"sır olarak" - Traduction Turc en Arabe

• سراً
• سرا
• سرًا
• سرّاً
• سرًّا
• بشكل سري
• سرياً
• سريا
• سرّنا
• بثقة
• وقد طلبته
• وسيفتضح
• على هذا السر
• على سرك
• على سرية

Herkesi etkileyecektir, bu yüzden bir sır olarak tutmaya çalışıyordum.
انه صعب على الجميع لهذا اردت ان ابقي ذلك سراً

Evet, bunu söyleyeceğini biliyorduk. Bu yüzden bir sır olarak sakladık.
نعم ، نعلم أنك كنت ستقولي هذا ولهذا أبقينا الأمر سراً

Onu rahatsız etmiyorsa, neden sır olarak saklasın ki bunu?
لما تبقي من هذا سراً أذا لم يكن هذا يؤرقها

Örgütünüz muhbir kaynıyor... öyle ki hiçbir kararınız uzun süre sır olarak kalmıyor.
منظمتك مألوفة جدا للمخبرين ذلك بانة لا شيء تقررة سيبقي سرا لفترة طويلة.

- sır olarak kalması gerekiyordu. - Bunu geride bırakabiliriz.
كان من المفترض أن يكون الامر سرا نستطيع تجاوز هذا

Yani, dekanın oğluyla çıkıyorum. Bu... Bu bir sır olarak kalamazdı.
أنا أواعد ابن عميدة الكلية لم يكن ليبقى هذا سرًا للأبد

O gün ay incileri ortadan kayboldu ve nerede bulunacağı bir sır olarak kaldı.
وفي ذلك اليوم اختفى لؤلؤ القمر وظل مكان العثور عليهم سرّاً

Teşekkürler. Buraya gelmenizi bir sır olarak sakladığınızı umuyorum.
شكراً أثق فى أنك أبقيت مجيئك إلى هنا سراً

Böylesine alicenap olduğu için ona muhteşem bir servet vereceğimizi söyleseydim, bu bir sır olarak kalır mıydı hiç?
لو أخبرتك بأننا سنعطيه أموالاً كثيرةً لأنه كريمٌ جداً، فلن يبقى الأمر سراً بعد ذلك.

Sana yardım edeceğim. Ama ne bulursak bulalım, sır olarak kalacağına söz vermeliyiz.
سأساعدك ولكن أياً ما نكتشفه يجب أن يظل سراً بيننا

Yani, kısaca, seni bir sır olarak saklamak istediğini söyledi sana. Doğru mu?
إذاً, ما تقوله أساساً, أنه تريد إبقائكِ سراً, أذلك صحيح؟

Evet, Böyle bir yeteneği sır olarak saklamak zorunda olmanın ne olduğunu bilirim.
أجل، أعرف الشعور بحصولكِ على موهبة عليك إبقاؤها سراً

Hayatını, bir sır olarak tutman gereken bir yetenekle geçiriyorsun.
عندما تعيش حياتك مع قدرة خاصة ويجب أن تبقيها سراً...

Özür dilerim ama bunu şimdilik bir sır olarak saklayamaz mısın?
أنا آسف ولكن هل يمكن أن تبقيه سرا في الوقت الراهن؟

Bunu sır olarak saklamam için bir sürü neden var.
هناك الكثير من الاسباب تفسر لما اريد إبقاء هذا سرا

O zamana kadar bunu sır olarak tuttuğunuz için mutluyum.
لكن حتى ذلك الحين أقدّر لكما أن تبقيا هذا سرا

Artık bunu bir sır olarak saklamamıza bir sebep göremiyorum.
أنا فقط لا أرى ما الغاية من إبقاء ذلك سرًا

Evet, görüyorum, ama senden sır olarak saklıyorum çünkü sana sürpriz olsun istiyorum.
أجل أراه لكنّي أبقي الأمر سرّاً عنكِ. لأنّي أريدكِ أن تتفاجئي.

Bence bunu bir sır olarak saklamayı bırakmanın zamanı geldi.
أظنّ أنّ الوقت قد حان للكفّ عن إبقاء الأمر سرًّا

Ama bunu sır olarak söyledi. Sakın kimseye söyleme, tamam mı?
لكنه أخبرني بذلك بشكل سري لذا، يجب ألا تخبر أحداً

Böylece, onaltı yıl boyunca Prenses'in bulunduğu yer, bir sır olarak kaldı.
وهكذا لمدة ستة عشرة سنة ظل مكان الأميرة سرياً

Dinle Jean, bunu sır olarak saklamanı istediğim için özür dilerim ama konuşmamız gereken bu konu gerçekten de çok hassas.
جان,أريد أن أعتذر لك لطلبى منك أن يظل هذا سريا لكن الأعمال التى سنناقشها حساسه جدا

Holman, sana bir şey sormak istiyorum ve umarım bu aramızda sır olarak kalır.
هولمان، أريد سؤالك شيء وأنا أتمنّى بأنّنا يمكن أن نكتمه سرّنا في الوقت الحاضر.

Bir şey söyleyebilir miyim yani dürüstçe ama sır olarak?
أيُمكنني أنْ اقول شئ، آه، تعرفين، بصدق، وأيضاً بثقة

Dün gece Raj yanlışlıkla dünya dışı bir uygarlıkla iletişim kurdu ve Birleşik Devletler hükümetinden sır olarak saklaması için emir aldı.
ليلة أمس , (راج) وبشكل عَرَضيّ تواصل مع حضارة فضائية أجنبية وقد طلبته الولايات المتحدة الأمريكية

Bunu uzun süre sır olarak saklayamacaktı.
وسيفتضح امره قريبا

Bunu sonsuza kadar bir sır olarak saklayamazsın.
نعم لا تستطيعي الحفاظ على هذا السر للأبد

sır olarak kalsın istiyorsan tek bir anahtar olduğuna emin olmadıkça çalıştığın yerde prova yapma.
-اذا اردت الحفاظ على سرك ؟ -لا تتمرني في مكان عملك -الا اذا كنت الوحيده اللتي تملك المفاتيح

Ve bu yeri, böyle bir şeyin tekrarlanmaması için sır olarak saklamaya çalışıyordum.
وكنا نحاول المحافظة على سرية هذا المكان حتى لا يتكرر الأمر