"satıcısına" - Traduction Turc en Arabe

    • تاجر
        
    • بائع
        
    • لتاجر
        
    • لبائع
        
    • مروّج
        
    Altın Üçgen'den gelme bir uyuşturucu satıcısına ait izin veri tabanında bulunması ihtimali ne kadar? Open Subtitles ما هي فرصة وجود تاجر مخدرات من المثلث الذهبي يقبع في سجل البصمات الجنائية ؟ فرصة جيدة
    Bilmiyorum. Gizli bir polis dosyasını, bir katil ve uyulşturucu satıcısına... teslim ediyorum. Open Subtitles أنا أسلم ملف شرطة سري لقاتل و تاجر مخدرات
    O numara bir Sony TV satıcısına ait. Open Subtitles وذلك سلكِ المواصلات يَعُودُ إلى تاجر تلفزيونِ سوني.
    Ekstradan biraz para kazanıyordur belki diyorum... bir mobilya satıcısına metresini öldürmesinde yardım ederek. Open Subtitles أقول إنّ بإمكانه جني مال إضافي بمساعدته بائع مفروشات ثرياً في قتل صديقته الحميمة
    Senin de pamuk helva satıcısına parasını geri verdiğini görmüyorum. Open Subtitles لا أراك تعيد النقود إلى بائع حلوى القطن؟
    Bir uyuşturucu satıcısının malını başka bir uyuşturucu satıcısına satmak... Open Subtitles هل تعتقد انه من الصعب ان تبيع مخدرات لتاجر مخدرات آخر
    Saat satıcısına gittik, bir tane seçtiler. Open Subtitles ذهبنا لبائع الساعات، واختارا واحدة.
    O uyuşturucu satıcısına sert davranmamalıydım. Open Subtitles إستفسار بخصوص قتل تاجر المخدرات , كما تعلم
    - Görünüşe göre, kocasının onu tutuklamaya geldiğini uyuşturucu satıcısına haber vermiş. Open Subtitles لقد قامت بتحذير تاجر المواد الممنوعة بأن زوجها سيلقي القبض عليه
    Silah satıcısına iki arkadaşının silah satın almak istediğini söyle. Open Subtitles جهز دفعة شراء اخبر تاجر مسدساتك ان لديك صديقان يرغبان بشراء المسدسات
    Dört masum insanı öldürmesi için bir uyuşturucu satıcısına yardım ediyorsun. Open Subtitles مساعدة تاجر مخدرات قتل أربعة أناس أبرياء
    Katil bizi mazeretli bir sokak satıcısına götürüyor. Open Subtitles القاتل المفترض الذي قدتنا إليه هو تاجر مخدرات صغير ولديه عذر غياب
    Şarap tüccarına, boya satıcısına ödeme yapmalıyım. Open Subtitles انا بحاجة إلى أن أدفع إلى تاجر الخمر وصاحب محل الألوان
    Bu antikayı alabilmesi için, katilin özel bir antika satıcısına gitmesi gerek. Open Subtitles ليضع يديه على قطعةٍ العتيقة مثل هاذه كان على القاتل أن يذهب إلى تاجر تحف خاصة
    Charlie, o papyonla balon satıcısına benziyorsun. Open Subtitles تشارلي، بربطة العنق هذه تبدو وكأنّك بائع بالونات للأطفال
    Su parkının yakınlarıda yumruk yumruğa kavgalara girerdi ve su yatağında bir olta satıcısına bekaretini kaybetmişti. Open Subtitles إعتادت أن تدخل في معارك اللكمات في المنتزهات المائية و فقدت عذريتها مع بائع طعم على سرير مائي
    Ve uyuşturucu satıcısına gidip adamla ters düştüm. Ne yaptım dedin? Open Subtitles حتى أنني ذهبت إلى بائع المخدرات وواجهته
    Firmamızı bir uyuşturucu satıcısına pazarlıyorum. Open Subtitles إذاً أنا أقوم بالترويج لشركتنا لتاجر المخدرات هذا
    - Plakasında o harfler olan... - ...tek Chevelle bir uyuşturucu satıcısına aitmiş. Open Subtitles السيارة الوحيدة بهذه الحروف تعود لتاجر مخدرات
    O saati uyuşturucu satıcısına Delilah vermedi. Open Subtitles دليلة لم تُعطى هذه الساعة لتاجر المُخدرات
    Tıpkı bir filin fıstık satıcısına dediği gibi: Open Subtitles وكما يقول الفيل لبائع الفول السوداني
    Polis halkı Kont olarak tanınan uyuşturucu satıcısına yaklaşmamaları için uyardı. Open Subtitles تحذّر الشرطة من التواصل مع مروّج مخدّرات يدعى الكونت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus