Eğer Rommel'e dayanabildiysem, Matheson ile geçireceğim o dayanılmaz akşama da katlanabilirim. | Open Subtitles | لو نَجوتُ من روميل فمن المكن أَنْ أقضي أمسية موجعة مَع ماثيسون |
Rommel ve Naziler için bu, tanrilarin alacakaranliginin baslangici, Nazi Almanyasinin son aylaridir. | Open Subtitles | بالنسبه الى روميل و النازيين كان هذه بدايه مرحله الانحطاط الشهور الاخيره للنازيه |
Rommel'in personelinden bir arkadaşım vardı. | Open Subtitles | انا لدى صديق فى رئاسه اركان روميل ربما يمكنه المساعده |
Rommel bunun farkında, bu yüzden askeri araçlarını nehirden geçirmeye çalışacak. | Open Subtitles | و رومل يعرف ذلك و لذا فهو يحاول نصب أسلحته عبر نهر ميرديريت في أيّ مكان قدر المستطاع |
Rommel bunu biliyor bu yüzden zırhlılarını Merderet üzerinden geçirip bir yerlerde pozisyon alarak çıkarma birliklerimizi, Cherbourg'a doğru sağa dönerken kanatlardan vurmak istiyor. | Open Subtitles | و رومل يعرف ذلك و لذا فهو يحاول نصب أسلحته عبر نهر ميرديريت في أيّ مكان قدر المستطاع |
Tepeyi gördün mü? Rommel ordusunu yönetiyor. | Open Subtitles | انظري هناك أعلى التل هذا رومل يقود رجاله |
Mareşal Rommel Batı cephesini geziyor ama ona ihtiyacımız olduğunda bize katılacaktır. | Open Subtitles | في هذه اللحظة ، اٍن المشير روميل في جولة في الجبهة الغربية و لكنه سينضم اٍلينا هنا حين نحتاج اٍليه |
Ancak El Alameyn'de, Rommel'in düşünmesi gereken bir şey daha vardı. | Open Subtitles | "لكن فى "العلمين" سيلجأ "روميل إلى التفكير فى شىء مختلف تماماً |
Rommel'ler tarafından 40 gün boyunca kuşatılmışlar ve yalın ayak kaçmışlar. | Open Subtitles | لقد تم طوقتهم روميل لمدة 40 يوما وأنهم قد نفد من المواد الغذائية. |
Haritalarımızı kullanarak Rommel'i Kahire'ye getirecekler. | Open Subtitles | سيحضرون روميل إلى القاهرة عن طريق خرائطنا |
Tıpkı Oturan Boğa'nın Little Bighorn'da... ve Mareşal Rommel'in Kuzey Afrika seferinde yaptığı gibi. | Open Subtitles | متظاهر بجلوس الثور في قليلا بيجور ومشير روميل أثناء حملة شمال أفريقيا. |
Kafkasya'daki petrol yataklari etrafinda kapanacak devasa bir kiskaç harekâti planlamaktadir ve Orta Dogu'da Rommel'le, Misir üzerinden oralara ilerlemektedir. | Open Subtitles | خطط لحصار كبير يطبق على حقول النفط فى القوقاز وحقول النفط فى الشرق الاوسط مع تقدم روميل عبر مصر |
Rommel karisina geri söyle yaziyor: "zavalli askerlerim için bu durumdan bir çikis yolu bulmak adina.. | Open Subtitles | كتب روميل مجددا الى زوجته احاول التفكير فى طريقه للخروج من هذه الورطه من اجل قواتى المثيره للشفقه |
Ve Kuzey Afrika çöllerinde... iki yıl Rommel'i kovaladıktan sonra... | Open Subtitles | وبعد عامين من مطاردة رومل من خلال صحراء شمال أفريقيا ، |
Alman Alp Birliklerinde görevli genç teğmen Erwin Rommel tek bir kurşun atmadan 1.000'in üzerine İtalyan esir aldı. | Open Subtitles | تمكن ملازم ألماني شاب من (قوات الالب) هو (اروين رومل) من السيطرة أكثر من الف اسير ابطالي دون ان يطلق رصاصة واحدة |
ama biz Rommel'le Patton gibiyiz. | Open Subtitles | لكننا مثل رومل و باتون |
Wellington. Rommel. Churchill'in "Ingilizce Konusan Insanlarin Tarihi", dort cildi de var. | Open Subtitles | (ولينجتون)، (رومل)، تاريخ (تشرتشل) عمن يتحدثون الانجليزية، أربع مجلدات |
Wellington. Rommel. Churchill'in "İngilizce Konuşan İnsanların Tarihi", dört cildi de var. | Open Subtitles | (ولينجتون)، (رومل)، تاريخ (تشرتشل) عمن يتحدثون الانجليزية، أربع مجلدات |
Hayır! Rommel'in askerleri bizimkileri mayın tarlasına çekti. | Open Subtitles | كلاّ، قوّات (رومل) قد أغرت أولادنا لحقل ألغامٍ. |
Rommel'in karargahını, yanındaki yetimhaneye zarar vermeden patlattı. | Open Subtitles | لقد قام بتفجير المركز الرئيسى لروميل بدون اى تخريب لدار الايتام المجاور له |
Rommel Stargate Atlantis Sezon 5 Bölüm 10 - "İlk Temas" | Open Subtitles | ستارجيت أتلانتس |