Benim işim de senin işini yapmanı sağlamak, sevsem de sevmesem de. | Open Subtitles | ووظيفتي أن أدفعك إلى القيام بوظيفتك سواء راقني ذلك أم لا. |
- Biliyorum. Dinle! Haber bölümünde senin işini hayal eden en az 10 kişi var. | Open Subtitles | هناك على الاقل 10 اشخاص يحلمون بوظيفتك |
Biliyor musun hep senin işini yapmak isterdim ama emin değilim artık. | Open Subtitles | أتعلمين.. لطالما أردت منصبك ليس بعد اليوم |
Bana senin işini önerdi. Ben de reddettim. Senin ofisinin çok küçük. | Open Subtitles | عرض عليّ منصبك رفضت، لأن مكتبك ضيّق |
senin işini devralmak istiyoruz. | Open Subtitles | نرغب بشراء مشروعك التجاري |
Demin senin işini mi yaptım? | Open Subtitles | أقُمتُ بوظيفتك للتوّ؟ عفواً؟ |
Yaptım mı? Demin senin işini ben mi yaptım? | Open Subtitles | أقُمتُ بوظيفتك عنك؟ |
Oh, senin işini alacağım, geri zekâlı. | Open Subtitles | سأتبوأ منصبك هذا أيها اللعين |
senin işini ben buldum, değil mi? | Open Subtitles | حصلت لكِ على منصبك |
senin işini teklif etti, ben de kabul ettim. | Open Subtitles | نعم, عرض عليّ منصبك, وقبلت |
senin işini devralmak istiyoruz. | Open Subtitles | نرغب بشراء مشروعك التجاري |