"sinirli" - Traduction Turc en Arabe

    • غاضب
        
    • غاضبة
        
    • غاضباً
        
    • الغضب
        
    • غاضبا
        
    • عصبي
        
    • الغاضب
        
    • مستاء
        
    • عصبية
        
    • غاضبون
        
    • غاضبين
        
    • الغاضبة
        
    • متوترة
        
    • متوتراً
        
    • منزعج
        
    Şimdilik arada sırada evi yakan sinirli bir oğlan olduğumu kabul etmeliyim veya arada bir annesine zehirli dart atan biri. Open Subtitles و لكن الآن، يجب أن أتقبل حقيقة أنني طفل غاضب سيحاول من وقت لآخر حرق المنزل أو يرمي أمه بسهم مسموم
    - Sinirliyken, altını değiştirmeni istemiyorum. - sinirli falan değilim. Open Subtitles لا أريدك أن تغير حفاضه وأنت غاضب أنا لست غاضباً
    Beni sinirli bir ruhtan fazla endişelendiren tek şey sinirli bir psikopat ruhudur. Open Subtitles الشئ الوحيد الذي يغضبني أكثر من روح غاضبة هي روح غاضبة لقاتل مجنون
    Colleen bak,ne kadar sinirli ve kin dolu olduğunu anlıyorum. Open Subtitles كولين ، أنا أعرف كم أنتِ مستاءة وكم أنت غاضبة
    Ne kadar sinirli olursa olsun, bir günlük kaybı göze alacağını sanmıyorum. Open Subtitles وبما أنّه غاضباً كما يبدو، لا اعتقد بأنه ينوي بمنع دفعة كاملة.
    Daha önce onu hiç bu kadar sinirli ve heyecanlı görmemiştim. Open Subtitles لم أرها حتى هذا اليوم في مثل هذه الحال من الغضب
    Almanlar'ın Almanya'ya dönmesine ve kimsenin bize sinirli olmamasına sevindim. Open Subtitles يسرني أن الألمان عادوا لديارهم، ولم يعد مخلوق غاضب منا
    Başka bir değer için çok yaşlı, çok uzun, çok sinirli ve tehlikeliydi. Open Subtitles قديم جدا، طويل جدا، غاضب جدا وخطير أن تكون له أي قيمة أخرى.
    Mutlu David Byrne ve sinirli David Byrne. TED وهذا ديفيد بايرن سعيد، وهذا ديفيد بايرن غاضب
    Şef, South Park İnekleri'nin koçu, sinirli görünüyor. Open Subtitles يبدو أن الطاهي، مدرَب فريق ساوث بارك غاضب
    Annen düşmeden önce biri annenle sinirli sinirli konuştu mu? Open Subtitles هل قال شخص ما كلمات غاضبة لأمّكِ قبل أن تَسقط؟
    sinirli olduğum için ve kafam iyi olduğu için öyle söyledim. Open Subtitles لقد قلت ذلك، لأني كنت غاضبة ووجهي كان مصاباً، لقد وقعت
    Kısıtlamaya sinirli fakat kiliseden ayrılmaya niyetli olmayan Juana, buruk bir şekilde yeminini yeniledi. TED غاضبة من هذه الرقابة، لكن غير راغبة لترك الكنيسة، جددت عهودها بمرارة.
    İşyerinde belki her zaman sinirli olabilir ama gerektiğinde kendini kontrol etmeyi öğrendi. Open Subtitles قد يكون غاضباً دوماً بالعمل لكنه تعلم السيطرة على نفسه عندما يقتضي الأمر
    Ama belki de olmasının nedeni senin de sinirli olmandır. Open Subtitles لكن ربما السبب في حدوثه هو لأنّ بداخلك بعض الغضب
    Ne kadar sinirli olduğunuzu ve hayal kırıklığına uğradığınızı anlıyorum. Open Subtitles الآن أنا فِهمت كنت غاضبا وأعرف شعورك بخيبة الامل هنا
    Herhangi bir şeye kızmış gibi veya sinirli davranıyor muydu? Open Subtitles كان يتصرّف غريبا أو هل بدا عصبي حول أيّ شئ؟
    Sen kendince sinirli bir memur bekliyordun, ama bunun yerine içen ve şarkı söyleyen serseriler gördün. Open Subtitles كنت تتوقع ان يظهر الضابط الغاضب لكنك لم ترى الا مجموعة من المشردين يسكرون و يغنون
    Dov ile görüştüm. Babamın buraya gelmekte olduğunu ve çok sinirli olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد كلمت دوف ، وهو يقول أن أبي قادم إلى هنا وهو مستاء
    Birkaç saatliğine acımasız olmam gerekiyor, ve kafein beni sinirli tutuyor. Open Subtitles أريد أن أبقى فى مزاج حاد للساعات القادمة فالكافين يبقينى عصبية
    Yaşındaki herkes sana karşı sinirli bu yüzden, dekanla mı arkadaş oluyorsun? Open Subtitles كل من في عمرك غاضبون منكِ لذا أصبحتِ تصاحبين العميدة ؟
    sinirli ayılar tarafından lime lime edilen 42 ölü çocuk. Open Subtitles 42 طفل ، قطعوا إلى أشلاء عن طريق دبين غاضبين
    Öyleyse sinirli bir striptizci gelene kadar, kadın felan olmayacak. Open Subtitles إلى أن تأتي الراقصة الغاضبة فنحن بلا صحبة من النساء؟
    - sinirli gibi davranıyorsun. - Şey, evet. Öyleyim. Open Subtitles ــ تتصرفين كأنِك متوترة ــ نعم أنا متوترة
    Gerçekten hoşlandığı kızların yanında her zaman çok sinirli oluyor. Open Subtitles انه يكون متوتراً حول البنات التى كان يُعجب بهن حقاً
    Bunun sebebi sinirli olduğunuz için kaygılı hissetmeniz olabilir ve gözünüzde büyüyen son günü aşmaktan endişe duyuyorsunuz çünkü kaygılısınız. TED قد تجد أنك منزعج ببساطة لأنك قلِق، وسبب قلقك هو اقتراب موعد تسليم مشروعك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus