Korkarım ki, o büyük jestini reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | أتعرفين ماذا؟ أعتقد أني سأرفض بادرتك العظيمة. |
Minnettarım bayım ama reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | سيدي، أشكرك لكن سأرفض |
O isteği reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | حسنا... أنا سأرفض ذلك الطلب |
Korkarım ki cumartesi gecesini beraber geçirmeme teklifini reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | أخشى انه علي ان ارفض دعوتك بعدم إمضاء ليلة السبت معي |
Ama durum öyle görünmez. Maalesef sizi reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | لن يراها الناس هكذا مضطرة ان ارفض طلبك |
Ama kibarca reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | و لكن علي أن ارفض |
- Maalesef bunu reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | -أخشى أنّي سأرفض |
Ama biliyor musun Carson, reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | ولكن أتعرف يا (كارسون)؟ أعتقد أني سأرفض |
- Maalesef bunu reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | -أخشى أنّي سأرفض . |
Bütün saygımla reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | فأني وبكل احترام ارفض |
Ama korkarım ki reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | ولكن أخشى ان ارفض. |
- Sağolun efendim, fakat reddetmek zorundayım. | Open Subtitles | - اشكرك سيدى ولكننى ارفض |