| Kendine gel Shannon, o hanımlar nezaket ve zarafet timsalidir. | Open Subtitles | إهتمى بنفسك شانون .. أولئك السيدات هم نماذج السلوك الحضارى |
| Shannon, çok önemli bir şey yapmak için hazır olmalısın. | Open Subtitles | شانون, يجب أن تكونى مستعدة لفعل شيئ هام للغاية, حسنا؟ |
| Mike, bu da Shannon. Buraya gelsen iyi olur ASAP. | Open Subtitles | مايك , أنا شانون من الأفضل أن تأتي إلى هنا |
| Şimdi, pazarlamadan Shannon ve Chris, reklamlardan Lauren'la birlikte küçük bir kavga etmişler. | Open Subtitles | والآن, شانون وكريس من التسويق لديهم مشكلة بسيطة مع لورين من قسم الاعلانات |
| "Sue ve Shannon - B.F.F" Hayatımın en iyi arkadaşı, Frankie! | Open Subtitles | سو و شانون أعز أصدقاء للأبد أعز أصدقاء للأبد يا فرانكي؟ |
| Tom Shannon: Genellikle konu olarak bir soruyu çözmeyi alıyorum. | TED | توم شانون : إن الموضوع الذي أبحث عنه، هو في الغالب حل لسؤال. |
| Pekala Shannon, Amerika'ya modern olmaya geldin. | Open Subtitles | حسنا ، شانون أنت جئت إلى أمريكا حتى تصبحى عصرية |
| Kahretsin Shannon. Arazini istiyor musun, istemiyor musun? | Open Subtitles | عليه اللّعنة ، شانون هل تريدى أرضك أم لا ؟ |
| Shannon'ın neden böyle şeyler söylediği hakkında bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | عندك أيّ فكرة التي شانون لربّما قال هذه الأشياء؟ |
| Belki bu arada Shannon'a yeterli ilgiyi gösterememişizdir. | Open Subtitles | لربّما نحن لا نعير إنتباه كافي إلى شانون. |
| İkindi çayınızı böldüğüm için özür dilerim, Bay Shannon. | Open Subtitles | إعتذاراتي للمُقَاطَعَة شايكَ، سّيد شانون. |
| Shannon, kendi hayatını yaşamalı, sana evden taşınmanı söylerse... | Open Subtitles | أنت تعلم إن شانون عليها أن تعيش حياتها لذا إن قالت لك إنتقل من البيت |
| Yani Shannon sana gitmeni söylerse, ağlamanı istemiyorum ve Shannon'a zor zamanlar geçirtmeni istemiyorum, | Open Subtitles | لذا إن قالت لك شانون انه عليك الخروج لا أُريدك أن تبكي ولا أُريدك أن تصعب الأمر عليها |
| Dr. Prestopnik, karın, Shannon. | Open Subtitles | دكتور بريستوبنيك، أُقدمُ لكَ زوجتي، شانون |
| ..ancak konuşmalar yeni Belediye başkanı Reginald Shannon'un.. | Open Subtitles | لكن ألمحادثات توقفت عين ريجنالد شانون عضوا للمجلس ألمحلي |
| Shannon deli olabilir ama benim hakkımda yanılmamıştı. | Open Subtitles | تعرف ربما كانت شانون مجنونة لكن كانت محقة بشأني |
| Shannon'ı öldüren gelmedi. Bu biraz garip olabilirdi. | Open Subtitles | ليس هي، التي قتلت شانون كان سيكون هذا سلوك سيء |
| Shannon vurulmadan hemen önce, ormanda Walt'ı gördüm. | Open Subtitles | رأيت والت بالغابة قبل إطلاق النار على شانون |
| Gerçekten aklını verirsen, yapabileceğini biliyorum, Shannon. | Open Subtitles | اذا صممتي بداخلك ، انا متأكد انك تستطيعين يا شانون |
| Ve ben Shannon Leel değilim. İtiraz ediyorum,sayın hakim,savunma tanıkla özel bir görüşme yapıyor. | Open Subtitles | ـ و لست شانون ليل ـ أعترض سيادة القاضي ، الدفاع يجري |