| Bir hakim, sanık John Roy'u övdü, ancak cesetle seks yaptığını duyunca sert çıkıştı. | Open Subtitles | القاضي المحلي مدح المتهم جون روي لكنه أصيب بالفزع لمعرفته أن روي مارس الجنس مع الجثة |
| Keşke Roy'u Greg için terk ettiğimi söyleyebilseydim, ama nerede? | Open Subtitles | حسناً, اتمنى ان اقول هذا , اني تركت روي لاجل غريغ و لكن لا حظ في هذا |
| Tek bildiğim gerçek Roy'u bulmam gerektiği. | Open Subtitles | كل ما أعرفه هو بأنني أحتاج أن أجد روي الحقيقي |
| Şimdi, elimizdeki her şey ikinci dereceden ama eğer Roy'u konuşturabilirsek | Open Subtitles | طيب, كل ما لدينا هي أمور ظرفية ولكن إذا تمكنّا من روي, سنصل إلى لونغ. |
| - Bir tek Roy'u mu istiyorlar? | Open Subtitles | هل أنت متأكّد إنهم يحتاجون روي فقط؟ |
| Hareket etmek için 30 dakika. Roy'u kurtarmak için 90 saniye gibi. | Open Subtitles | 30دقيقه للتصرف 90ثانيه لانقاذ روي |
| Roy'u fazla özlemiyorum. Ama şunu diyebilirim ki: | Open Subtitles | أنا لا أشتاق إلى " روي " في أغلب الأوقات لكن بإمكاني إخباركم شيئاً واحداً |
| Ve Jim, ne Roy'u ne de şirketi şikayet etmeyecek. | Open Subtitles | و " جيم " لن يوجه إتهامات ضد " روي " أو الشركة |
| Sana hiç teşekkür etme fırsatım olmadı. Roy'u durdurduğun için. | Open Subtitles | مهلا, يا رجل, لم تتح لي من قبل الفرصة لأشكركلإيقافك"روي " |
| Roy'u anlıyorum, çuf çuf trenleri seviyor, ama sen? | Open Subtitles | أتفهم روي إنه يحب القطارات لكن أنتِ؟ |
| Neden? Çünkü Roy'u bulmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | لأني كنت أُحاول العثور على روي. |
| Merhaba Bree. Roy'u, intihar takip listesinden çıkarabilir miyiz? | Open Subtitles | "مرحباً ، "بري هلاّ نحذف "روي" من قائمة مراقبة الإنتحار ، رجاءً؟ |
| Çok üzgünüm. - Ben Roy'u severdim, gerçekten. - Neden böyle oldu? | Open Subtitles | أنا آسف للغاية لقد أحببت "روي" , أحببته كثيراً |
| Roy'u alt etmenin daha güvenli bir başka yolu olmalı. | Open Subtitles | انظروا ، هناك وسيلة أكثر أمانا... للقضاء علي روي |
| Siegfried ile Roy'u yemeye kalkan o iki kaplan da yetenekliydi. | Open Subtitles | ذلك النمران الذان أنتهى بهما الأمر بأكل سيغفريد" و "روي" كانوا موهوبين أيضاً" |
| Konuşmak istersen, yaşlı Roy'u araman yeter. | Open Subtitles | وقتما تودين الحديث عن أي شئ فقط إتصلي بـ"روي" العجوز |
| Elimizdeki tek koz Roy'u konuşturmaktı. | Open Subtitles | كلام روي كان الفرصة الوحيدة لنا, |
| Sevkiyat tarihleri ile Long'un şehre geldiği tarihler birbirini tutuyor ama elimizdeki tüm deliller ölen kuzeni Roy'u işaret ediyor. | Open Subtitles | الآن, كل أوامر الشحن تقول أن السجاد يصل هنا فقط عندما يصل لونغ إلى البلدة, ولكن كل ما لدينا يشير إلى ابن العم روي الميت. |
| Devam edin. Roy'u uçağa getiririm! | Open Subtitles | إستمرّ بالتقدم مع (تنتن) ولا تنظروا للخلف سأحضر (روي) إلى الطائرة |
| Neredeyse Roy'u görmek ister oldum. | Open Subtitles | تجعلني تقريباً أرغب برؤية (روي) مجدّداً. |