Güzel cinsel organlarımız sorunlarımızı bilmiyor ve kesinlikle de bilmemelerini sağlamalıyız. | Open Subtitles | أعضائنا الجنسية الجميلة لا تعرف بمشاكلنا يجب علينا تركها خارج القضية |
Yalnızca kendinizi düşündüğünüzü ve bizim sorunlarımızı umarsamadığınızı sanmıştım. | Open Subtitles | في مخيلتي ظننت أنكِ لم تبالي بمشاكلنا لاتفكرين إلا بنفسكِ فحسب |
Karar verdim... bu adamı- bütün sorunlarımızı çözmüş bu adamı- | Open Subtitles | ..لقد قررت لجعل ذلك الرجل الرجل الذي يحل جميع مشاكلنا |
Ama seni uyarıvorum, kim olursan ol bu şehirde sorunlarımızı sokak dövüşleriyle halletmeyiz. | Open Subtitles | بل لتحذيرك,لاننا في هذه المدينة لا نحل خلافاتنا بقتال الشوارع |
Ama nihayetinde, sorunlarımızı karşılıklı konuştuk. | Open Subtitles | لكن في النهاية، جلسنا وواجهنا مشكلتنا مباشرة |
Kendi kadın siyasi partimizin olduğunu, sorunlarımızı göz ardı etmek yerine, onları öncelik yaptığımızı hayal edin. | TED | تخيلوا لو أن لنا حزبًا سياسيًا خاصًا بنا فبدلاً من وضع قضايانا على جنب كمُلهيات نجعلها في قمة الأولويات. |
Tamam. Belli ki sorunlarımızı çözme işini geçiştiriyoruz. | Open Subtitles | حسناً , من الواضح أننا نتجاهل التعامل مع مشكلاتنا هنا |
Kendi sorunlarını düşünmeyi bırak da bizim sorunlarımızı düşünmeye başla. | Open Subtitles | توقفي عن التفكير بمشاكلك وابدأي بالتفكير بمشاكلنا |
Biz sorunlarımızı şarkıyla halletmeyiz. | Open Subtitles | لن نقوم بالتغني بمشاكلنا |
Ve Biz de sorunlarımızı çözeriz. | Open Subtitles | ونحن نهتم بمشاكلنا |
Burada neler olup bittiğini bilmeyenler, Buraya gelip sorunlarımızı çözmek. | Open Subtitles | يجهلون كل شيء عما يجري هنا أن يأتوا ويحلوا مشاكلنا |
Afrika, Tanrı'nın Afrika insanını sevdiğini gösteriyor ve biz de kendi sorunlarımızı çözmekte en az diğer ülkeler kadar yetenekliyiz, barış içinde | TED | أفريقيا التي تعبر عن محبة الله للأفريقيين وأننا قادرون فقط كمناطق العالم الأخرى في حل مشاكلنا في سلام، |
Yaptığımız şeylerin sorunlarımızı çözeceğini sanıyoruz ama sorunlarımız bundan çok daha karmaşık. | TED | نحن نظن انه بالامكان معالجة مشاكلنا ولكن مشاكلنا باتت اكثر تعقيداً |
sorunlarımızı konuşma ve muhakeme yoluyla çözme konusunda uzlaşmalıyız. | Open Subtitles | في البريد عبر كيك الكريسماس ما علينا الإتفاق عليه هو حل خلافاتنا |
Ve Arizona Afrika'ya taşınıyor olmasına rağmen sorunlarımızı hallettik. Çözümü de aslında gayet basit oldu. | Open Subtitles | وقد تمكنّا من حل خلافاتنا حتىمعإنتقال"أريزونا"إلى" أفريقيا " |
Özür dilerim, Juliet, ben... bak, kişisel sorunlarımızı bir kenara bırakalım da bir şey söyleyememe izin ver, sonra söz veriyorum, sessiz keseceğim. | Open Subtitles | (أنا آسف، (جوليـت أنظري، أتركي خلافاتنا جانبًا دعني فقط أقول هذا فقط وأعدك بأنّني سأبقى هادئ |
sorunlarımızı derinlemesine düşünmediğimizi söyleyebilirsin... | Open Subtitles | وقُل ما تشاء عن أننا لم تجاوز مشكلتنا بعد |
Belki de, seni bizim sorunlarımızı paylaşmaya ikna edebilirim. | Open Subtitles | ربما يمكنني إقناعك أن تجعل مشكلتنا هي من مشاكلك |
Bu, bugünkü sorunlarımızı halletmiyor. | Open Subtitles | هذا لا يحل مشكلتنا اليوم |
Kapalı konuşmalarda sorunlarımızı tartıştınız mı? | Open Subtitles | أناقشتم قضايانا في المحادثات المغلقة؟ |
Bizim sorunlarımızı onun sorunlarına çevirme. | Open Subtitles | لا تَجْعلْ قضايانا قضاياه. |
Bu benim fMRI'daki beynim ve öğrendim ki, varsayılan mod, farklı fikirleri birleştirdiğimizde, en rahatsız edici sorunlarımızı çözdüğümüzde ve "otobiyografik planlama" adlı şeyi yaptığımızda gerçekleşiyor. | TED | هذا دماغي في أشعة الرنين المغناطيسي، وقد تعلمت أننا في الوضع الافتراضي نربط بين الأفكار المختلفة نحل أصعب مشكلاتنا ونقوم بعمل أمر يسمّى "تخطيط السيرة الذاتية" |
Hazır oradayken, tesadüfen sorunlarımızı da çözebilirim. | Open Subtitles | و قد يمكنني حل مشكلاتنا و أنا هناك |