Sen ve adamların aşı vurulmak için ilk sırada olursunuz. | Open Subtitles | أنت ورجالك بإمكانكم أن تصبحوا أول من يحصل على لقاح. |
Ne yazık ki, son görevde Sen ve adamların onun kardeşini öldürdünüz. | Open Subtitles | بكل أسف بالمهمة الأخيرة أنت ورجالك قتلتم أخاه |
Sen ve adamların onu bulmak zorundasınız, ya da o zaman bizim işimiz gereksiz. | Open Subtitles | لذلك عليك أنت ورجالك أن تجدوها. والا صار عملنا هنا بلا فائدة |
Sen ve adamların barikatı savunacaksınız. | Open Subtitles | أنت و رجالك ستدافعون عن الأجراف الأجراف ؟ |
Sen ve adamların, Kutsal Ruh'un bizi doldurduğu ateşle boy ölçüşemezsiniz. | Open Subtitles | انت و رجالك لستم ملائمين للهيب روح القدس الذي يملاءنا |
Sen ve adamların hem evi hem çevreyi aradınız. Orada değildi. | Open Subtitles | لقد فتّشتَ أنتَ ورجالكَ المنزل والأرجاء ولم تكن هناك. |
Sen ve adamların depoyu soyarken yakalandınız ve meslekte buna "su götürmez bir biçimde" deriz. | Open Subtitles | أنت ورجالك تم ضبطكم تنهبون المخزن. في التجارة، ندعو ذلك الحقوق الميتة. |
Sen ve adamların ben kıyaya çıkana dek koruma altında kalacaksınız. | Open Subtitles | ستظل أنت ورجالك تحت الحراسة بينما أذهب للشاطئ. |
Beş ailenin patronu olarak beni tanırsan Sen ve adamların yaşarsınız. | Open Subtitles | أعلني زعيما للعائلات الخمسة وستعيش أنت ورجالك |
Sen ve adamların artık bütün karargâhın nöbetinden sorumlusunuz. | Open Subtitles | أنت ورجالك الآن مسؤولين عن الحراسة للمخيم بأكمله |
Bu günden sonra Sen ve adamların beni özel hayatımda takip etmeyi bırakıp sadece kulüplerde koruyacaksınız. | Open Subtitles | ابقَ أنت ورجالك في المراقص ولا تبتعدوا عنها وتوقّفوا عن مراقبتي في حياتي الخاصة |
Ben orada yatardım, Sen ve adamların bana işkence ederdiniz. | Open Subtitles | أرقد أنا مكانك وتستعد أنت ورجالك لتعذيبي |
Sen ve adamların köyüme geldiniz ve babam haricinde bulabildiğiniz herkesi öldürdünüz. | Open Subtitles | أنت ورجالك أتيتم إلى قريتي لقد قتلت كل شخص يمكن ان تجده ماعدا ابي |
- Pekâlâ, eğer Sen ve adamların bir zahmet çalışırken bizden uzak durursanız durumu çok kısa bir süre içinde gidermiş oluruz. | Open Subtitles | حسناً، هلا تفضّلت أنت ورجالك بالإبتعاد عن طريقنا بينما نعمل، فسنحلّ المُشكلة في وقتٍ قصير. |
Sen ve adamların geçen defa çuvalladınız. | Open Subtitles | أنت ورجالك لم تعتنوا بها المره الماضيه |
Öncelikli olarak, Sen ve adamların alenen ırkçılık yapıyorsunuz. | Open Subtitles | حسناً، أولاً، العنصرية واضحـة عليك أنت و رجالك |
Babam Mesnet yüzünden öldürüldü çünkü Sen ve adamların o gece onun için geldiniz. | Open Subtitles | قُتل والدي بسبب المُرتكز لأنك أنت و رجالك جئتم لتأخذوه في تلك الليلة |
Sen ve adamların ben adamlarımı toparlayıncaya kadar ailenin güvenliğinden sorumlu olacak. | Open Subtitles | أنت و رجالك سوف تحمون العائلة" . حتى أستطيع جمع رجالى مرة آخرى |
- Bu şekilde ortadan kaybolmaları ne kadar entresan değil mi... Sen ve adamların ortaya çıktıktan sonra, ne düşünüyorsun ha? | Open Subtitles | سهل جداً كيف إختفوا... . بعد ظهورك انت و رجالك الا تَعتقدُ؟ |
Sen ve adamların yarıktaki yerinizi alın. | Open Subtitles | أنتَ ورجالكَ عودوا إلى العملِ |
Karargahla anlaştım. Sen ve adamların için üç gün dinlenme izni aldım. | Open Subtitles | كلا , لدى إتفاق مع السلطات هناك ثلاث أيام راحة لك ولرجالك |
Sen ve adamların yüzünden hastalanmış, öksürüyordu. | Open Subtitles | لقد كانت مريضة ومصابة بالسعاء مما أسأت فعله انت ورجالك |