Doktor sağlıklı olduğunu ve rüyalarının çakmalar kadar gerçek olabileceğini söyledi, değil mi? | Open Subtitles | أعني بأن الطبيب قال أنك معافى وأن أحلامك قد تكون دقيقة قدر الومضات |
Bak dostum, o gerçekten rüyalarının kızıysa bunu ona söylemelisin. | Open Subtitles | يا صديقي إنها بالفعل فتاة أحلامك فيجب أن تجعلها تعرف |
Birkaç kilo aldığın zaman dünya, en çılgın rüyalarının ötesinde önünde açılıyor. | Open Subtitles | العالم يفتح أبوابه أبعد من أحلامك الأكثر وحشية عندما تكسبين بعض الوزن. |
Ben sadece bütün tozpembe rüyalarının ve dışarı çıktığımda yapacak listesinin | Open Subtitles | أريد الحرص على أن تنتهي أحلامه الكبيرة على منديل حمامه المستخدم |
Güney Amerika seyahatini ve rüyalarının peşinde oluşunu düşündüm. | Open Subtitles | السفر إلى أميريكا الجنوبية متابعة أحلامها |
Tekrarlayan rüyalarının olup olmadığını merak ediyorum? | Open Subtitles | اتسأل إذا كنت قادرة على أعادة سرد الاحلام |
Benimle gel ve seni rüyalarının ötesine götürecek yolu ayaklarının altına sereyim. | Open Subtitles | تعال معى و سوف أضع قدميك على الطريق الذى سيؤدى بك إلى كنز أبعد من أحلامك |
Rusty-James, rüyalarının erkeği! - Evet, korkulu bir rüya. | Open Subtitles | روستي جيمز , فارس أحلامك تقصد فارس كوابيسي |
Bu sana rüyalarının ötesinde bir zenginlik sağlayabilir. | Open Subtitles | هذا يمكن ان يجعلك غنياً الى ما وراء أحلامك الجامحة |
Sana söz verdim, rüyalarının nikahı olacak... ve hiçbirşeyin bunu mahvetmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | الذي وعدتك به في زفــاف أحلامك ولن أدع لأي شــيء أن يخربه |
Beş dakika sonra rüyalarının kızıyla randevun var. | Open Subtitles | في خمس دقائق، سيكون لديك موعد مع فتاة أحلامك |
Orada olmuş olabilirim ama Lana senin rüyalarının kızı. | Open Subtitles | قد أكون موجودة هناك ولكن لانا هي فتاة أحلامك |
Yani, sen rüyalarının kadınını buldun sonra onun alkolik babası, her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | تظنين أنك وجدت فتاة أحلامك ثم يأتي والدها الثمل المصاب بسلس البول ويفسد كل شئ |
Şey, rüyalarının evini yaptırtıyorsun-- bedavaya. | Open Subtitles | حسناً، أمامك فرصة بناء منزل أحلامك مجاناً |
rüyalarının erkeği siyah tişört içinde gelip şöyle diyecek: | Open Subtitles | رجل أحلامك سوف يأتى بسترة سوداء و سوف يقول |
Havaalanında güzel bir kız ile tanışacaksın yanında oturacak o senin kaderin, rüyalarının prensesi. | Open Subtitles | . ستلتقي بفتاة في المطار . سوف تجلس بجوارك . إنها فتاة أحلامك . يا له من حظ رائـع |
Bundan sonra da bize rüyalarının fotoğraflı kanıtlarını sunacak. | Open Subtitles | في المرة القادمة سوف يقدم دليلاً مصوراً على أحلامه |
Zaten, General Melchett, rüyalarının kadını için yas tutuyor. | Open Subtitles | مبدئياً, الجنرال ميلشيت حزين على فتاة أحلامه. |
Evine gönderin ve rüyalarının onu nereye götürdüğünü öğrenin. | Open Subtitles | أرسلوه إلى المنزل، ولنرَ أين تقودهُ أحلامه |
Her zaman senin rüyalarının erkeği olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | هي دائما ما كانت تقول بانها كانت تنتظر لفتى أحلامها |
Savaşçı olmak için, her Cohiuano erkeğinin herşeyi arkasında bırakıp sadece rüyalarının rehberliğinde, ormana girmesi gerek. | Open Subtitles | لا صبح محارب مثل التشاركيو يجب ان اترك كل شيء ورائي واذهب الى الغابة تقودني الاحلام |
Pardon? Söyler misin, o kitaplar rüyalarının anlamını söylüyor mu? | Open Subtitles | عذراً , هل هذه الكتب تخبرك ما تعني احلامك ؟ |
Bir rol üstlenmen gerek ve rüyalarının bir parçası olduğuna onları inandır. | Open Subtitles | أنتِ فقط عليكِ لعب الدور وجعلهم يصدقون أنكِ جزءٌ من أحلامهم |
rüyalarının doktoruyla oynaşır mısın? | Open Subtitles | هذا ما تفعلينه عندما تحظين بيوم سئ (تقبلّين الطبيب (ماكدريمي |
Genç bir adamın rüyalarının peşinden koşması iyi bir şeydir. | Open Subtitles | انه من الجيد للشباب ان يسعوا خلف احلامهم |