Ve sadece 500 tanesinden bir tanesi eğer ağır hastalık geçirirlerse ne yapacaklarını planlamıştı. | TED | و فقط واحد من 500 منهم قد خطط في ماذا سيحصل إذا مرضوا مرضا خطيرا |
Güzel numara olurdu. - Seni öldürmeyi planlamıştı, değil mi ? | Open Subtitles | يا لها من خدعة ظريفة لقد خطط للإنتقام منك ، أليس كذلك ؟ |
Güzel numara olurdu. - Seni öldürmeyi planlamıştı, değil mi ? | Open Subtitles | يا لها من خدعة ظريفة لقد خطط للإنتقام منك ، أليس كذلك ؟ |
Burada biri ile buluşmayı planlamıştı, ama o kötü bir adamdı. | Open Subtitles | لقد خططت أن تقابل شخصاً ما هنا ولكن الشخص كان شرير |
Hastalarımdan Kathy orta okulda düğününü planlamıştı. | TED | خططت مريضتي كاثي زفافها عندما كانت في المدرسة الإعدادية. |
Bishop bunu yakalanmadan önce planlamıştı. | Open Subtitles | "بيشوب" جهز لها قبل أن يدعم "العرض الجانبى". |
Babam hayatımın her anını önceden planlamıştı. Evleneceğim kişi de buna dahil. | Open Subtitles | لقد خطّط أبي لكلِ جانبٍ مِن حياتي، بمَا فيهم من عليَّ أن أتزوّج |
Babam sevinçten uçuyordu cenin olduğumdan beri hayatımı benim için planlamıştı. | Open Subtitles | أبي كان مثير لقد خطط لمسار حياتي منذ كنت في الأمشاج لقد خطط لمسار حياتي منذ كنت في الأمشاج |
Hepsini aşağıya kapatmayı planlamıştı ta ki favori düşmüş meleğimiz gelinceye kadar. | Open Subtitles | لذلك خطط لقتلهم جميعاً حتى أتى ملاكنا الساقط المفضل. |
Tam yedinci yarışın başında varmayı planlamıştı. | Open Subtitles | خطط لأن يصل قبل بداية السباق السابع |
Kral, Shabadaba'nin üstesinden gelmeyi planlamıştı. | Open Subtitles | خطط الملك بأن يتعامل مع الوزير بنفسه |
Marshall çevre avukatı olmayı planlamıştı. Robin TV muhabiri olmayı planlamıştı. | Open Subtitles | مارشال) خطط لأن يكون محامي بيئي) روبن) خططت لأن تكون مذيعة) |
Derin analizini duyalım hadi. Höx başından beri böyle mi planlamıştı? | Open Subtitles | دعنا نسمع رأيك هل خطط هوكس لكل هذا؟ |
Bir soygun planlamıştı ama şimdi bir katliama bulaştı. | Open Subtitles | لقد خطط لسرقة وحصل على لاشيء |
Joe bir soygun planlamıştı ama şimdi bir katliama bulaştı. | Open Subtitles | لقد خطط لسرقة وحصل على لاشيء |
Her şeyi yıllar öncesinden planlamıştı. | Open Subtitles | لقد خطط لكل شيء سنوات مقدما |
Hepsi tuzaktı. Azula geldiğimizi biliyordu, ve her şeyi planlamıştı. | Open Subtitles | لقد كان فخاً أزولا عرفت أننا قادمون و خططت لكل خطوة |
Diyorum ki tekneyi batırmayı ve, bunun için Justin'i suçlatmayı planlamıştı. | Open Subtitles | أنا أقول بأنها خططت لإغراق القارب خططت بأن يقع اللوم على جاستن |
O gece onunla yüzleşmeyi planlamıştı. Ona iletişimi kesmesini ve beni beklemesini, | Open Subtitles | خططت لمواجهته تلك الليلة طلبت منها قطع كل الإتصالات وانتظاري |
Susan Delfino bir görevdeydi, ve bunu en ince detayına kadar planlamıştı. | Open Subtitles | سوزان دلفينو " كانت فى مهمة " و قد خططت لكل تفاصيلها |
Bishop bunu yakalanmadan önce planlamıştı. | Open Subtitles | "بيشوب" جهز لها قبل أن يدعم "العرض الجانبى". |
Hitler bunu planlamıştı ve silahlarını güçlendirdi. | Open Subtitles | خطّط "هتلر" لها وبنى جيوشه. |