Süitiniz henüz hazır değil ama sanırım birisi sizi arıyordu. | Open Subtitles | جناحك لم يجهز بعد لكن أحدهم كان يبحث عنك |
Dün bir arkadaşım sizi arıyordu ve buraya geldi. | Open Subtitles | صديق لي كان يبحث عنك أمس، وأتى إلى هذا السوق. |
Sağ elinizde 6 parmağınız var, birisi sizi arıyordu... | Open Subtitles | لديك ستة أصابع فى يدك اليمنى ...شخص ما كان يبحث عنك |
Şey, aa, onlar, yani şey, O iki herif sizi arıyordu ve... | Open Subtitles | هاذان الرجلان، كانا يبحثان عنك |
Şey, onlar sizi arıyordu, o iki adam. | Open Subtitles | هذان الرجلان، كانا يبحثان عنك |
sizi arıyordu, derhal evinize dönmenizi istiyor. | Open Subtitles | وقد كان يبحث عنكِ ويطلب منكِ المجيء للمنزل فورًا |
Bir süredir sizi arıyordu. Diğer birçok kişi gibi. | Open Subtitles | ظلّت تبحث عنكما طويلاً - وكذلك آخرون غيرها - |
Komiser Regis, Stengel sizi arıyordu. | Open Subtitles | أيها المخبر ريجز ستيجلز يبحث عنك |
Lady Mulgrove, galiba Lord Mulgrove şuralarda sizi arıyordu. | Open Subtitles | السّيدة Mulgrove، أعتقد اللّورد Mulgrove كان يبحث عنك هناك. |
Efendim, Savunma Bakanı sizi arıyordu. | Open Subtitles | سيدى, وزير الدفاع كان يبحث عنك |
Diğer masalardan bir kişi sizi arıyordu. | Open Subtitles | كان شخصاً ما على تلك الطاولة يبحث عنك |
Bay Markham gelmiş. - Teğmen sizi arıyordu. | Open Subtitles | إنهالسيد"ماركام" الملازم كان يبحث عنك |
Oh, Bay Jerome bir süre önce sizi arıyordu, efendim. | Open Subtitles | السيد " جيروم " كان يبحث عنك طويلاً |
Bay Robertson, babanız sizi arıyordu. | Open Subtitles | سيد روبرتسون والدك يبحث عنك |
Ama biri sizi arıyordu. Hayır. | Open Subtitles | لكن أحدهم كان يبحث عنك |
Bay Wataya, bu memur bey sizi arıyordu. | Open Subtitles | سيد "واتايا" ذلك الضابط كان يبحث عنك |
Gördüm! Benim reyonumda sizi arıyordu. | Open Subtitles | رأيته، إنّه يبحث عنكِ في ممري. |