Bu doğadan ilham alınarak yapılmış bir dizayn, ama her hangi bir ayaktan kopyalanmış değil şuna bir bakın, ancak bu bir çok ama bir çok ayağın sırlarının bir sentezi. | TED | إنه تصميم مستلهم من الطبيعة، لكنه ليس نسخة عن أي قدم شاهدتموها الآن بل هو تركيب من أسرار أقدام عديدة |
Amerikalılar Alman roket fabrikalarını terk etmeden önce Von Braun'un sırlarının, ilerleyen KızıI Ordu'nun eline geçmesini önlemek için olabildiğince çok şeyi yok ettiler. | Open Subtitles | قبل أن يغادر الأمريكان المصنع الألمانى للصاروخ حطّموا بقدر ما أستطاعوا لكتمان أسرار فون براون من الجيش الأحمر المتقدّم |
En karanlık sırlarının gün ışığı görmesinin korkusu içinde kayboluyor. | Open Subtitles | لقد إعتراه الخوف. لمعرفته بأن أسراره الدفينه قدّ تم كشفُها. |
sırlarının bilinmesini istemeyen alçak bir korkaksın sen. | Open Subtitles | أنت شخص حقير جبان لا يريد لأحد أن يعرف أسراره |
sırlarının ABD ajanlarına sızdırılması konusunda çok hoşgörülü ilkeleri olsa gerek. | Open Subtitles | لا بد أن لديهم سياسة متساهلة عندما يتعلق الأمر بتسريب أسرارهم للإستخبارات الأمريكية |
Bir kızı öpmüş olduğun sırlarının dışında, o konuda bir şey bilmeme gerek yok. | Open Subtitles | إلا إن كـانت أسرارك تتعلق بتقبيل فتـاة فلا أريد سمـاعهـا |
Ölümsüzlerin nerede yaşadığını ve sırlarının nasıl ele geçirileceğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أين يعيش الخالدين وكيفيّة الحصول على سرهم |
Çünkü tüm kalplerin sırlarının açığa çıkacağı mahşer gününde hesap vereceksiniz bu iki insanın kutsal evlilik bağıyla bağlanamaması için bir sebep bilen varsa şimdi konuşsun. | Open Subtitles | بما أنكم ستلاقون في الآخرة عندما تفشى ما في الصدور أنه من يرى أن لا يجتمعا هذا الإثنان في هذا الزواج المقدس أن يعلن اعتراضه الآن |
sırlarının olmasını hak ediyorsun. | Open Subtitles | أنت تستحقين أن تحظي بأسرارك. |
Borden'in sırlarının kalanını açığa çıkarmak epey zaman alacak. | Open Subtitles | انا على استعداد السفر ابعد لاكتشاف باقي اسرار خدع بوردن |
Bunu gibi bir oyuncak büyük piramitlerin bazı sırlarının çözülmesinde yardımcı olmuştu. | Open Subtitles | لعبة كهذه ساعدت فى إكتشاف أسرار عديدة للأهرامات العظيمة |
Çalışma hayatımın merkezini, atomların en derin sırlarının ve çekirdeklerinin incelenmesi oluşturmuştur. | Open Subtitles | دراسة أعماق أسرار الذرّات وأنويتها ظلّت في قلب حياتي العمليّة |
Avrupa'nın her tarafında rahat giysiler giyen insanlar küçük çekiçlerle donanıp kırsal alanların yolunu tutarak dünyanın gizli sırlarının arayışına çıktı. | Open Subtitles | الجميع بأوروبا عملياً,رجال بأردية مسلحون بطارق صغيرة و متوجهون إلي الريف بحثاً عن أسرار الأرض الخفية |
Kung fu sırlarının koruyucusu kirli merdivenlerden çıkamaz. | Open Subtitles | حافِظَ أسرار الكونغ فو لا يَستطيعُ الدُخُول على درجاتِ قذرةِ نظّفْه |
Onun tüm sırlarının şu an bende olduğuna inanabiliyor musun? | Open Subtitles | هل بإمكانك التصديق أنَّ جميع أسراره بحوزتي؟ |
Onun tüm sırlarının şu an bende olduğuna inanabiliyor musun? | Open Subtitles | هل بإمكانك التصديق أنَّ جميع أسراره بحوزتي؟ |
Ve her şeyden bihaber sahip de sırlarının gizli olduğunu kimsenin bir şey bilmediğini sanırdı. | Open Subtitles | و السيد الجاهل الذي يخال أنه يخفي كل أسراره و أن لا أحد يعرف شيئا , بينما العبيد يعرفون كل شئ |
Ya da çılgın bir seks partisi yapacak yüzlerinin ve sırlarının açığa çıkmasını istemeyen insanlardır. | Open Subtitles | أو أنها حفل عربده حيث لا يريدونك ان ترى وجوههم أو معرفه أسرارهم |
sırlarının geri kalanı gibi bunu da gömülü tutmuşlar. | Open Subtitles | وعلى شاكلة باقي أسرارهم فلقد أبقوه مدفوناً. |
Laboratuarının kirli sırlarının gömülmesini istiyor musun? | Open Subtitles | تريد أسرارك وأسرار معملك الفاسدة تعلق جافة ؟ |
Büyükbaban ve diğer seneşöler, sırlarının korunmakta olduğunu bilmeseler, son nefeslerini verirken, yalan söylemeyeceklerdi. | Open Subtitles | .. جدك والقادة الآخرين .. لن يكذبوا وهم في النفس الأخير .. إلا لو عرفوا أن سرهم محفوظ .. |