Fakat savaşın ortasında, tamamen savunmasız bir hazinesin. | Open Subtitles | لكن وسط المعركة وابقاء الكنز الثمين بدون حماية |
Ancak savaşın ortasında | Open Subtitles | في وسط المعركة أنا أبدا لم أعرفه |
savaşın ortasında mandalina işi yapmaya başlamak salakça bir şey. | Open Subtitles | إنه من الغباء أن نبدأ العمل باليوسفي في وسط الحرب |
Askerler savaşın ortasında mandalina toplamaya başlayacaklarsa, bu cidden garip olurdu. | Open Subtitles | سيكون من الغريب أن الجنود سيجمعون اليوسفي في وسط الحرب |
Hangi aptal savaşın ortasında bu emri verip duruyor? | Open Subtitles | أيّ أبله يستمرّ بطلب ذلك في منتصف معركة ملعونة؟ |
Bizim Taliban sandığımız şey karmaşık bir iç savaşın ortasında bize karşı çıkan bir alerjik tepkimeydi? | Open Subtitles | ذهبنا لمحاربة طالبان كان خاطئاً، وأننا ألقينا بأنفسنا وسط حرب أهلية معقدة؟ |
“Sineklerin Tanrısı” çocuklar adadayken başlar ama konuşmalarının kesitleri, korkutucu yolculuklarını hissettirir: Uçakları, belirtilmemiş bir nükleer savaşın ortasında düşürülmüştür. | TED | افتُتح "سيد الذباب" والصبية بالفعل موجودون على الجزيرة، لكن مقاطع من محادثاتهم لمّحت إلى رحلتهم المرعبة -- حيث تمّ إسقاط طائرتهم في خضم حرب نووية غير محددة. |
Bir iç savaşın ortasında yaşamaya devam etmeyeceğim. | Open Subtitles | لَن أَستمر بالعيش في منتصف الحرب ألاهلية |
Tüm o savaşın ortasında suyun içinde, küçük çocuklar gibi tepinip duruyorduk. | Open Subtitles | كل تلك الحرب ونحن نقفز بالماء |
Her zaman savaşın ortasında. | Open Subtitles | دائما، في وسط المعركة |
Yani şimdi benim iradesi kıt oğlumu palavralarına inandırıp, savaşın ortasında buraya getirmenin sebebi içine bir şeylerin doğmuş olması mı? | Open Subtitles | هل تعني أنك أقنعتَ إبني الضعيف الإرادة... لجلبكَ إلى هناك، في وسط الحرب... بشأن قصة سخيفة لديكَ عن الإحساس في عظامك ؟ |
Yüz yüze sorayım dedim, neden savaşın ortasında... | Open Subtitles | لقد جئت لكي تفسر لي شخصيا لماذا... في وسط الحرب... |
savaşın ortasında bir hava saldırısı sırasında doğdun. | Open Subtitles | لقد ولدت في غارة جوية في وسط الحرب |
Hangi aptal savaşın ortasında bu emri verip duruyor? | Open Subtitles | أيّ أبله يستمرّ بطلب ذلك في منتصف معركة ملعونة؟ |
savaşın ortasında iki anne. | Open Subtitles | زوجتان توشكان على الولادة في وسط حرب |
New Orleans, artık savaşın ortasında kalmış bir şehir. | Open Subtitles | "عدنا الآن لنجد المدينة في خضم حرب" |
savaşın ortasında huzur bulmak için yüreklerimizi günahlarından arındır. | Open Subtitles | استدري قلوبنا انهم ربما يجدون السلام في منتصف الحرب |
En çok eğlendiğimiz şey oydu. Tüm o savaşın ortasında suyun içinde, küçük çocuklar gibi tepinip duruyorduk. | Open Subtitles | كل تلك الحرب ونحن نقفز بالماء |