Sizin gibi güzel bir kız Prag'ın en berbat semtinde ne arıyor? | Open Subtitles | ما الذي تفعله فتاة جميلة مثلك في هذا الجزء الفظيع من براغ؟ |
Sizin gibi güzel bir bayan burada yalnız oturuyor olamaz. | Open Subtitles | فتاه جميلة مثلك لا يمكن ان تكون جالسة هنا وحيدة. |
Bir gün Sizin gibi güzel bir kizin parçalarini toplayacagimdan korkuyorum. | Open Subtitles | أكره الذهاب يوماً ما بفتاة جميلة مثلك إلى المركز |
Sizin gibi güzel bir kadını kaybeden her erkek ateş suyuna düşerdi. - Gördünüz mü? Bob oradaydı. | Open Subtitles | أعنى خسارة محاربة جميلة مثلك يوصل أي رجل إلى ماء مغلى |
Sizin gibi güzel bir bayana nasıl hayır diyebilirim ki? | Open Subtitles | حسنا كيف يمكننى أن أقول لامرأة جميلة مثلك ؟ |
Ancak Sizin gibi güzel bir bayan pis işlere girmek istemezdi, o yüzden arkadaşınız Sergei'ye gittiniz. | Open Subtitles | فقط فتاة جميلة مثلك لم ترغب في الحصول على يديها القذرة، لذلك ذهبت إلى بال الخاص بك سيرجي. |
Sizin gibi güzel kadınları bu şekilde bağlarlarmış. | Open Subtitles | بهذه الطريقة كانوا سيقيدون... امرأة جميلة مثلك. |
Yani Sizin gibi güzel, erkeklerin çekici buldugu... yalnzlk çeken bir kadn hiç... | Open Subtitles | تَقْصدُين سّيدة مانيون امراة جميلة مثلك يعجب با الرجال ؤحيدة وتشعر بالملل لم - |
Sizin gibi güzel bir bayan oralarda ne yapar? | Open Subtitles | ماذا تفعل سيدة جميلة مثلك هناك؟ |
Sizin gibi güzel bi kadın Chicago gibi bi şehirde... | Open Subtitles | امرأة جميلة مثلك في مدينة مثل شيكاغو |
Sizin gibi güzel bir bayan bunu haketmiyor. | Open Subtitles | امرأة جميلة مثلك لا تستحق ذلك. |
- Böyle bir barbarlığa tanık olmak Sizin gibi güzel bir bayan için çok dramatik bir şey olmalı ama teftişi idare etmeme müsaade eder misiniz lütfen, Bayan Snodgrass? | Open Subtitles | سيدة "سنودغراس"، أنا أعلم أنه ربما شيء مثيرة للغاية لامرأة جميلة مثلك أن تشهد هذه الهمجية |
Sizin gibi güzel bir kadın... | Open Subtitles | إمرأة جميلة مثلك |
Sizin gibi güzel bir bayandır. | Open Subtitles | فتاة جميلة مثلك. |