"seninle ve" - Traduction Turc en Arabe

    • معك ومع
        
    • معك و
        
    • معكِ ومع
        
    • بك و
        
    • معكي ومع
        
    • معكِ و
        
    • معك أنت
        
    • بك وبي
        
    Seninle ve birkaç denizayısı arkadaşınla bir akşam geçirmek isterim. Open Subtitles أود قضاء بعض الوقت معك ومع عدد من عجول البحر أصدقائك
    Ernie, bu iyi adam oturup Seninle ve babanla konuşacak. Open Subtitles ارني, هذا الرجل اللطيف سيجلس معك ومع ابوك للحديث
    Uçuşevi güvende, evlat. Dualarımız Seninle ve Allah sizden razı olsun. Open Subtitles تحليقا ً موفقا ً للعودة للوطن ...يا بنى، وربرايرس معك و
    Seninle ve Gordon' la resmi bir görüşme istiyorum. Open Subtitles أريد لقاء رسمى معك و جوردن أريد مساعدتك معها نعم ,حسنا
    İstemiyorum Burada Seninle ve çocuklarla kalmak istiyorum. Open Subtitles لا أريد ذلك بل أريد البقاء فى البيت معكِ ومع الأطفال
    Bu Seninle ve ailene karşı duramayacak kadar korkak olmanla ilgili! Open Subtitles بل يتعلّق هذا بك , و بخوفك الشديد من مواجهة عائلتك
    Ama şimdi burada, Seninle ve annenle beraberim ve bu çok güzel. Open Subtitles ولكنني الآن هنا معك ومع أمك، وهذا أمر لطيف حقا
    Seninle ve senin itici arkadaşlarınla burada olmaktansa belki benimle ilgilenebilecek olan eşimin yanında olmak çok daha iyi olurdu. Open Subtitles لا ، أنا أفضل أكثر أن أكون معك ومع أصدقائك المعفنات بدل أن يلمسني زوجني شكراً لكم أنا لا أطيق الإنتظار
    Beni Seninle ve çocuklarla pizza yemeye davet ettin. Open Subtitles لقد أخبرتينى أن أتى واتناول بعض البيتزا معك ومع الأطفال
    - Ama ne olur ne olmaz söyleyeyim. Seninle ve takımın geri kalanıyla çalışmak profesyonel kariyerimin en parlak noktasıydı. Hatta hayatımın tamamının. Open Subtitles تحسبًا، العمل معك ومع بقيّة الفريق كان تحولًا هامًا في مستقبلي المهني وحياتي.
    Bundan böyle burada Seninle ve babamla yaşayacağım. Open Subtitles سأعيش هنا معك ومع أبي من الأن فصاداً
    Sonunda belki benimle yatar gibisinden ümitlere kapılarak yabancı bir kadınla sersemce sohbetlere girmektense Seninle ve Jake'le takılmayı tercih ederim. Open Subtitles مع ذلك ، أفضل أن أقضي الوقت معك ومع جايك... من الدخول في محادثة طائشة... مع امرأة غريبة...
    Ve böylece Seninle ve babanla daha fazla vakit geçirebilirim. Open Subtitles و بهذه الطريقة يمكننى أن أقضى وقتاً أكبر معك و مع والدك
    Ana ringde Seninle ve ekiple birlikte olmak güzel ama benim antrenörüm var. Open Subtitles أن أكون على الحلبة الرئيسة معك و مع الطاقم ومع كل هؤلاء ، لكن أنا لدي مدرب بالفعل.
    O gün Seninle ve Matmazel Cole'la ilgili gördükleri konusunda dokundurmalarda bulunmağa başladı. Open Subtitles بدأ يُلقى التكهنات عما رآه ذلك اليوم عندما كان معك و مع الأنسة كول
    Seninle ve tarafımdaki askerlerinle birlikte bir kez daha yeniden krallığıma kavuşacağım. Open Subtitles معك و مع جيشك بجانبي سوف استعيد مملكتي مرة ثانية
    Zaten Seninle ve sürekli kesiştiğin Kaptan Sürmeli'yle takılmak... - ...zorunda olmak yeterince kötü. Open Subtitles يكفيني سوءاً أنْ أعلق معكِ ومع كحيل العين وأنتما تتغازلان
    Seninle ve babamla eve dönmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أذهب إلي المنزل معكِ ومع أبي
    Bu Seninle ve ailene karşı duramayacak kadar korkak olmanla ilgili! Open Subtitles بل يتعلّق هذا بك و بخوفك الشديد من مواجهة عائلتك
    Seninle ve arkadaşlarınla ne kadar gurur duyduğumu söylemek istedim. Open Subtitles أود فقط أن أبين كم أنا فخورة بك و بكم جميعاً
    Anne, bu gece Seninle ve babamla yatabilir miyim? Open Subtitles أمي هل أستطيع النوم معكي ومع والدي الليله ؟
    Küçük erkek arkadaşın şehre gelip seninle... ve annenle yaşamaya başlamadı mı? Open Subtitles ألم يعد صديقك إلى البلدة و انتقل للاقامة معكِ و مع والدتكِ؟
    Seninle ve çocuklarla biraz zaman geçirmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أقضي بعض الوقت معك أنت و الأولاد
    Bunun Seninle ve benimle ilgili olmadığını anlıyorum. Open Subtitles أفهم أن الأمر لا يتعلق بك وبي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus