Eteğinin cebinden bir parça pişmiş balık lokması çıkardı ve yemeye başladı. | Open Subtitles | أخرجت من جيب تنورتها كِسرة من سمك مطبوخ وشرعت في أكله |
Tamam. Bu grup biraz az pişmiş. Bir sonrakine geçelim. | Open Subtitles | عجباً، حسناً، هذه الدفعة غير مطبوخة جيّداً، إلى الدفعة الثانية. |
Bak, sadece kan ile beslenerek 200 yıl geçirdim yani bilemiyorum ama yarı pişmiş dana eti bana iyi bir geçiş gibi geldi. | Open Subtitles | اسمعي , لقد قضيت مئتين عام أشرب لا شيء إلا الدم لا أعلم يبدو أن أكل لحم نصف مطهي مثل النقلة الموسيقية بالنسبة لي |
Bu da doğranmış salamura lahanayla iki kez pişmiş domuz eti. | Open Subtitles | هذه قطع لحم خنزير مطهية مرتين مع شرائح الخس المخلل |
Sessiz olup dünyadaki en çok pişmiş ıstakozu yiyeceğim. Benim ıstakozum çok pişmiş değil. | Open Subtitles | ساصمت وآكل اكثر طعام مطهو جدا على الارض ان طعامي ليس مطهوا كثيرا |
Bifteğim az pişmiş! | Open Subtitles | انتظر .. قطعة اللحم هذة مطهوة اكثر من اللازم |
pişmiş yemek yumuşar ve vücudun dışında önceden sindirilir. | TED | الطعام المطبوخ يصبح أكثر طراوة ويهضم خارج الجسم. |
Orta kıvamda pişmiş biftek, gözleme, patates, domates suyu, | Open Subtitles | شريحة لحم، نصف ناضجة. والمخبوزات والبطاطس وعصير الطماطم. |
Eğer o iyi görünen arkadaşın için değilse, ben şimdi iyice pişmiş olacaktım. | Open Subtitles | لو لم يكن لأجل هذا الشاب حسن المظهر حتى الآن لكنت اقترب من النضج التام |
Hadi ama anne. Düğünümüzde pişmiş pirinç atan sendin. | Open Subtitles | تعالي يا أمي أنت رميت رزّ مطبوخ في الزفاف |
Ancak ne tür bir toksin olduğunu belirleyemiyoruz. Karaciğerin pişmiş olması oldukça kötü. | Open Subtitles | لا يمكننا تحديد النوع سيئة للغاية في كبد مطبوخ |
Yo, almayayım. pişmiş makarna gibi oldum. | Open Subtitles | أوه ، لا شكراً ، أشعر كأنني معكرونة مطبوخة |
Ama ya yanına sos alırsan ve balıkla pişmiş olmazsa? | Open Subtitles | ماذا إن كانت الصلصلة بالجانب، وغير مطبوخة مع السمك؟ |
Daha sonra ona: "Hey, salak kız iyi pişmiş istedin." | Open Subtitles | ثم تأتي لتشتكي من جفاف هذه القطعة الأمر اشبه ايتها الغبية لقد طلبتي شئ مطهي جيدا |
Ne az, ne de çok pişmiş, her ikisi için de. 2 tane orta pişmiş yumurta. | Open Subtitles | ليست نيِّئة جداً, ليست مطهية جداً لا شيء من ذلك |
O sadece senin razı olduğun başka bir az pişmiş hamburger. | Open Subtitles | انة مجرد برغر اخر غير مطهو انت مستعد لأكلة |
Düzgün kızart sen yeter. Fazla pişmiş tonbalığından daha berbat bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد ما هو أسوأ من تونا مطهوة أكثر من اللازم. |
Yo, yo yo. Daha da doğrusu -- yaşamı pişmiş besinlere bağlı hayvanlarız. | TED | لا .. لا .. لا .. لدي تعبير أفضل نحن نعيش على الطعام المطبوخ |
Biftek olsun. Az pişmiş iyi olur. | Open Subtitles | شريحة لحم, غير ناضجة كاملاً سيكون أمر جيد |
Orta pişmiş bir biftek, üç kızarmış yumurta, kızarmış patates, ve kahve istiyorum. | Open Subtitles | أود شريحة لحم كبيرة متوسطة النضج عليها ثلاث بيضات مقلية البطاطس المقلية والقهوة من فضلك |
Acaba tofu veya buharda pişmiş kereviz var mı? | Open Subtitles | ألديك أي توفو أو الكرفس المطهو على البُخار؟ |
Banyo yapmak, on iki saat uyumak... ve kocaman az pişmiş bir biftek yemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الاستحمام أريد النوم 12 ساعة أريد قطعة لحم كبيرة جيدة الطهي |
Oh hayır, bir kraker veya pişmiş bir şeyden geliyor, değil mi? | Open Subtitles | لا! سيكون تيمناً باسم حلوى أو طعام مطهواً بشكل جيد، صحيح؟ |
Orta pişmiş pirzola, ekşi kremalı fırında patates istiyorum. | Open Subtitles | سآخذ شريحة لحم البقر.. متوسّطة النضوج، وبطاطا مخبوزة مع قشدة حامضة |
Peki ya pişmiş elmalarla doldurulmuş fırında tavuk ve kenarında da tereyağlı haşlanmış patates ve kırmızı lahanaya ne dersin? | Open Subtitles | و ما رأيك فى أوزة مشوية محشوة بالتفاح ؟ و بعض البطاطس المسلوقة و الزبد و بعض الكرنب الأحمر على جانبه ؟ |