sabrın ne olduğunu öğrendiğimde altı yaşındaydım. | TED | لقد كنت في السادسة من عمري عندما أتيحت لي فرصة تعلم معنى الصبر. |
Seninle yaşamak için eğer sabrın gerekmediğini sanıyorsan yanılıyorsun. | Open Subtitles | أتظن أني لستُ صابرة أشد الصبر على العيش معك؟ |
Ama sakın komple hayat operasyonu için... yeter vaktin ve sabrın olduğunu sanma. | Open Subtitles | ... لكن لا أظن بأنك تملك الوقت أو الصبر . لترفع حياتك برّمتها |
Bence sabrın taştı-- bence sen ona sahte bir görüşme için terkedilmiş o binaya gitmesini söyledin ve onu boğdun... bununla. | Open Subtitles | اظن بأن صبرك قد نفذ أظن انت اخبرتها بان تذهب الى هذا المبنى المهجور ..لمقابلة هؤلاء الضيف الوهمي , و ذ |
Zombi fahişemizin aniden yok olmasıyla ilgili sabrın için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أقدر صبرك بالإشارة إلى افتقارنا المفاجئ لجوارينا الزومبي |
Dışarı çıkana kadar bekleyebilirdin ama hiç sabrın yok ki... | Open Subtitles | نخرج معاً ونمسك بالأيدي.. انت فعلا لاتملك اي صبر |
sabrın sonu selamettir ve Ara Papağanlarının yaptığı gibi ormanda dişini sıkmanın büyük faydaları vardır. | Open Subtitles | الأشياء الجيدة تأتي لأولئك الذين ينتظرون, و مثل الببغاوات, الصبر في الغابة فضيلة. |
Seninle alışık olmadığım bir çeşitte sabrın alıştırmasını yaptım. Neden olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلم، إستعملتُ معك نوعاً من الصبر لستُ معتاداً عليه، وهل تعرف السبب؟ |
Seninle alışık olmadığım bir çeşitte sabrın alıştırmasını yaptım. Neden olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلم، إستعملتُ معك نوعاً من الصبر لستُ معتاداً عليه، وهل تعرف السبب؟ |
Genç bir kadının hayatı söz konusu, sabrın değil. | Open Subtitles | إنه ليس بخصوص الصبر لكنه بخصوص حياة شابة |
sabrın dayanamadığım kısmını yaşadığım hayattan; | Open Subtitles | لقد علمتني الحياة الجزء الأصعب من الصبر |
Hoşlanmıyorsun çünkü sabrın yok.. | Open Subtitles | أنت لا تحبيها لأنها بحاجة إلى الصبر |
- sabrın kafa karıştırıcı gücü. - Evet! | Open Subtitles | قوه الصبر الجباره المتحكمه بالعقل |
sabrın fazla abartıldığını düşünüyorum. | Open Subtitles | الصبر.. أجدّ أنّ هنالك مبالغة. |
- Çetrefilli şeyler için sabrın yok. | Open Subtitles | AWM و. أنت لا تطيق الصبر أمام الأمور المعقدة. |
Evet bu tarz sohbetler için hiç sabrın olmadı zaten. | Open Subtitles | نعم,لم يكن لديك الصبر على الدردشة |
Pekala, sabrın için teşekkürler, Lee. | Open Subtitles | حسنا إذن شكرا على صبرك معى صبرك لي |
Hey, Max, sonsuz sabrın için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | يا،ماكس،شكراً لك على صبرك الرهيب. |
Bundan dolayı sabrın ve disiplinin için sana teşekkür ediyorum. | Open Subtitles | لذا أنا أشكرك على صبرك والتزامك |
Benim saçmalıklarıma karşı sınırsız sabrın vardır. | Open Subtitles | لديك صبر لا ينتهي لتصرفي الصبياني |
Benim saçmalıklarıma karşı sınırsız sabrın vardır. | Open Subtitles | لديك صبر لا ينتهي لتصرفي الصبياني ! |