"saklanmıştı" - Traduction Turc en Arabe

    • مخبأة
        
    • مخبئة
        
    • مخفي
        
    • مخفية
        
    • مخبئاً
        
    • مخفى
        
    • كانت تختبئ
        
    Sizin nadiren eve erken geldiğinizde eşiniz onu dolaba saklanmıştı. Open Subtitles الرجل كانت مخبأة في خزانة الخاص بك على مناسبة نادرة حصلت المنزل في وقت مبكر.
    Bazıları çöpteydi bazıları ise dolaptaki bir kutuda saklanmıştı. Open Subtitles كانت بعضها في القمامة، وبعضها مخبأة في صندوق داخل الخزانة.
    Bence o AK-47 duvarın içinde saklanmıştı. Open Subtitles أعتقد تلك الـ"أي كي-47" كانت مخبئة بداخل جدار
    Arka koltuğun altına saklanmıştı bu. Kaydedilmemiş ön ödemeli telefon. Open Subtitles هذا مخفي تحت مقعدك الخلفي دفعات غير مسجلة أينما تذهب
    Önceki vakaların çoğunda cesetler saklanmıştı. Open Subtitles خلال معظم القضايا السابقة، كانت البقايا مخفية.
    Demek ki para başka bir yere saklanmıştı, ama nereye? Open Subtitles لذا كان المال مخبئاً بمكان آخر , لكن أين ؟
    Cüppe sandıkta saklanmıştı diyebilir misiniz? Open Subtitles هل ممكن تقول أن الرداء كان مخفى فى الدرج ؟
    Spor salonunun altındaki küçük odanın içine saklanmıştı. Open Subtitles كانت تختبئ في خزانة في النادي الرياضي
    Nerede saklanmıştı? Open Subtitles أين كانت مخبأة ؟
    Günlük çok iyi saklanmıştı. Open Subtitles والمذكرات كانت مخبأة جيداً.
    Oğlunun evine saklanmıştı. Open Subtitles مخبأة في منزل ابنه
    Eşyalarının arasına saklanmıştı. Open Subtitles مخبئة بين حاجياتها..
    Eşyalarının arasına saklanmıştı. Open Subtitles مخبئة بين حاجياتها..
    'Biz bulduk' dedi, odanın dört bir yanına saklanmıştı... Open Subtitles لقد قالتْ بأننا وَجدنَاه مخفي في غرفةِ نومكَ
    Gizem gölgelere saklanmıştı ve bütün bunlardan daha korkunç bir şey büyümeye devam ediyordu. Open Subtitles .. لغزاً ما مخفي بالظلال و أبشع الأشياء جميعاً .. ما زال ينمو بالقرب
    Eski fotoğraf çekmecesinde özenle saklanmıştı! Open Subtitles في الخزانة القديمة مخفي بعيدا .. بعيدا
    O ayakkabıları senin dolabında ayakkabı kutusunda bulduk arka tarafa saklanmıştı. Open Subtitles - لقد وجدنا تلك الأحذية في خزانتك في علبة أحذية مخفية في الخلف
    Şimdi, açıkça görülüyor ki ceset o kanepenin içine saklanmıştı. Open Subtitles أظن الجثة مخفية داخل الأريكة
    Evet bu arada, şu video diş ipi ile onun boğazına saklanmıştı. Open Subtitles بالمناسبة، ذلك الفيديو كان مخبئاً في حلقها بواسطة خيط مربوط بأسنانها
    Ocağın içine saklanmıştı. Open Subtitles لقد وجدتة مخفى فى فرن النفط لدية
    Rachel. Derinlere saklanmıştı. Open Subtitles (ريتشل)، لقد كانت تختبئ عميقاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus