"sakinleştiğinde" - Traduction Turc en Arabe

    • تهدأ
        
    • يهدأ
        
    • هدأت
        
    • تهدئين
        
    • تهدأين
        
    Su sakinleştiğinde, Uçağı kaldırın ve havada beni bekleyin. Open Subtitles عندما تهدأ المياه اخرجوا و انتضروني في الأعلى
    Şimdi, ortalık sakinleştiğinde, arka kapıdan dışarı çık. Open Subtitles عندما تهدأ الأمور اخرجي من البوابة الخلفية
    Gidip kontrol etsem iyi olur. Alvey sakinleştiğinde seni arar. Open Subtitles ينبغي ان اذهب لأتفقدهم , الفي سيتصل بك عندما يهدأ
    Burası tımarhane gibi. sakinleştiğinde geri gelirim. Open Subtitles هذا مستشفى أمراض عقلية سأعود عندما يهدأ الوضع
    - Ortalık sakinleştiğinde, Ian'dan gitmesini istedim. Open Subtitles عندما هدأت الأمور طلبت منه الرحيل
    Sana biraz vakit vereceğim, sakinleştiğinde daha iyi konuşuruz. Open Subtitles أنا فقط سأذهب لأعطيك بعض المساحه وسوف نتكلم عن هذا عندما تهدئين
    Biliyorsun,sakinleştiğinde benim doğru olanı yaptığımı farkedeceksin. Open Subtitles عندما تهدأ ستدرك أنني قمت بالتصرف السليم
    İşler sakinleştiğinde, gelip seni bulacağım, söz veriyorum. Ama gitmelisin! Open Subtitles عندما تهدأ الأمور سآتي إليك، أعدك لكن الحين يجب أن تذهبي
    Ortalık sakinleştiğinde hangi tarafta olmak istiyorsunuz? Open Subtitles لإتخاذ قراركم التاريخي ومن ستنحازون إليه حينما تهدأ الأمور
    Ortalık sakinleştiğinde hangi tarafta olmak istiyorsunuz? Open Subtitles هذه لحظة اختياركم لإتخاذ قراركم التاريخي ومن ستنحازون إليه حينما تهدأ الأمور
    İşler sakinleştiğinde, ikimizi de güvenle buradan çıkartacağım, söz veriyorum. Open Subtitles .. عندما تهدأ الأمور سوف آخذنا كلينا بعيدًا عن هنا بأمان، أعدُك
    Biliyorsun, bugün ortalık sakinleştiğinde, seni bir örnek yapmak isteyebilirler. Open Subtitles ...أتعرف؟ بمجرد أن تهدأ الأمور اليوم ربما يرغبون فى جعلك مثالاً
    Kızı bana ver, polisler gitsin. Etraf sakinleştiğinde, sizi getireyim. Open Subtitles تسلّميني الطفلة، تغادر الشرطة، حينما يهدأ كلّ شيء، سأحضركِ
    Ortalık sakinleştiğinde, beni aradıklarında gelir alırım. Open Subtitles عندما يهدأ وأحصل على المكالمة، سآتي اعتقالهما.
    Simon sakinleştiğinde gelin. Open Subtitles و عودي لزيارتي عندما يهدأ سيمون
    sakinleştiğinde takarım. Open Subtitles حسناً،عندما يهدأ سوف أضعها عليه
    Pekâlâ. Ortalık sakinleştiğinde git. Open Subtitles تذكر عندما يهدأ الوضع , عليك الهرب فحسب
    sakinleştiğinde, sen açıklayabilirsin. Open Subtitles عليكٍ أن توضحين له عندما يهدأ.
    Ve umuyordum ki sakinleştiğinde Open Subtitles و كنت آمل انه عندما هدأت
    Yarın görüşürüz. sakinleştiğinde. Open Subtitles أراك غداً، إن هدأت.
    Bir eşek şakası yaptım diye ve sen sakinleştiğinde... Open Subtitles لإنني فعلت مزحـة صغيرة، والتي عندما تهدئين...
    sakinleştiğinde konuşacağız. Open Subtitles سنجري محادثة بينما تهدأين

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus