"sanatla" - Traduction Turc en Arabe

    • الفن
        
    • بالفن
        
    • الفنون
        
    • فنية
        
    • للفن
        
    • بالفنّ
        
    Sanat dünyasındaysanız, dinin Sanatla neler yaptığına bir bakın. TED اذا كنت في عالم الفن انظر الى المثال حول مالذي تفعله الاديان بالفن
    Bu 20 yıl önceydi, ve her zaman Sanatla iç içeydim. TED كان ذلك قبل 20 عاما ، و وكنت دائما في محيط الفن
    Çünkü titremeyi kabullenmek benim için sadece Sanatla ve sanat yetenekleriyle ilgili değildi. TED لأن إعتناق الهزّة بالنسبة لي لم يكن فقط حول الفن و إمتلاك المهارات الفنية.
    Einstein, halkı eğitme işinden dinlenmeye ihtiyaç duyduğunda, Sanatla uğraşmayı sever. TED لكن عندما تود آينشتاين الإسترخاء من عملها تعليم العامة، تُحب الاتجاه نحو الفنون.
    Sanatla yeniden değerlendirilen şey, tıbbi bir donanım. TED إنها معدات طبية أُعيد توظيفها كقطع فنية.
    Mahallemi terk eden çok kişi oldu ve ben kap yapıp Sanatla ilgilenmekle ve iyi bir kariyer yapmakla meşgulken, atölyemin hemen dışında yaşanan birçok şey vardı. TED هناك الكثير من الهجرة في حارتي، وبينما كنت مشغولًا نوعًا ما بصناعة الخزف وصناعة الفن وامتلاك وظيفة فن جيدة، كانت كل هذه الأمور تحدث مباشرة خارج معملي.
    Her şeyin Sanatla sınırsız imkân sağlanması için süzülüp, dönüştürülüp bir araya getirilmesinde belli bir büyü vardır. TED هنالك سحر خاص في تنقيح الأشياء و تحويلها ثم تجميعها لخلق إمكانيات لامنتهية في صورة الفن
    Anlaşıldı mı? Sanatla ilgili diğer bir şey ise, sanatın bir keşif olduğu, ve insanın sanatı aracılığıyla kendini keşfetmesi. TED أفهمتم؟ هنالك شيء واحد عن الفن, ألا و هو الإكتشاف, و الفن هو اكتشاف ذاتك عن طريق فنك.
    Kötü Sanatla ilgili entelektüel bir bölüm. Yıkılan kirişlerle ilgili ürpertici bir bölüm. Open Subtitles قصص ترفع حواجب الناس دهشة من الفن الردئ وقصص تثير الذعر من عوارص الأنهيار
    Ve buna Sanatla ulaşılırdı. Ama sanata ulaşmak kolay değildi. Open Subtitles والنعمة تأتي من خلال الفن والفن لا يأتي بسهوله.
    Sanatla uğraşan insanlar, bir diktatör için tehlike arz ederler. Open Subtitles الأشخاص الذين صنعوا الفن يشكّلون خطراً على أي دكتاتورية.
    Sanatla ilgilenmek için sanat tarihi okumuş olmana gerek yok. Open Subtitles نعم هو يفعل لم يكن تخصصى الفنون التاريخيه وعلى هذا لا يجب ان تكون متخصص فى الفنون التاريخيه لتقدر الفن
    Baban Sanatla uğraşmana izin verdiğinde buna karşı çıkmıştım. Open Subtitles عندما سمح لك أباك بمتابعة الفن كنت ضد الفكرة
    Ayrıca Sanatla alakadar olmak insanın ruhunu arındırır. Open Subtitles بالإضافة إلى أن ممارسة الفن هي نشاط للروح
    Sanatla birlikte, sürekli daha fazla motive edici nokta aramaya devam etmelisin yoksa sanatın körelir. Open Subtitles مع الفن, ينبغي عليك أن تبتغي المزيد والمزيد من الإثارة وإلا فسيضعف تقديرك له
    Ana okulunun sanat eğitimi vermesini Angelica'nın Sanatla çevrili büyümesini istiyoruz. Open Subtitles نحب مناهج الفن ما قبل الدراسة نريد منها أن تكبر محاطة بالفن
    Evet. Daha öğreneceğim çok şey var. Çocukken Sanatla pek ilgilenmezdim. Open Subtitles نعم ، حصلت على كمية كبيرة لتعلمها ، مع ذلك أنا حقاً لم أكن أهتم بالفن منذ كنت طفلاً
    Sanatla ilgilendiğini bilmiyordum. Open Subtitles هذا جميل ، رائع لم يكن لدى فكرة أنك مهتم بالفن
    Sanatla bir derdin mi var, ufaklık? Open Subtitles عندك مشكلة مع الفنون وحِرَف، أيها الرجل الصغير؟
    Mesele şu ki Sox sadece kaybetmiyor, bunu bir Sanatla yapıyorlar. Open Subtitles و الشيء المهم الجوارب لم يخسروا فقط بل زادوا الخسارة بطريقة فنية
    Aynı zamanda müzik, piyano da çalıştım ve Sanatla oldukça ilgiliydim. Open Subtitles والقليل جدا من الفيزياء والرياضيات وقد درست أيضا الموسيقى والبيانو وهكذا فقد كنت منجذبه جدا للفن
    Yanlış yola girmiş düşmanımı ezeceğim, kılıçla değil, onun yerine Sanatla. Open Subtitles سأسحق عدوّي المخدوع، ليس بالسّيف، لكن بالفنّ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus