراد الجيش بالإضافة إلى أن الموظفين المدنيين متورطين |
Bak ne yazıyor:"Başkanı Yeniden Seçtirme Komitesi personeli." | Open Subtitles | مكتوب عليها موظفي لجنة إعادة إنتخاب الرئيس |
Ama bazı havaalanı personeli o kadar da şanslı değildi. | Open Subtitles | بعض من موظفي المطار لم يكونوا محظوظين مثلها |
Ama bazı havaalanı personeli o kadar da şanslı değildi. | Open Subtitles | بعض من موظفي المطار لم يكونوا محظوظين مثلها |
Bir sorunumuz var. 6 SGC personeli sekizinci seviyede sıkışıp kalmışlar. | Open Subtitles | لدينا مشكلة، لقد علق 6 أفراد فى المستوى الثامن |
Parkland Hastanesi'nin 26 kişilik eğitimli tıp personeli... | Open Subtitles | ستة وعشرون من العاملين الطبيين المدربين في مستشفى باركلاند |
Mahkum başına sağlık personeli oranı dörde bir. Bu oran çok yüksektir. | Open Subtitles | موظفو صحةِ إلى نسبةِ المحجوزِ السّاعة الرّابعة إلى واحد دقائق ، مستوى عالي جداً. |
Altıncı katta güvenlik ihlali. Tüm güvenlik personeli altıncı kata. | Open Subtitles | خرق آمني في المُستوي السادس ليتجه جميع الأفراد للمستوي السادس. |
Hayayolu personeli ile konuştuk. Karınızın giriş yaptığını söylediler ve bu da bizi gerçekten şaşırttı. | Open Subtitles | نحن تحدثنا مع موظفوا شركة الطيران واخبرونا انك وزوجتك قمتم بانهاء اجراءات السفر |
Tabii Amerikan personeli saldırıya uğramazsa. | Open Subtitles | إلا لو كان موظفين الولايات المتحدة تحت هجوم مباشر. |
Beyaz Saray personeli için pilot program uygulayalım. | Open Subtitles | برنامجٌ تجريبيّ لفحصِ موظّفي البيتِ الأبيض |
Acil servis personeli bu şekilde çok yardımcı olabilir. | Open Subtitles | يمكن لموظفي قسم الطوارئ أن يسدوا عوناً كبيراً في هذه الحالات. |
Hastane personeli olarak yemek salonunda yemek yedik. | Open Subtitles | تعشينا في غرفة الأكل الخاصة بالموظفين بالمشفى |
Artı pilotlar, deniz piyadeleri, üs personeli... | Open Subtitles | إضافة الي الطيارين والمارينز والموظفون ما زلت أعد البحارة |