İstediğimiz şeyi söyleriz, ama o bir şey yapamaz. Demokrasi de işler. | Open Subtitles | يمكننا أن نقول ما نشاء عنه ولا يستطيع إيذاءنا وهذه هى الديمقراطية |
Size daha hassas olmanızı söyleriz,.. ...sizse dini cemaatlere katılırsınız. | Open Subtitles | نقول لك أن تكون أكثر حساسية فتنضم لفريق الوفاء بالوعود |
Tamam yapabileceğimin iyisi değil tabii, Radyo Froggy'i ararız Justin Bieber'ın tur yöneticisi olduğumuzu ve bedava bilet dağıttığımızı söyleriz. | Open Subtitles | هذا ليس أفضل ما لدي لكن نستطيع الاتصال عليه و نقول أننا مديران جستن بيبر و أننا نوزع تذاكر مجانية |
Bazen kendimize iş yaşantımızla aile yaşantımızın birbirini etkilemeyeceğini söyleriz. | Open Subtitles | أحيانا نخبر أنفسنا بأن العمل لن يتصادم مع حياتنا العائلية |
Bizi görürlerse ve silahsız olursak Batı Pazarı'na giden tüccarlar olduğumuzu söyleriz. | Open Subtitles | إذا رآنا أحد، فنحن لانملك سلاحاً سنقول أننا تُجّار متجهون للسوق الغربي |
Onlara ormandaki bir manyağın köpeğini bize saldırttığını söyleriz. | Open Subtitles | سنخبره بأنّ معتوهاً في الغابة جعل كلبه يهاجمنا |
Ona pulların zaten satıldığını sadece pulları teslim edip parayı alacağımızı söyleriz. | Open Subtitles | سنخبرهم بأننا قمنا ببيعها... وكل ما نحتاجه هو تسليمها لهم وقبض المبلغ |
Umut kalmadığından emin değilken ona umudun kalmadığını nasıl söyleriz? | Open Subtitles | كيف نخبره أنه لا أمل إذا كنا لا نعلم لماذا؟ |
Uzakta olduğunu söyleriz. Gözlerini kısarsan gerçek gibi görünür. Tanrı biliyor, Japonlar gözlerini kısarlar. | Open Subtitles | نخبرهم أنها بعيدة, ستبدو حقيقية لو نظرت شزراً أنهم مصابين بداء الحول |
Tamam yapabileceğimin iyisi değil tabii, Radyo Froggy'i ararız Justin Bieber'ın tur yöneticisi olduğumuzu ve bedava bilet dağıttığımızı söyleriz. | Open Subtitles | هذا ليس أفضل ما لدي لكن نستطيع الاتصال عليه و نقول أننا مديران جستن بيبر و أننا نوزع تذاكر مجانية |
Atwood'a gidelim, anlaşma talep edelim, sonra da konuşacağınızı söyleriz. | Open Subtitles | سنذهب إلى أتوود، تسأل عن الصفقة، نقول لكم سوف نتحدث. |
Konuşurken, bazen söyleyeceklerimizi doğrudan söyleriz. | TED | حين نتكلم نقول الأشياء أحيانًا بشكل مباشر. |
Maaş uçurumundan bahsedersek, kadınların bir erkeğin kazandığı her dola- ra karşılık 78 sent kazandığını söyleriz. | TED | عندما نتكلم عن فارق المرتبات، غالبًا نقول النساء تأخذن 78 سنت لكل واحد دولار يأخذه الرجال. |
Neden hep en güzel günlerimizi çocukluğumuzda yaşadığımızı söyleriz? | Open Subtitles | أتعلم لِمَ نقول دائماً أنها فترة رائعة؟ نحن لا نتذكر فعلاً كيف كانت |
Ertesi gün araba yarışı izlemeye gideceğimizi söyleriz. | Open Subtitles | ثم نقول أننا سنذهب إلى سباق السيارات في اليوم التالي |
Senin ve benim her zaman etkilendiğimiz birileri olmuştur. Bunu hep birbirimize söyleriz. Bunlara gülüp geçeriz. | Open Subtitles | كلانا أعجب بأناس من قبل و نخبر بعضنا دائماً |
Biz seni seçtik. Ve gerekirse mahkemede bunu söyleriz. | Open Subtitles | نحن إخترناك وإن طلب منّا سنقول هذا في المحكمة |
Ön bahçede sarhoş bir halde bulduğumuzu söyleriz. | Open Subtitles | سنخبره أننا وجدناه سكران فى الحديقة الأمامية |
Ahlâk Komisyonu'nda ne işim olduğunu soran olursa kadınların peşinden koşup viski içmekten hoşlandığımı, Başkan'ın bizim de temsil edilmemiz gerektiğini düşündüğünü söyleriz. | Open Subtitles | سنخبرهم فقط أني أحب مطاردة النساء وشرب الويسكي ولقد أحس الناطق أن تمثيليتنا ضعيفة |
Umut kalmadığından emin değilken ona umudun kalmadığını nasıl söyleriz? | Open Subtitles | كيف نخبره أنه لا أمل إذا كنا لا نعلم لماذا؟ |
Eğer birileri onu bulursa, onlara senin özel efekt meraklısı biri olduğunu ve o görüntüleri de bilgisayarında yaptığını söyleriz. | Open Subtitles | , نعم , حسناً إذا وجده أحد ما . . سوف نخبرهم أنك قمت ببعض الخدع البصرية بحاسوبك الخاص |
Güneş lambası altında uyuyakaldığını söyleriz. | Open Subtitles | سنخبر الجميع أنك نمت تحت المصباح الشمسي على جانبك الايمن |
Neyin haber olduğunu size biz söyleriz. | Open Subtitles | حسنا سأخبرك ما هي الأخبار إن الأخبار هي ما نقوله يتم تنفيذه |
Buraya gelmeleri için onları kandırırız ve sonra rıhtımda şarkı söyleriz. | Open Subtitles | نستطيع أن نخدعهم ليأتوا الى هنا ثم سوف نغني على الرصيف |
Olur da uyanırsa, ziyaret için geldiğini söyleriz. | Open Subtitles | إن استيقظت, سنخبرها أنك أتيت للزيارة من الغابة |
Eğer geli gelirse, seni nerede bulacağını söyleriz... | Open Subtitles | حسنـاً , إذا عادت , سوف نخبرها بمكانك فحسب |
Kendimize, hastaların tedavi edildiklerini düşündüklerinde kendilerini daha iyi hissedeceğini söyleriz. | Open Subtitles | سيتحسنون بأنهم لأنفسنا ونقول يحتاجونها التي المساعدة على سيحصلون بأنهم ونؤمن |
Bazen, gerçeği söyleriz çünkü bunu kendimiz için yüksek sesle söylememiz gerekiyordur. | Open Subtitles | أحياناً, .نقولالحقيقةلان . علينا أن نقولها بصوت مرتفع كي نسمعها لأنفسنا |
Biz size, duymak istediklerinizi söyleriz! | Open Subtitles | ولكن يا رجل، لن تحصلوا على أي حقيقة منا سنخبركم بأي شيء تريدوا سماعه، سنكذب عليكم |