Kötülüğün en eski imhacısı, şeytan katili, koruyucu ve evrenin bilge gözetçisi Lord Shiva, karısının sabrını sınıyordu. | TED | الإله شيفا ـــ المدمر الأكبر للشر، قاتل الشياطين، المتأمل والعليم وحامي الكون ـــ أراد أن يختبر صبر زوجته. |
Mahkemenin sabrını dikkate alacağım. Tekrar olmayacak. | Open Subtitles | أدركت إنى أنفذت صبر المحكمه لن يحدث هذا ثانيه |
Yaşlandıkça sabrını yitiriyorsun. | Open Subtitles | كلّما يتقدّم بكِ السن، تفقدين القدرة على الصبر. |
Sanırım ailem, Tanrı'nın sabrını fazlasıyla zorladı. | Open Subtitles | ولكنى اظن ان عائلتنا حاولت الصبر فترة طويلة |
1633 yılında Kilise sonunda Galileo'ya olan sabrını da yitirdi. | Open Subtitles | فى عام 1633 فقدت الكنيسة صبرها أخيراً مع جاليليو أيضاً |
sabrını yitirme ve biz sonra ne olduğunu anlayacağız. | Open Subtitles | حافظي على فقدان صبرك وثم سنكتشف ما سيحدث بعد ذلك |
Sizde Bayan Bates'e karşı sabrını yitirdiğine dair bir izlenim bırakmış mıydı? | Open Subtitles | هل أعطاك انطباعًا أن صبره على زوجته قد نفد؟ |
Tok'ra'nın işbirliği konusunda sabrını kaybettiğini biliyordum, ancak böyle bir şey yapabileceklerini hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | أعلم أن " التوكرا " فقدوا صبرهم مع التحالف لكني لا أتوقع أن يقوموا مثل هذا |
Davranışı ekibin bile sabrını taşırmaya başlamıştı. | Open Subtitles | و الآن تصرفاتها هذه ستبدأ بإختبار صبر الطاقم كله |
Tanrım, gece gündüz sana dua ediyorum bana Hazreti Yakup'un sabrını, ve Hazreti Süleyman'ın bilgeliğini vermen için. | Open Subtitles | إلهي إني اصلي لك ليل نهار لتمنحنى صبر أيوب تمنحنى حكمة سليمان |
Burada yeterince zaman harcadın Jackson ve Dr. Stark'ın anısını yad etmek için gelen meslektaşlarının sabrını zorluyorsun. | Open Subtitles | لقد أهدرت وقتاً كافيا هنا جاكسون وأنت تختبر صبر زملاء الدكتور ستارك |
Bir azizin sabrını sınayacak şekilde düzenle takıntısı vardı. | Open Subtitles | كانت دائما منشغلة بالتنسيق والذي كان يعادل اختبار صبر قديس |
Şüphelinin sabrını ve yıllık döngüye bağlılığını düşünüp duruyorum. | Open Subtitles | أتعلم .. لا زلتُ أحاول فهم صبر هذا المشتبه به |
Bence sabrını annesinden almış. | Open Subtitles | اعتقد انه ورث الصبر والدته وما شابه ذلك. |
O yüzden soruşturmamı tamamlayana kadar Majesteleri'nin sabrını rica ediyorum. | Open Subtitles | لذا أتوسل من جلالتك بعض الصبر حتى أُكمل تحقيقاتي |
Pekala... Pentagon tüm sabrını kaybetti. | Open Subtitles | حسنا , وزراة الدفاع قد فقدت كل الصبر |
Bu mahkeme, sizin saçma davranışlarınıza karşı olan sabrını yeterince gösterdi. | Open Subtitles | لقد فقدت هذه المحكمة صبرها بسبب التصرفات السخيفة |
Lütfen sabrını kaybedip bina içinde ateş etmeye başlamadan önce onunla konuşabilir misin? | Open Subtitles | أرجوك، تحدَّث معها قبل أن تفقد صبرها و تتبادل إطلاق النار من داخل المبنى |
Ve İsrailli baştan çıkarıcı kadın sabrını kaybediyor. | Open Subtitles | و الأنثى الاسرائيليه القاتله تفقد صبرها |
Bak, bir sürü mesai yaptığımın farkındayım ve gerçekten de sabrını takdir ediyorum. | Open Subtitles | اسمع اعرف اني اقضي اطنان الساعات الطويلة في العمل وانا اقدر لك صبرك بحق |
Tanrım, biliyorum ailem senin sabrını zorluyor. | Open Subtitles | أعلم، أيّها المسيح، أن عائلتي قد نفذت صبرك. |
Anlaşılan bir de yerel polisin sabrını tüketmişsin. | Open Subtitles | يبدو بأنكِ زهقت من صبرك على إحقاق القانون محلياً هنا. |
Korkarım Prens Charles kocana olan sabrını tüketti. | Open Subtitles | أجل,أظن بأن الأمير تشارلز قد بدأ ينفذ صبره مع زوجكِ. |
İnsanların sabrını zorlamayın. | Open Subtitles | توقف عن أمتحان صبرهم |