"sıçrayan" - Traduction Turc en Arabe

    • السكيترز
        
    • السكيتر
        
    • ليبن
        
    • سكيتر
        
    • القافزات
        
    • قافزة
        
    • قافزات
        
    • القافز
        
    • المتناثرة
        
    • سكيترز
        
    • رتل
        
    Efendim, nasıl göründüğünü biliyorum ama istemeyerekte olsa, ben Sıçrayan isyanının gerçek olduğuna inanıyorum. Open Subtitles سيدي اعرف كيف يبدو عليه الامر ولكني مكرها اخذت أؤمن بأن ثورة السكيترز حقيقه
    Tesisin dışını Sıçrayan dostlarınızla keşfedeceksiniz. Open Subtitles بامكانكم الاستطلاع مع اصدقائكم السكيترز خارج المجمع
    Sıçrayan, insan sayesinde konuşuyor. Nasıl diye sorma. Open Subtitles السكيتر تتحدث من خلال البشر ولا تسألني كيف
    Kafasının içine girmeye çalışıyordu tek gözlü Sıçrayan hakkında bildiklerini araştırıyordu. Open Subtitles كان يحاول الدخول الى راس بين ليعلم مايعرفه بين عن السكيتر ذو العين الواحده
    Sıçrayan Larry'in Alet Dükkanı için reklam yapacağım. Open Subtitles سأؤدي إعلانات تلفزيونية لمخزن أجهزة (ليبن لاري)
    Onların eskiden Sıçrayan olmayabileceği demek oluyor. Open Subtitles ربما يعني أنهم لم يكونوا سكيتر طوال الوقت
    Şu anda o Sıçrayan ve Mekanik piçlerden kaç tane kaldı bilmiyorum ama daha öncekinden az olduğu kesin. Open Subtitles أنا لا أعلم عدد القافزات و الآلات التي تركها اللعينون و لكنهم أقل جداً مما كانوا
    Burada bir Sıçrayan tutmamalıyız bence. Open Subtitles أنا فقط لا أظن أنه يجب أن نبقي قافزة هنا
    Görünürde Sıçrayan yok. Şimdiye kadar çok iyi. Open Subtitles لا يوجد قافزات أمامنا، الأمر جيد حتى الآن
    Bir Sıçrayan grubu tarafından esir tutulan çocukları kurtarmaya çalışırken Mekanik ateşiyle ortadan ikiye ayrıldı. Open Subtitles حينما مزقته رصاصات الميك اربا لما حاول ان ينقذ مجموعه من الاطفال اوقفوا بواسطة رتل من السكيترز
    Ve onun yanına geri döndüm bir Sıçrayan bölüğü tarafından takip ediliyordu. Open Subtitles وبالوقت الذي وصلت اليه كان يطارد بغوغاء من السكيترز
    O Sıçrayan koşumlarıyla iletişim kuruyordu sanki. Open Subtitles بدا كانه يتواصل مع واحد من لجامات السكيترز
    Koşumlarına karşı koyma özelliği geliştirilen bir Sıçrayan grubu var. Open Subtitles هناك مجموعه من السكيترز طوروا قدرة على مقاومة لجامهم
    Büyük bir Sıçrayan dalgası bizi yıpratmaya çalıştı. Open Subtitles كانت هناك موجة كاملة من السكيتر محاولة لتصفيتنا
    Jimmy'yle neden Sıçrayan avlıyordunuz, Ben? Open Subtitles ماذا كُنت تَفعل أنتَ وجيمى هَل كنتم تقوموا بإصطياد "السكيتر" ؟
    Bak, Teck ve ben herkesten daha çok Sıçrayan öldürdük. Open Subtitles "أنظُر لقد قُمت أنا و (تيك) بقتل العديد مِن "السكيتر
    Arayan Sıçrayan Larry'nin ta kendisiydi. Onla yarın görüşeceğim. Open Subtitles مَن حادثني كان (ليبن لاري) بنفسه، سألتقي به غداً
    Biliyor musun, adamın bir tane bacağı var ve hala kendine Sıçrayan Larry diyor. Open Subtitles أتعلم, ذلك الرجل لديه رِجل واحدة ولا يزال يدعو نفسه بـ(ليبن لاري)
    Sıçrayan yuvasını gizlenmek için kullanılabilecek bir Büyük Efendi için yeteri kadar büyük yerler. Open Subtitles هذه الأماكن كبيرة جدا ل لورد اشفيني لأيواء عش سكيتر للأختباء
    Clayton Sıçrayan dostlarına çocuklarımızı güvende tuttuğunu söylemiştir. Open Subtitles كليتون أخبر أصدقاءه القافزات بأنه حصل على أطفالنا
    - Küçük, cırcır öten Sıçrayan böcekler. Open Subtitles -حشرة صغيرة قافزة تصدر الصَّرير
    Üzerimize gelen bir Sıçrayan saldırısına direnmek için epey uzun bir zaman. Open Subtitles هذا وقت طويل للمكوث مع وجود هجمة قافزات في طريقها إلينا
    Bu Sıçrayan örümcek yeryüzünde bu kadar yüksek kesimlerde yaşayabilen tek canlıdır. Open Subtitles هذا العنكبوت القافز أعلى ساكن دائم على كوكب الارض.
    Zira asfalt üzerinde çok fazla Sıçrayan su olur. TED و تكثر المياه المتناثرة على الإسفلت
    Sizden ayrıldıktan sonra bir Sıçrayan devriyesi bizi fark etti. Open Subtitles لقد كشفتنا دورية سكيترز بعد بضعة ايام من مغادرتنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus