"simon'ın" - Traduction Turc en Arabe

    • سايمون
        
    • سيمون
        
    • لسايمون
        
    Ne üzücü ki, Simon'ın berbat modelliğini uzun süre izleyemedim. Open Subtitles وللأسف, لم أتمكن من الإستمتاع بإستعراض سايمون المريع لوقت طويل
    Simon'ın yarası ciddi olmalıydı. Open Subtitles وكان ذلك أن الجرح سايمون ببساطة، كان لا بد من تعطيل ذلك
    - Adresinizi Simon'ın okulundan aldım. - Bir sorun mu var? Open Subtitles لقد اخذت العنوان من مدرسة سايمون هل هناك شيئ
    Simon'ın babasının Xavier mi yoksa ben mi olduğu belli değildi. Open Subtitles لم يكن واضحا ابدا اذا كنت انا او اكسافير والد سيمون
    Simon'ın olabileceği tek bir yer var. Babasının gömülü olduğu yer. Open Subtitles ،هناك مكان واحد يمكن لسايمون أن يكون به مكان دفن أبيه
    Korkarım, diğer velilerden biri cinsel dünyası hakkında Simon'ın şoförü aleyhinde ithamlarda bulunmuş. Open Subtitles احد اولياء الامور قد وجه تهمة الى سائق سايمون للتحرش الجنسي
    Ama Simon'ın cenazesinden sonraki günlerde birkaç meslektaşınız davranışlarınızın değiştiğini fark etti... açık depresyon belirtileri, kafa karışıklığı. Open Subtitles لكن في الأيام التي تلت جنازة سايمون عدد من زملائك لاحظوا تغيرا في سلوكك إشارات واضحة للاكتئاب
    Simon'ın babasının takımlarıyla azıcık Hasidik Yahudiye benzer bir hâlde içki dükkânına doğru yola çıktık. Open Subtitles اذا, وفي بدله والد سايمون وانا ابدو كيهودي متشدد0 اتجهنا إلى محل بيع المشروبات
    Böylece o akşam Simon'ın daimi olarak sevdiği kızın evine varmıştık. Open Subtitles وهكذا , في ذلك المساء وصلنا الى بيت فتاة سايمون التي طالما احبها
    Ve Simon'ın da o gün yaptığı neredeyse her şeyden pişman olduğuna eminim. Open Subtitles وانا متأكد ان سايمون نادم على كل ما فعل ذلك اليوم
    Simon'ın babası bir yer biliyordu. Open Subtitles وقال والد سايمون أنه يعلم المكان المناسب بالضبط
    Bu yüzden, büyük umutlarla Simon'ın küçücük boktan sarı arabasıyla yola koyulduk. Open Subtitles لذا, وبمعنويات عظيمة, شققنا عباب الطريق السريع في سيارة سايمون الصفراء المقززة الصغيرة
    Simon'ın büyük çabasına rağmen, Camber Sands'e sağ salim vardık. Open Subtitles وبالتغاضي عن بذل سايمون قصارى جهده إلا أننا وصلنا إلى كامبر ساندس أحياء000
    Doğruydu. Simon'ın eski arkadaşları vardı. Open Subtitles كان ذلك صحيحا00 سايمون لازال يحتفظ بأصدقائه السابقين0
    Çok heyecanlı olmamıza rağmen Simon'ın testi geçmesi için bir mucizeye ihtiyacı olduğunu biliyorduk. Open Subtitles بغض النظر عن حماسنا علمنا ان الامر سيحتاج معجزه لينجح سايمون في الامتحان
    İyi olan kısmı Simon'ın sınavı geçmesiydi. Open Subtitles الاخبار الجيده كانت ان سايمون نجح في الامتحان.
    Ölü insanları sollamak Simon'ın iyi olduğu bir şey değilmiş. Open Subtitles قد يدفنونه في ثورب بارك من العدل ان نقول, ان تجاوز جثث الموتى لم تكن احدى نقاط القوه لدى سايمون
    Simon'ın kapıyı taşımasıyla ve benim utanç duygumla daha da uzun sürdü. Open Subtitles سايمون الذي يحمل الباب وشعوري الشديد بالعار
    Gariptir, bir an Charlie Simon'ın sadece eski karısını öldürmeyi planladığını düşünmek istedim. Open Subtitles الغريب أني كنت آمل أن شارلي سيمون فقط كان يخطط لقتل زوجته السابقة
    Simon'ın köpekbalığı salgısı yöntemiyle teste soktuk. TED وجثمعت بواسطة نظام سيمون لجمع عينات لعاب القرش
    Simon'ın köpekbalığı salgısı. Bu yıl daha çok örnek toplamak için TED سيمون لُعاب القرش حصلنا على الكثير من المال هذا العام
    Bu arayışı esnasında Simon'ın başına gelmiş olabilir mi? Open Subtitles هل هناك شيء يمكن حدوثه لسايمون خلال رحلة بحثه ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus