Yarın akşam senle ben dışarı çıkalım ve onun da öğrenmesini sağlayalım. | Open Subtitles | أنا وأنت تخرج ليلة الغد، ونحن نتأكد من معرفة حول هذا الموضوع. |
Karşılığında göz altındayken sana iyi davranılmasını sağlayalım. | Open Subtitles | وفي المقابل ، سوف نتأكد من أنك سوف تُعاملي بصورة جيدة في السجن |
Arthur'un bulmamasını sağlayalım yeter. | Open Subtitles | لسنا مضطرين لايجاده علينا أن نحرص ألا يجده هو |
O insanlar geldiğinde bizi kolayca bulmalarını sağlayalım, olur mu? | Open Subtitles | فعلينا أن نحرص على أن نسهّل عليهم إيجادنا، مفهوم؟ |
Geri çekil, kızım. Bir daha sana zarar vermemesini sağlayalım. | Open Subtitles | فقط تراجعي يا فتاة، سنتأكد بألا يؤذيكِ مجددًا. |
"Özgür Basın" arayıp bilgiyi yaymalarını sağlayalım. | Open Subtitles | دعونا ندعو الصحافة الحره لنحرص انهم وضعوا الكلمات |
İzin ver şu kasedi kullanalım, onlara karşı çalışmasını sağlayalım. | Open Subtitles | دعنا نستخدم الشريط ضده ونجعله يعمل لصالحنا ضدهم |
İşine geç kalmanı sağlayalım hadi. Jessica, sana söylüyorum. | Open Subtitles | دعينا نؤخرك عن عملك جيسيكا)، إنني أخبرك) |
Önce dikkatleri çekmeni sağlayalım. | Open Subtitles | أولاً، لنجعل الناس يلاحظون وجودك. |
Herkesi toplayıp fikir birliği sağlayalım. | Open Subtitles | لذا دعنا نجتمع مع الجميع نتأكد أننا متفقون |
O zaman bir sorun çıkmamasını sağlayalım. | Open Subtitles | اذا نتأكد من عدم ذهاب اى شىء على نحو خاطىء |
Birinin yeri saptanırsa, en azından bir sürü cephanesi olmasını sağlayalım. | Open Subtitles | إن تم إجبار أحد فيجب أن نتأكد من أن لديه الكثير من الذخيرة |
En azından emeklerimizin boşa gitmemesini sağlayalım. | Open Subtitles | ولهذا يجب أن نتأكد من أن كل جهودنا لم تذهب هدراً |
- Hayır, asla. - O halde mutlu kalmasını sağlayalım. | Open Subtitles | لا،أبدا.- لذا دعنا نتأكد من بقائه بسعاده- |
Hadi bir hava borusu çalıp katilin kaçtığımızı öğrenmesini sağlayalım. | Open Subtitles | و نحرص على أن يعرف القاتل بشأن هروبنا |
Elemelere tekrar katılmasını sağlayalım. | Open Subtitles | يجب أن نحرص على أن تفعل تجربة الأداء |
Ve Gaby'nin bunu öğrenmemesini sağlayalım. | Open Subtitles | دعنا نحرص على ألا تعرف "غابي" بالأمر |
Verileri tüm Beyaz Saray birimlerine dağıtıp hesapların tuttuğunu bilmelerini sağlayalım. | Open Subtitles | بأننا سنتأكد من خروج البيانات علي جميع قنوات البيت الأبيض ونتأكد من أن الناس يعرفون الأرقام الحقيقية |
O zaman iyi olmanı sağlayalım. | Open Subtitles | حسنا, سنتأكد من ما إذا قد تحسنت |
- Dükün tam karşısındayken duymasını sağlayalım. | Open Subtitles | سنتأكد انه يسمع أمام أنظار الدوق |
O zaman bu anın, bir dahaki buluşmamıza dek sürmesini sağlayalım. | Open Subtitles | إذاً لنحرص على أن تدوم هذه اللحظة حتى المرة المقبلة. |
Hadi o zaman kalanlarımızın da aynı şekilde dönmemesini sağlayalım. | Open Subtitles | لنحرص على أن لا يعود بقيتنا للديار كذلك |
- Evet. O halde ölmememi sağlayalım. | Open Subtitles | لنحرص على ألا أموت |
Max'i kürsüye çıkartalım ve bebek gibi ağlamasını sağlayalım. | Open Subtitles | لنقم بوضع (ماكس) على منصة الشهود ونجعله يبكي مثل طفل صغير |
ışine geç kalmanı sağlayalım hadi. Jessica, sana söylüyorum. | Open Subtitles | دعينا نؤخرك عن عملك جيسيكا)، إنني أخبرك) |
İnsanların bizi öğrenmelerini sağlayalım. | Open Subtitles | لنجعل الناس يعرفون مَن نحن بحق |