Sakın bana bu sabah seni Yaşlı Fırtına'ya bindirdiklerini söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرني انهم حصلوا لك على الرعد القديم هذا الصباحِ |
Sakın bana imparatorun Ormanın Ruhu'nun kellesinin insanı ölümsüzleştirdiğine inandığını söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرني أن الامبراطور يصدق ان روح الغابة تمنح الحياة الابديه |
Evet ama Sakın bana bununla ilgili düzmece bir şey yok deme. | Open Subtitles | نعم، لكن لا تقل لي انه لا يوجد شيء مخادع بهذا |
Sakın bana bunun telsiz ekipmanı olduğunu söyleme. | Open Subtitles | اوه لا.لا,لا. لا تقل لي ان هذا هو الراديو |
Gelemeyeceğim deme Sakın bana. | Open Subtitles | لا تخبريني حتّى أنكِ لا تستطيعين الحضور. |
Sakın bana güvenli değil deme. Ben sana güvenli olmayanı söyleyeyim. | Open Subtitles | لا تخبرني أن ذلك غير آمن، سأخبرك أنا بما ليس آمنًا. |
Hala Bayan Mulwray için çalıyorum demeyin Sakın bana? | Open Subtitles | لا تخبرني أنك لازلت تعمل للسيدة مولوراي؟ |
Tanrı aşkına Niles, Sakın bana o külleri savuracak bir yer bulamadığını söyleme. | Open Subtitles | بحق الله لا تخبرني أنك لم تتخلص منها بعد |
Gregorio, Sakın bana B planın olmadığını söyleme. | Open Subtitles | الآن، جريجوريو، لا تخبرني أنه ليس لديك خطة بديلة |
Ama işe yararsa, geri dönersem ve bir şey hatırlamazsam bana bir iyilik yap neler yaşadığımı Sakın bana anlatma. | Open Subtitles | لكن لو نجح الأمر ، وعدت ولم أكن أتذكر أي شئ أسدِ لي معروفاً لا تخبرني أبداً عما قد مررت به |
İşin aslı, Sakın bana bir kelime daha etme! | Open Subtitles | في الحقيقة لا تقل لي اي كلمة اخرى بعد الآن |
Dur biraz! Sakın bana "adam ceketini bir yerlerde bıraktı" deme! | Open Subtitles | . انتظر , لا تقل لي لقد نسي قميصه في مكان ما |
Sakın bana yargıcın kafasını küçültüp... ceketinin cebine koyduğunu söyleme. | Open Subtitles | لا تقل لي إن رأس القاضي باتت صغيرة لدرجة أنك حملتها في معطفك |
Sakın bana büyükannenin günlüğünü okuduğunu söyleme. | Open Subtitles | لا تخبريني بأنكِ قمتِ بقراءة مذكرات جدتكِ |
Sakın bana ahlaki bir çatışma içinde olduğunu ya da o yaşlı pisliğin ölümünü önemsediğini söyleme. | Open Subtitles | لا تخبريني أنّكِ في صراعٍ داخليّ بشأن وجوب موت ذلك العجوز اللعين من عدمه. |
Sakın bana bunu sana babanın verdiğini söyleme? | Open Subtitles | لا تقولي لي ان هذا القلم هو الذي اعطاه لكي والدك |
Evet, gördüm. Sakın bana o Martha Teyze'nin ya da Lucy'nin deme! | Open Subtitles | نعم ولا تخبرني انها للوسي أو للعمة مارثا |
Sakın bana sabahın bu saatinde konuşmak için geldiğini söyleme. | Open Subtitles | لا تقل لى أنك جئت فى هذا الوقت الغريب .. لتناقشنى فى أمر ما |
Sakın bana sana seks öncesi ukulele çalan ilk erkeğin ben olduğumu söyleme. | Open Subtitles | لا تقولوا لي أنا الرجل الأول كان لديك مع الذي يلعب القيثارة ما بعد الجماع. |
Sakın bana FBI'ın en gözde bekarının aşık olduğunu söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرنى اكثر مؤهلى الاف بى اى واقع فى الحب |
Sakın bana bir kutunun dışında beklemekten bahsetme. | Open Subtitles | لا تجرؤ على الحديث معي حول الإنتظار خارج صندوق |
- Sakın bana eskiyi özlediğini söyleme. - Bu, Dean Miller. | Open Subtitles | لحظه ,لاتخبرني بانك اصبحت حنون,أنه دين ميلر |
Tam buradaydı. Sakın bana geçmesine izin verdim deme. | Open Subtitles | لقد كان هنا , لاتقل لي بأنك تركته يهرب ؟ |
Bu yüzden Sakın bana benden ahlaklı olduğunu söyleme. | Open Subtitles | لذا لا تتجرأ أبداً على الحكم عليّ أخلاقيّاً |
Devrim de ne oluyor? Sakın bana devrimden söz etme. Ben devrimleri ve nasıl başladıklarını çok iyi bilirim. | Open Subtitles | لا تحاول أن تخبرني عن الثورة أعلم كل شيء عن الثورة وكيف تبدأ |
Sakın bana peynir tattığını ya da kızlarla golf briçi oynadığını söyleme, çünkü babamı aldattığını biliyorum. | Open Subtitles | لا تقول لي ذالك انت تتذوقين الجبن او تلعبين مع الفتيات القولف لاني اعرف انك تخونين ابي |
Hadi ama Sakın bana Boulder'da birinin... | Open Subtitles | بربّك، لا تُخبرني بأنّ هناك شخص أخر تم إقتلاع قلبه |