Ama bunun benden saklaman gereken bir şey olduğunu düşünmeni istemiyorum. | Open Subtitles | ولكني لا أريدكِ أن تشعري أن هذا شيء... عليكِ أن تخفيه عني. |
saklaman gereken hiçbir şey yok, Regina. | Open Subtitles | "ليس لديكِ ما تخفيه يا "ريجينا |
Kılıcını saklaman zayıflıktır. | Open Subtitles | السيف الذي تخفيه ضعيف |
Kesinlikle, işte bu yüzden saklaman için onu sana vermiştim. | Open Subtitles | بالضبط , لذلك أعطيتها لك حتى تحتفظي بها ولكني أعرف مالذي أريد فعله الآن 00: |
Öfke, dışarıdan sağlıklı bir his olarak görülebilir ancak burada sonunu getirebilecek cesaretin yoksa kendine saklaman en iyisidir. | Open Subtitles | الغضب عاطفة صحية في الخارج وهنا ، مالم تستطيعي مسايرة غضبك فمن الأفضل أن تحتفظي به لنفسك |
İşinin bir kısmının kafanın içinde o sırlarla yaşamak olduğunu biliyorum ama onları benden saklaman gerekmiyor. | Open Subtitles | فأنا أعلم إن جزء من عملك بأن تخبأ الأسرار فى رأسك ولكن لا يجب أن تخفيها عني |
Sevdiğin insanı korumak için ondan saklaman gereken sırlardan biri işte. | Open Subtitles | نعم , واحدة من تلك الأشياء الذي يجب أن تخفيها عن الأشخاص الذي تحب أن تحميهم |
saklaman gereken bir hastalığın varmış gibi seni tehdit ettiğini görüyorum. | Open Subtitles | لقد رأيت كيف تعاملك، "برايان"... كأنك وباء يجب أن تخفيه. |
Ya da saklaman. | Open Subtitles | أو أن تخفيه |
-Bazı şeyleri kendine saklaman sorun değil. -Evet ama yok. | Open Subtitles | لا بأس بأن تحتفظي ببعض الأمور لنفسك - أجل ،ولكني لا أفعل .. |
Benim icin saklaman gereken bir sey. | Open Subtitles | شيء تحتفظي به من أجلي |
saklaman gereken bir şey. | Open Subtitles | شيء أريدك أن تحتفظي به |
Haftanın sonuna kadar saklaman yeterli. | Open Subtitles | عليكِ فقط أن تخفيها حتى نهاية الأسبوع |
Onu bir yere saklaman lazım. - Nereye? | Open Subtitles | يجب ان تخفيها في مكان ما اين؟ |
Şey yapman gerek, biraz saklaman gerek şunları. | Open Subtitles | يجب أن تخفيها |