"sebep göremiyorum" - Traduction Turc en Arabe

    • أرى سبباً
        
    • أرى لمَ
        
    • لا أرى سببا
        
    • أرى سبب
        
    • أرى سببًا
        
    • لا أرى ما
        
    • أرى مانعاً
        
    Evet, Hakimin yetişkin mahkemesinde kafaleti reddetmesi için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles نعم, لا أرى سبباً يجعل القاضي في محكمة للبالغين يرفض الكفالة
    Adam bugüne kadar kendisine söylenen hiçbir şeyi yapmadı. Bugünden sonra yapması için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لم ينفذ أية أوامر لا أرى سبباً أن يبدأ الآن
    Eğer bana bu şekilde davranılacaksa burada kalmam için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى سبباً لبقائي هنا إن كانت تلك هي الطريقة التي أعامل بها
    İşlerin eskisi gibi olmaması için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى لمَ لا تعود الأمور كما كانت
    Sonuç olarak, Majesteleri'nin krallığındaki tüm lüteryan ve protestanları yakalamaya başlamamamız için hiçbir sebep göremiyorum. Open Subtitles حسنا, ونتيجة لذلك , لا أرى سببا في أننا لا ينبغي أن نبدأ مطاردة جميع اللوثريين والانجيليين في مملكة جلالتة
    Eğer sen vekil olabiliyorsan benim de olmamam için hiçbir sebep göremiyorum. Open Subtitles إذا كان يُمكنك أنْ تكوني شريكة بديلة، لا أرى سبب يمنع أنْ أكون كذلك أيضاً.
    ...onu tanıdığım altı yıl boyunca ne ben ondan bıktım, ne de o benden ve bu şekilde devam etmememiz için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles في الستة أعوام التي عرفتها فيها, لم أملّ منها, ولا هي منّي، وأنا لا أرى سببًا يمنعنا من أن نواصل الأمر?
    Harika bir aşçı olduğun açık ve kendi yerin olduğunda kesinlikle orada yerim, ama menümüzü değiştirmek için hiç bir sebep göremiyorum. Open Subtitles ،من الواضح أنك طباخٌ ممتاز ... و عندما تحصل على مطعمك الخاصه ،سآكل هذا حتماً لكنني لا أرى سبباً مقنعاً لتغيير قائمتي
    Bir çok prosedür hatasını barındıran bu dava dosyasının yeniden açılmaması için, hiç bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى سبباً لعدم إعادة فتح قضية التي ملوثة كثيراً بالأخطاء الإجرائية.
    Evlenmemeleri ve çocuk yapmamaları için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى سبباً يمنعهم من الزواج ويربّون عائلة من باروكات جميلة
    Şimdi bunu değiştirmek için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles نعم، لذا أنا لا أرى سبباً لتغيير الأمور الآن
    Annem artık iyi ve ertelemek için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles والدتي تحسنت مجدداً ولا أرى سبباً للتأجيل
    Ama bu işin durması için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لكنّني لا أرى سبباً لمَ يجب أن يتوقف كلّ هذا العمل.
    Ama bu işin durması için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لكنّني لا أرى سبباً لمَ يجب أن يتوقف كلّ هذا العمل.
    Bunun için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى لمَ عليّ فعل ذلك. - "تيب" !
    - Bunun için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles -حسنا، لا أرى لمَ عليّ الزواج
    Bu meseleyle mahkemenin kıymetli vaktini almamız için sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى سببا لجعل هذا الامر ياخذ المزيد من وقت المحكمة الثمين
    Bunun dışında devam etmek için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles غير ذلك لا أرى سبب يجعلنا نوقف المهمة
    Serbest bırakılması gerekirken içeride geçirdiği zamanı da göz önünde bulundurursak hafif suçlar cezaevine gönderilmemesi için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى سببًا لعدم وضعه في منشأة في انتظار بيان بشأن الوقت الذي قضاه.
    Birkaç kişiyi aramalıyım ama olmaması için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles يجب أن أجري بعض الاتصالات، لكني لا أرى ما يمنع
    Fadi'nin okulumuza kayıt olmaması için bir sebep göremiyorum. Bize katılması büyük şans. Open Subtitles حسن، لا أرى مانعاً من دخول (فادي) عامه الأوّل هنا، نحن محظوظون بوجوده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus