Yani Travis'in o uçağa binmesinin sebebi sadece para mıydı? | Open Subtitles | وكان المال فقط هو سبب صعود ترافيس سلوكم لتلك الطائرة؟ |
Fakat hatırlayın, hayırseverlik sadece para değil zaman ve kabiliyet vermektir. | TED | ولكن تذكروا ، العمل الإجتماعي هو عطاء من الوقت والمهارة وليس المال فقط |
Ama bu işi hafife alma ve sadece para için başlama. | Open Subtitles | ولكن لا تسهيني بالأمر ولا تقومي به من أجل المال فحسب. |
Mesele sadece para da değil. Böylece buralar biraz şenlenmiş olacak. | Open Subtitles | .إنه ليس فقط المال إن المكان مفعم بالحياة هناك قليلا |
Mesele sadece para değil! | Open Subtitles | إن ذلك يعني لي الكثير وهي ليست مسألة مال فقط |
- Bir sürü aç kurt olacaktır. - sadece para meselesi. | Open Subtitles | ستكون تغذية مسعورة إنها مجرد نقود |
Ama aynı otorite sadece para için çalışan gerçek suikastçıları da işe almış onları da aşağıya yerleştirmişti. | Open Subtitles | نفس السلطة إستأجرت المرتزقة الحقيقيين هؤلاء في الأسفل المرتزقة كانوا يعملون من أجل المال فقط |
Yoksa sadece para değil... damadını da kaybedebilirsin. | Open Subtitles | أو أيضا لن تخسر المال فقط ربما تخسر زوج إبنتك |
Ben sadece para istiyordum Justin, ve beni heryerde izleyeceğini biliyordum. | Open Subtitles | كنت أريد المال فقط ، جاستن وكنت أعلم بأنك سستبعني إلى أي مكان |
Yani o uçağa binmenin sebebi sadece para mıydı? | Open Subtitles | وكان المال فقط هو سبب صعودك لتلك الطائرة؟ |
Dertleri sadece para olsa mafya patronları yerine çok zenginleri kaçırırlar. | Open Subtitles | إذا كانوا يريدون المال فقط فكان ينبغي أن يخطفوا صاحب الثراء الفاحش بدلاً من زعماء المافيا |
O şov sadece para kazanmak içindi, başka bir şey için değil. | Open Subtitles | هذه الحلقات كانت وسيلة للحصول على المال فحسب بالنسبة لي ، ولا شيء أكثر |
Çoğu zaman bu kadınlar sadece para ve dikkat çekmek ister. | Open Subtitles | بمعظم الأوقات, تسعى هؤلاء النساء لجذب الإنتباه و المال فحسب |
Bence uyuşturucu işiyle ilgileniyorsun. sadece para yanlış tarafa akıyor. | Open Subtitles | أعتقد أنك تعمل في المخدرات فقط المال ذهب في الأتجاه الخاطئ |
Bu sadece para ile ilgili değil. | Open Subtitles | أن الأمر لا يخص فقط المال المال، المال، المال، المال |
sadece para, haksız mıyım? | Open Subtitles | وهو مُجرد مال فقط ، أليس كذلك ؟ |
Bu sadece para. Ben 5000 Dolar koyuyorum. | Open Subtitles | إنها مجرد نقود سأراهن بخمسة آلاف دولار |
Benden istediği sadece para değil. | Open Subtitles | الأمر لا يتعلق بالمال فقط إنه يريد النيل مني |
Sizin gözünüzde sadece para mıyız Bay Evans? | Open Subtitles | نحن فقط مال بالنسبه لك, السيد إيفانز؟ |
Ama sadece para, öyle değil mi? | Open Subtitles | لكنه مجرد المال, صح؟ |
Bu sadece para işi. Başka bir iş yapman gerekmiyor. | Open Subtitles | إنه مجرد مال لا ينبغي عليك القيام بأي عمل |
Bilim adamı olduğum halde sadece para kazanmayı düşünemiyorum. | Open Subtitles | أشخاص مثلي يجب أن لا يكونوا معنيين فقط بالمال |
sadece para. | Open Subtitles | إنّه مجرّد مال |
- Anlıyorum ama mesele sadece para değil. | Open Subtitles | أفهم هذا لكن ربما الأمر .لا يتعلق بالمال وحسب |
Arkady... sadece para bu. Başka kazanırım. | Open Subtitles | -إنها نقود فحسب, يمكنني أن أجني نقود أخرى |
Deucey, sakın aşık olma ona. Bu işi sadece para için yapıyorsun. | Open Subtitles | دوسي ، لا تقع في الحب معها انت تعمل فقط من اجل المال |
Ya da benim favorim "İklim bilimciler bunu sadece para için yapıyor." | TED | أو الحجة المفضلة لدي، "علماء المناخ هؤلاء يسعون فقط للحصول على المال." |