WKYC'de yeni yemek programı için sunucu lazım bize. Nerede kaldın? | Open Subtitles | نحتاج الى مقدّمة لبرنامج طبخ جديد على محطة دبليو.كيه.واي.سي أين كنتِ؟ |
Mekik Uzay programı için Görev Kontrol iletişiminden sorumlu yarbayım. | Open Subtitles | أنا قائدة اتصالات مراقبة المهمة لبرنامج المكوك الفضائي |
Bu akşamın programı için, yeni kitabımın ilk üç bölümünden... bazı pasajlar okuyacağım sizlere. | Open Subtitles | لبرنامج اليوم سأقوم بقرائة بعض القطع من أول ثلاث أجزاء من كتابي الجديد |
Red Star ana bilgisayar'ı Knox Teknolojileri programı için aranıyor. | Open Subtitles | البحث عن برنامج نوكس للتقنيات فى كمبيوتر ريد ستار المركزى |
Main Strike programı için vana işlem güncellemesi yapın. | Open Subtitles | أعطيني معلومات عن إجراءات الصمامات من أجل برنامج الضربة الرئيسي |
Uzay turisti programı için rusça dersleri almaya başladım. | Open Subtitles | بدأت اتعلم الروسية لبرنامج الفضاء السياحي |
Bu link size ulaştıysa, net servetiniz, "Paralı" Askerler Macera programı için ön elemeyi geçmenize yeterli demektir. | Open Subtitles | إذا استلمت هذه الوصلة فإن قيمتك الصافية تؤهلك لبرنامج جندي المستقبل |
Dediler ki bu yolculuk uzay programı için paha biçilemez bir gelişmenin kanıtıymış. | Open Subtitles | لقد قالوا أن رحلته ستكون تجربة قيمة لبرنامج الفضاء. |
Mikkel'i ara, seçim programı için hazırlıklara başlasın, "İşte Partiler" programı. | Open Subtitles | اطلبي منه أن يجهز الاستديو لبرنامج الانتخابات |
Ortağıma sahip olmayı hayal ediyorsun, ama bu sabah programı için uygun olmaz. | Open Subtitles | الأفكار التي تراودكِ حول شريكي ليست مناسبة لبرنامج صباحي. |
Skwerkel CEOsu ülke çapındaki bu yardım programı için... özel olarak Hester Lisesi'ni seçti. | Open Subtitles | رئيس مجلس سكويركل بنفسه قام باختيار ثانوية هيستر لبرنامج جديد عالمي تعليمي وممتد. |
Yakıt programı için bir tohumumuz var. | TED | لذا لدينا بذرة لبرنامج الوقود. |
İşe yarar varlıklarız. Güncelleme programı için gönüllüyüz. | Open Subtitles | نحن خامة جيدة، ونتطوع لبرنامج الترقية |
O, "Bugünün Gazetelerinde" sabah programı için o günün gazetelerini harfi harfine tarayıp, seyircilere yüksek sesle okumasıyla ünlüydü. | Open Subtitles | ِ كان افضل المعروفين في الفترة الصباحية لبرنامج " في صحف اليوم "ِ من خلال تصفحه الصحف اليومية بشكل حرفي |
İstediğin gibi sosyal yardım programı için ekibin fikirleri. | Open Subtitles | مثلما طلبتِ... أفكار من الوحدة لبرنامج توعية المجتمع |
Ama bu klasik müzik programı için çok uygun bir elbise. | Open Subtitles | لكنه مناسب لبرنامج موسيقي كلاسيكي |
Bir deney programı için kılıf olduğundan şüpheleniyoruz. | Open Subtitles | نحن نشُك انها غطاء لبرنامج تجريبى |
On ay evvel Victor Diaz, insanın öğrenimine yardım etmek için tasarlanan CIA'in zihin kontrol programı için görevlendirildi. | Open Subtitles | منذ عشرة شهور كان فيكتور دياز هو المسؤول ... عن برنامج التحكم العقلي لوكالة الاستخبارات المركزيه صممت للمساعدة فى تعليم الإنسان |
Howard Erickson'un ifadesini almak için bir fırsat istiyorum, bu sayede onu Dust Devil programı için sorgulayabilirim. | Open Subtitles | أود أن أنال فرصة استجواب (هاوارد إريكسن) حتى أستطيع أن أسأله عن برنامج "الضباب الضاري". |
Gençlik Merkezindeyim bölümümüzün Toplum İlişkileri programı için. | Open Subtitles | من أجل برنامج العلاقات الإجتماعية لقسمنا .. |
IUK Ödül programı için resim çektiriyorum. | Open Subtitles | أنا أقوم بالتصوير الرسمي من أجل برنامج عشاء جوائز ي.د.أ. |