"siyah bir" - Traduction Turc en Arabe

    • أسود
        
    • اسود
        
    • عنق سوداء
        
    • رياضية سوداء
        
    • سيارة سوداء
        
    • سوداء ذات
        
    • سوداء على
        
    • سوداء من
        
    • الأسود عن إمكانياتهم
        
    • أسوداً
        
    • عندما تُعلقي الثوب الأسود
        
    • الأسود ونحتّ
        
    • ببدلة سوداء
        
    • امرأة سوداء
        
    • حقيبة سوداء
        
    Ancak zemin seviyesinde plaza adeta siyah bir cam kafes gibi. TED ولكن على المستوى الأرضي، تعطي الساحة شعور أنها سجن زجاجي أسود.
    Bir süre sonra, siyah bir adam, Harry Fleming beni gördü. Open Subtitles و بعد فترة على يد رجل أسود حتى رأني هاري فليمنج
    Lütfen beni affedin, siyah bir adam olarak, kutlama için, Obamanin seçilmesi olağanüstü bir işaretti aslında iyilğin yıllıdır, TED اسمحوا لي كرجل اسود بالاحتفال ان انتخاب اوباما هو اشارة غير عادية على ان الامر هو هنا سنة الاصلاح
    Siyah birtakım giymiş siyah bir kıravat takmıştı. Open Subtitles كان يرتدي بذلة غامقة اللون و ربطة عنق سوداء
    Federal Plaza'dan sadece birkaç blok ötede bulunan siyah bir jip. Open Subtitles عربة رياضية سوداء مركونة على بعد شارعين من 26 المبنى الفيدرالي
    Geldiler, siyah camlı, siyah bir minibüsle bizi aldılar, o gün maske takıyorlardı. TED جاءوا ووضعونا في سيارة سوداء ذات زجاج أسود. وكانوا يرتدون أقنعة على وجوههم ذلك اليوم.
    Doktor, beyaz ceketinde siyah bir kol bandıyla evimize geldi. Open Subtitles جــاء الطبيب إلى منزلنـا وهـو يرتـدي عـُصـابة ذراع سوداء على معطفه الأبيض
    15 saniye içinde siyah bir "Jeep" park alanı girişinden gelecek. Open Subtitles في 15 ثانية هناك سيارة جيب سوداء من مدخل ساحة السيارات
    Bunun siyah bir insanın ruh haline yaptığı etkiyi düşün. Open Subtitles فكر بشأن التأثير على روح هذا الشخص الأسود عن إمكانياتهم
    Bebeğimle sadece bir hafta Zaman geçirmiştim ki siyah bir duman gördüm. Open Subtitles لقد كان الطفل في صحبتي لمدة أسبوع فقط. عندما رأيت دخاناً أسوداً.
    Derdin ne dostum- siyah bir adam cip kullanamaz mı? Open Subtitles يا رجل، مالخطب؟ لا يستطيع رجلاً أسود أن يمتلك جيب؟
    Brixton'dan siyah bir adam, ve Hampstead Heath'dan beyaz bir kadınla ilgili. Open Subtitles إنه عن رجل أسود جميل من بريكستون ومرأة بيضاء من هامستيد هيث
    Ama güneyli bir beyaza, aynı cinsten iki kişinin... yani bir Yahudi'yle sevişen siyah bir adamın öyküsünü anlatan... kitabım sorun yaratır mı diye... sorma! Open Subtitles لكن لا تأتي و تسأل رجل أبيض من الشمال هل كتابك الذي عن رجل أسود يقام علاقة جنسية مع رجل عبري من نفس جنسه مشكلة
    Babam ayrıca bu ülkede siyah bir başkan olmayacağını söylüyor, asla. Open Subtitles ابى يقول ايضاً انه لن يكون هناك رئيس اسود للبلاد ابداً
    Ne istiyorsun bebeğinizi isim yok siyah bir kişi sonra? Open Subtitles ماذا ؟ لا تريد تسمية ابنك بإسم شخص اسود ؟
    Mefisto'ya siyah bir kravat alacağım. Open Subtitles سأشتري لـ مافيستو ربطة عنق سوداء
    Yalan söylüyor. Aslında siyah bir kravata ihtiyacı var. Open Subtitles صاحبك يكذب إنّه يحتاج لربطة عنق سوداء
    Mandalla siyah bir iç eteği astığında buluşmaya hazır olduğumu anlayacaklar. Open Subtitles عندما تُعلقي الثوب الأسود الخاص بِكِ حينها سيعرفون موعد إستعدادي للقائهم
    Efendim, siyah bir aygır edindim, bir de "Z" yazdım... Open Subtitles "z" سيدى, حصلت على الحصان الأسود ونحتّ
    Ve sen de vaizden daha şık siyah bir takım giyersin. Open Subtitles و أنت تكون ببدلة سوداء جديدة ، أجمل من هندام الواعظ نفسه
    Dikkali Lionel genç siyah bir kızı hamile bırakır. Open Subtitles ليونيل الحذر جعل من امرأة سوداء البشرة تحمل بولده
    Adamımız geri geldi, üçüncü kez... ve bu sefer elinde küçük siyah bir çantası var. Open Subtitles لقد عاد مجدّداً، للمرّة الثالثة ومعه الآن حقيبة سوداء صغيرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus