"sınırlarını" - Traduction Turc en Arabe

    • حدود
        
    • الحدود
        
    • حدودك
        
    • حدودها
        
    • حدوده
        
    • حدودهم
        
    • بحدود
        
    • لحدود
        
    • للحدود
        
    • أقصى حد
        
    • حدودة
        
    Ve bütün bu deneyleri tekniğimizin sınırlarını anlayana dek çözümledik, çünkü bu sınırları anlayınca, nereye kadar zorlayabileceğimizi öğreniriz. TED وقمنا بتحليل كل هذه التجارب حتى فهمنا فعلا حدود تقنياتنا وما أن فهمنا هذه الحدود فقد عرفنا كيف نوسعها
    Ama mesleğinin sınırlarını zorla, o zaman kontrolden çıktığını söylerler. Open Subtitles لكن يدفع حدود مهنتك، وهم يقولونك في الخارج من السيطرة.
    Sana kelimeleri öğretebilirim ama gücünün sınırlarını kendin öğrenmek zorundasın. Open Subtitles استطيع تعليمك الكلمات لكن حدود قواك عليك انت اكتشافها بنفسك
    İstediğimiz hayatın sınırlarını çizmek ve uygulayabilmek için gerekli sorumluluğu almalıyız. TED علينا أن نكون مسؤولين لوضع وإنفاذ الحدود التي نريد في حياتنا.
    Biri, seni sen yapan sınırlarını zorlayan, sana rozetini kazandırandır. Open Subtitles القضية التى تدفعك إلى أقصى حدودك و تجعلك تستحق الشارة
    Benzer şekilde, spor ve atletizm arasındaki yakınlığı makinelerin sınırlarını zorlayacak algoritmalar üretmek için kullanıyoruz. TED وبالمثل، نحن نستخدم هذا التناظر الوظيفي للرياضة والألعاب الرياضية لإنشاء خوارزميات جديدة لآلات لدفعها نحو حدودها.
    Korkularımızın ya da başkalarının beklentilerinin kaderimizin sınırlarını belirlemelerine asla izin vermemeliyiz. Open Subtitles يجب ألا نسمح أبداً لخوفنا أو لتوقعات الأخرين أن تحدد حدود مصيرنا
    Ama burada bu çizgiler boyutlar arası geçiş sınırlarını gösteriyor. Open Subtitles لكن هنا بالأسفل، هذه الخطوط تدلّ على تعيين حدود الإنتقال.
    Eyalet sınırlarını aşana dek koltuk hakkında şikayet etmeyi bırakmanız lazım. Open Subtitles ما أن تعبر حدود الولاية تكف عن الشكوى بخصوص المقعد الأمامي
    Eyalet sınırlarını geçtiğinizde dental anatomi değişmez, öyle değil mi? Open Subtitles ولا يتغير تشريح الأسنان عند عبور حدود الولاية، أليس كذلك؟
    Sen ve senin gibiler üzgün, sıradan hayatlarınızı yaşarken ben evrimin sınırlarını genişletiyordum. Open Subtitles بينما كنت وآخرون مثلك كانوا يعيشون حزينة حياتكم، طبيعية، كنت دفع حدود التطور.
    Bu sıralarda vücudun sınırlarını bulandırıp derinin nerede bitip yakın çevrenin nerede başladığının anlaşılamadığı bir tasarıyla takıntılı hale geldim. TED وأصبحت مفتونةً بفكرة الضبابية حول حدود الجسم. بحيث لاتستطيع التمييز بين نهاية الجلد وبداية المحيط الخارجي.
    Bence bu canlının beyninin nasıl işlediğini çözmek, nörobilimin sınırlarını zorlayan şeylerden biri. TED وأود أن أقول أن أحد حدود عمل الأعصاب هو اكتشاف كيف يعمل دماغ هذا الشيء
    Ayrıca soğuk atomlar fiziğin sınırlarını derinlemesine araştırmak için yüksek bir potansiyele sahip. TED ثانياً، لاستخدامات الذرة الباردة احتمالات هائلة لاكتشاف حدود الفيزياء.
    Bugünkü gibi deneyimler sınırlarını zorlayacak ve bunu yapmazsak ilerleme kaydedemeyiz. Open Subtitles التجارب كاليوم تدفع الحدود الفاصلة لكننا لا نكبر إذا بقينا مرتاحين
    Teoride kuantum bilgisayarları klasik bilgisayarların hesaplama sınırlarını geride bırakabilir. TED نظرياً، يمكن للحواسيب الكمومية تجاوز الحدود الحسابية للحواسيب العادية.
    sınırlarını aşarsan, seni balina pisliğinden daha alçak bir seviyeye indiririm. Open Subtitles لكن إن تخطيت حدودك,فأقسم بأنني سأسحقك كما أسحق قذارة الحوت
    Ayrıca sınırlarını aştığın ve bütçenden izinsiz ödeme yaptığın kısımda var. Open Subtitles كان هناك جزء عن ... تجاوز حدودك ودفع راتبك وأعطائك السلطة
    Ancak arada sırada bir tür sınırlarını aşar. TED ولكن بين الحين والآخر، تتعدى فصيلةٌ ما حدودها.
    Kendi sınırlarını bilmek bilgeliktir. Git buradan,oğlum, ve yanlış yapmaya devam et. Open Subtitles من الحكمة أن يعرف الرجل حدوده والآن أخرج من هنا
    Bir şey daha sınırlarını aşan insanlara tahammül edemiyorum. Open Subtitles وشيء آخر لا أستطيع تحمل أؤلئك الذين يتخطون حدودهم
    Lütfen hız sınırlarını aşmayın. İyi geceler. Open Subtitles أرجو التقيد بحدود السرعة تمتع بليلة جيدة
    Hala sizin soruşturmanız, ancak o suçlular eyalet sınırlarını geçtikleri anda, bu federal bir konu olacak. Open Subtitles إنه يظل في قيد تحقيقك لكن في حالة تعدى هؤلاء المجرمين الخطوط لحدود الولايات ستكون في قيد ال فدراليون
    Bu kötü çocuk, Baxterlar San Miguel sınırlarını terk edene kadar misafirimiz olacak. Open Subtitles سنحتفظ بهذا الولد السيئ كضيف فقط حتى يغادر الباكستر سان ميجيل و يتجه للحدود
    İşçiler beden ve akıl sınırlarını zorlayan vardiyalar konulmuştu. Open Subtitles العمال وضعوا تحت ضغط عمل إضافى أختبر قدراتهم الذهنيه والبدنيه إلى أقصى حد
    Sen iyi bir adamsın teğmen. İyi bir adam her zaman sınırlarını bilir. Open Subtitles أنت رجل طيب أيها الملازم الرجل الطيب يعرف دائماً حدودة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus