Kustuğun zaman saçlarına geçirmek için paket lastiği bile aldım. | Open Subtitles | لدي حتى الأربطة المطاطية لوضعها في شعرك كبير لعند تقيؤ. |
Her gün at eti yer kımız içer, saçlarına altın paralar takarsın. | Open Subtitles | سوف تأكلين لحم الاحصنة كل يوم, وتسربين الخمر يوميا وتضعين الذهب على شعرك |
Şimdi senden duş almanı, traş olmanı, küpelerini çıkarmanı... ..ve o saçlarına birşeyler yapmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تستحم و تحلق لحيتك و تنزع أقراطك و أرجوك إفعل شيئا بشأن شعرك |
Ve kıvırcık kızıl saçlarına aşık olmuş. | Open Subtitles | فوقع في غرامها و في غرام شعرها ذي اللون الأحمر المتموج |
Kokulu purolar içmeyecek. saçlarına briyantin sürmeyecek. | Open Subtitles | و لن يدخن السيجار الدهنى أو يستعمل الزيوت فى شعره |
Çölde yaşayalım. Orada gün batımının mavi altın rengi, ışığını saçlarına... | Open Subtitles | سنعيش في الصحراء، حيث الضؤ الازرق الذهبي للغروب يسقط على شعركِ... |
Bir şeyler söylüyorsun biliyorum ama saçlarına bakmadan duramıyorum. | Open Subtitles | أعرف أنكِ تقولين بعض الأشياء لكن لا أستطيع الكف عن النظر لشعرك |
Güneşin saçlarına vuruşu. | Open Subtitles | والطريقة التي ينعكس بها ضوء الشمس على شعرك |
"Eminim ki Matilda tarif ettiğin gibi senin saçlarına ve gözlerine sahipse, | Open Subtitles | أنا واثق أنه لو كانت الطفلة ماتيلدا لديها شعرك و عيناك كما وصفت |
Altın saçlarına Ay tozu serpmişler | Open Subtitles | لذا قاموا بنثر غبار القمر على شعرك الذهبى |
O zaman şunları başka bir sınıfa gönder. Ve geri geldiğinde de saçlarına fön çekeyim. | Open Subtitles | اذا انقليهم الى صف آخر ، وعندما تعودين سوف اصلح شعرك |
Bunları yeni dairene tak bu sayede her gün saçlarına harcadığın zamanı başka şeylere de harcayabilirsin. | Open Subtitles | ضع هذه في شقة جديدة من أجل كل يوم عندما تقضي الكثير من الوقت تصفف شعرك |
Saçların... ışık buradan çok güzel değiyor saçlarına. | Open Subtitles | شعرك.. ضوء الشمس يضرب في شعرك بطريقة مذهلة |
Mükemmel, bal sarısı saçlarına hasta oluyorum. | Open Subtitles | انا احب كم ان شعرك هو افضل ظلال لشقراء جميلة |
Başka bir erkek saçlarına, kalçalarına... pembe donlarına dokunuyorsa... | Open Subtitles | رجل آخر يلمس شعرها,فخذها ملابسها الداخليه الورديه... .. |
İlk eşe tekrar bak. Yüz hatlarına, saçlarına. | Open Subtitles | انظر الى الزوجة الأولى ملامحها ، شعرها. |
Ay ışığında o solgun alnına, kapalı gözlerine rüzgârda uçuşan tutam tutam saçlarına bakıp kendi kendime şöyle dedim: | Open Subtitles | في ضوء القمر، نظرتُ إلى جبهته الشاحبة، أعينه المغلقة، خصلات شعره التي تتأرجح في الهواء، وقلت في نفسي، |
saçlarına hala alışamadım. | Open Subtitles | تعلمين، لازلت غير متقبّل لقصة شعركِ |
saçlarına fazla fön çekmekten dolayı olmuştur belki. | Open Subtitles | حسناً، هذا ربما من تحريكك لشعرك كثيراً |
- saçlarına biraz gölge yaptırmasının iyi olacağını söyledim. -Kalkabilir miyim? | Open Subtitles | أظن أنها أضافت بعض الخصلات الملونه لشعرها هل يمكنكم أن تعذروني؟ |
Ve saçlarına dikkat et. Saç tokası veya bere tak. | Open Subtitles | و اعتني جيدا بشعرك ضع مثبت للشعر او شيئا ما |
Dağınıkken saçlarına bayılıyorum. | Open Subtitles | أنا معجبة حقاً بشعرها عندما يكون عشوائي، أتعلم ؟ |
ve sonra saçlarına başlıyor. | Open Subtitles | ومن ثم بدأ بشعره |
Kızların saçlarına ne yaptınız? | Open Subtitles | ماذا حدث لشعر طالباتك؟ |
saçlarına ne kadar para harcadım diyecektin herhalde. | Open Subtitles | أتعرف كم أنفقت على تسريحة شعري. أتقصدين، كم دفعت على تسريحة شعرك؟ |
Ve kendini saçlarına silerek temizliyor. | Open Subtitles | ويمسح نفسة بشعركِ |