Madem bunları öğrenmek zorunda değilim o zaman bunlarla beni neden rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | اذا كان ليس على تعلم ذلك لماذا أنت تزعجني بذلك ؟ |
Selam. Kim olduğunu veya ne satmaya çalıştığını bilmiyorum ama Globetrotters maçında beni rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | مرحبًا، لا أدري من معي أو ماذا تحاول أن تبيع، لكنك تزعجني خلال السفر والترحال |
Bütün restoranı benim için kapattı. bizi rahatsız ediyorsun. Çok kabasın. | Open Subtitles | ،نحن نحاول التمتع بالعشاء لاثنان فقط .انت تزعج وجبة طعامنا، أنها وقاحة منك |
Kahvemi bitirene kadar bekle olmaz mı? Bebeğimi rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | انتظر حتي اتناول قهوتي انت تزعج طفلي |
Beni rahatsız ediyorsun. Kendine anahtar yaptırmalısın! | Open Subtitles | أنتِ تزعجينى يجب أن تصنعى نسخة من المفاتيح |
Beni rahatsız ediyorsun. Kendine anahtar yaptırmalısın! | Open Subtitles | أنتِ تزعجيني يجب أن تصنعي نسخة من المفاتيح |
Neden yanındaki insanları rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | لماذا تضايق الشخص الذي بجانبك؟ |
Neden gelip kilisemde beni rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | و بأي حق تأتي إلى هنا و تضايقني في كنيستي؟ |
Tabii ki rahatsız ediyorsun! | Open Subtitles | بالطبع أنك أزعجتني للغاية. |
Beni sürekli rahatsız ediyorsun. Kendine anahtar yaptırmış olmalıydın! | Open Subtitles | أنتِ تزعجني يجب عليك صنع مفتاح |
Neden beni rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | لماذا تزعجني ؟ ظننت أنه إنتهينا |
Niye her zaman beni içerken rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | لماذا تزعجني دائما عندما اشرب؟ |
Pekâlâ Wes, artık rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | حسناً يا ويز.. صرت تزعجني الآن. |
Bir şeyi açığa kavuşturmak istiyorum. Beni çok ama çok rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | "أريد توضيح أمر معين" أنت تزعجني كثيراً" |
Will, diğer müşterileri rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | ويل ، أنت تزعج الزبائن الآخرين |
Dikkat et, hayvanlarımı rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | كن حذرا انت تزعج حيواناتي الاليفة |
Hayvan seni, damadımı neden rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | أيها الحيوان.. لماذا تزعج زوج ابنتي؟ |
Onu ara veya git. Beni rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | اتصلى به او اتركيه انتى تزعجينى |
-Şimdi olmaz Petra beni rahatsız ediyorsun,görmüyormusun meşgulum. | Open Subtitles | لا بيترا، لا تزعجيني الآن، أنا كنت فيه |
Kızımı rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | لقد كنتَ تضايق إبنتي |
O şekilde durarak beni rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | أنت تضايقني بالجلوس هكذا. |
Hey, aptal. Neden beni rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | لم أزعجتني أيها الغبي؟ |
Sen buradayken olmaz çünkü beni rahatsız ediyorsun amına koyayım. | Open Subtitles | ليس بحضورك، أنت تجعلني غير مرتاح |
O evli ve sen onu rahatsız ediyorsun. Hatta, senden korkuyor. | Open Subtitles | إنها متزوجة وأنت تجعلها غير مرتاحة في الواقع، إنها خائفة منك |
Kulaklarımı rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | انت فقط تسبب الام لإذني |
Beni rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تضايقيني |
- Hydarnes, beni neden rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | -هيدارنيس,لماذا يجب ان تزعجنى دائما؟ |
- Kaybolduğun zaman beni rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | لم أرد أن أزعجك أنت تزعجينني عندما تختفين |