Tüm dünyadan her türlü simsar var. | Open Subtitles | حسنا، هناك كل أنواع السماسرة من جميع أنحاء العالم |
Adamlar tam bir simsar. | Open Subtitles | إنهم مثل السماسرة |
simsar da sahibi kadar yükümlüdür ve ikisi de cezalandırılır. | Open Subtitles | السمسار يعتبرُ مسؤولاً مثل المالك, و كلاهما سوف ينال العقاب. |
Sadece Rus simsar ve Arap için buradayız. | Open Subtitles | نحن هنا فقط لأجل السمسار الروسي والعربي. |
2007'de, New Yorklu bir simsar, simsarları eğlendirmek için fahişe bulması gerektiğinden şirketi aleyhine bir dava açtı. | Open Subtitles | سمسار من نيو يورك رفع قضية ضد مؤسسته يزعم فيها أنه طلب منه استئجار عاهرات لتسلية العملاء |
Bu adam, seninki adı Winston, Goldman'da simsar olarak çalışıyordu. Bir mil dahilinde yaşıyor. | Open Subtitles | هذا الرجل,من عندك,وينستون,سمسار في شركة غولدمان كان يعيش قريبا من هنا |
Hayatım boyunca simsar olacağımı mı sanıyorsun? Hadi Darion, dev bir girişimci olacağım. | Open Subtitles | هل تعتقدين أنّي سأستمر وكيل أسهم إلى الأبد؟ |
Ama yaptığı bir anlaşma sonucu çaldığı Orb'u arabulucu olarak bilinen simsar'a götürdüğünü keşfettik. | Open Subtitles | لكننا إكتشفنا أنه لديه إتفاقية كي يستعيد الكرة لوسيط يعرف بإسم السمسار |
Sende simsar. | Open Subtitles | أنت السمسار. |
Will'in böbreğini satan simsar kimdi? | Open Subtitles | سمسار الأعضاء البشرية الذي قام ببيع كلية ويل |
Yeğeninizin orada simsar olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنّ إبن أخيكَ سمسار هُناك. |
simsar dostumuzun da. | Open Subtitles | وكذلك صديقي سمسار البورصة هُنا. |
simsar dostumuzun da. | Open Subtitles | وكذلك صديقي سمسار البورصة هُنا. |
Görüşürüz evlat. Ben sıradan bir simsar değilim Bay Gekko. | Open Subtitles | لا أعتبر نفسي (وكيل أسهم آخر، سيّد (جيكو |