"sana daha" - Traduction Turc en Arabe

• لك من
• أخبرتكِ من
• ويُرضيك
• يوفر لكِ حياة
• لكِ المزيد
• إليك أكثر
• آتيك أبكر من
• أكثر لك
• أقل لك
• اخبرتكِ

Sana daha önce seni koruyamayacağım bir dünyada gezindiğini söylemiştim.
قلت لك من قبل أنت تتجولين بعالم لاأستطيع حمايتك منه

Sana daha kaç kez söyleyeceğim, bu saçmalıkları okumanı istemiyorum diye!
قلت لك من قبل ! لا أريدك أن تقرأ هذا الهراء

Sana daha önce de söyledim, önemli olan sözler değil, hisler.
، لقد أخبرتكِ من قبل، الموضوع لا يتعلّق بالكلمـات بل بالمشـاعر

Bu bir nişan yüzüğü. Sana daha önce verecektim ama başbaşa kadar bekledim.
دبلة الخطوبة كان يجب أعطيها لك من قبل لكنى أردت الإنتظار حتى نكون وحدنا

Sana daha önce de söyledim. Kafamın içine girmeye çalışma.
قلت ُ لك من قبل لا تحاول أن تدخل فى عقلى

Ne dememi bekliyorsun, Andrew? Sana daha önce söylediğim olamaz mı?
ماذا تريدني أن أقول لك آندرو ربما مثل ما قلت لك من قبل

Sana dosyamı verdiler... sana, daha iyi bir mahalle ayarlamalarını düşünebilirdin.
يعطوك ملفي... تظن أنه بأمكانهم توفير حي أفضل لك من هذا

Sana daha önce söyledim, ben güç veremem!
كما قلت لك من قبل، لا أستطيع أن أعطيكم إياها ببساطة

Şerif, Sana daha önce söylemiştim, yıl-tonu insan üzerinde hiç kullanmadım.
شريف ، قلت لك من قبل، لَم استخدام فلاش كريت أبدا على أي الشخص

Sana daha önce söyledim, dağıtım kurallarına uymam gerekiyor.
لقد قلتُ لك من قبل، لا أستطيع سحب شيء خارج الطلب

Rick Sana daha önce de söyledim, biri sana hakaret ederse onu vurursun!
لقد قلت لك من قبل إذا أهانك أحد أضربه

Sana daha önce de söyledim, bir şey isteyecek durumda değilsin.
كما قلت لك من قبل، لا تسأل عن أي شيء.

Helen, Sana daha önce söylediğim şeyleri düşündün mü...
"هيلين " ، هل فكرت فيما قلته لك من قبل ؟

Sana daha önce de su bul dedim. Dışarıda.
قلت لك من قبل، أن تبحث عن الماء بالخارج!

Sana daha önce söyledim, saat ondan sonra mağaranın içinde müzik yok.
لقد أخبرتكِ من قبل, لا يُوجد مٌوسيقى بعد الساعد العاشرة فى الغار.

Kızılderilileri öldürmek Sana daha mı uygun?
ويُرضيك قتل الهنود؟

Sir James Martin, tek derdi Sana daha rahat bir hayat sunma arzusu olan kibar genç bir erkek
يبدو أن جريمته الوحيده هو أنه يريد أن يوفر لكِ حياة مريحة

Daha çok para kazanayım, Sana daha çok şampanya alayım diye.
لأجني المزيد من المال، واشتري لكِ المزيد من الشامبانيا.

Eminim eğer beraber kalsaydık Sana daha çekici gelebilirdim. ama korkuyordum.
عرفت بأنّي كنت أنجذب إليك أكثر وأكثر، وكنتُ خائفة.

Sana daha evvel gelmeliydim...
كان من المفترض أن آتيك أبكر من ذلك

Sana daha tanıdık gelecek şekilde anlatayım.
دعني أخبرك بكلمات ربما تكون مألوفة أكثر لك

Bunu Sana daha önce hiç söylememiştim, ama şimdi söylüyorum.
لم أقل لك هذا أبدًا من قبل لكنّي أقوله الآن

Ceset saklamada üstüme olmadığını Sana daha önceden de söylemiştim.
لقد اخبرتكِ من قبل أنا من السهل التعرف عليّ كشخص مساعد في إخفاء جثة