Sinir bozucu çünkü sorunlarımızın sihirli bir şekilde yok olmayacağını biliyorum. Teşekkürler. | Open Subtitles | هذا يثير غضبي لأنّني أعلم أن مشاكلنا لن تختفي بطريقة سحرية شكراً |
Gelecekteki benliklerimiz konusunda iyimserim ama sorunlarımızın küçük olduğunu düşündüğüm için değil. | TED | لذلك، فأنا متفائل حول مستقبلنا، ولكنني لستُ متفائلًا لأنني أعتقد بأن مشاكلنا بسيطة. |
sorunlarımızın nedeni aslında bilimin bize verdiği karmaşıklık. | TED | إن سبب مشاكلنا هو في الواقع التعقيد الذي أعطانا إياه العلم. |
Evet, biliyorum ama şu anda bu, sorunlarımızın en küçüğü. | Open Subtitles | أجل، أعلم هذا، ولكن حالياً هذه أقل مشاكلنا خطورة |
Eğer durum böyle olursa, Baal sorunlarımızın en küçüğü olacaktır. | Open Subtitles | في تلك الحالة، بعل سيكون أقلّ من مشاكلك. |
sorunlarımızın Sharon'la bir ilgisi yok... bu adamla da ilgisi yok. | Open Subtitles | مشاكلنا ليس لها أي علاقة بشارون وهم ليس لديهم ما يفعلونه له |
Bu sorunlarımızın en az olan, hangi sorunlarımızı ne kadar kötü bir fikir vermek gerektiğini. | Open Subtitles | هذه أقل مشاكلنا مما يعطيك فكرة كم هي سيئة مشاكلنا |
Söylemeye çalıştığım sorunlarımızın üstesinden gelebileceğimiz. | Open Subtitles | أعتقد إن ما أحاول قوله إنه يمكننا أن نعلوا فوق مشاكلنا |
Bütün sorunlarımızın çözümü sana bakıyor. Tam gözünün içine. Ve seni göremiyor bile. | Open Subtitles | الحلّ لكل مشاكلنا أمام عينيك ولايمكنه رؤيتك |
Üç ay içinde, işi tekrar çeviriyor olacağız. sorunlarımızın tamamını çözeceğiz. | Open Subtitles | خلال ثلاثة أشهر سنعاود العمل سنحل جميع مشاكلنا |
Demek sorunlarımızın merkezine ulaşmaya çalışmak vakit kaybı? | Open Subtitles | اذا انت تعتقد بأن المحاولة في معرفة اساس مشاكلنا هو مضيعة للوقت ؟ |
Beyler, tüm sorunlarımızın çözümünü bulduğuma inanıyorum. | Open Subtitles | أيها السادة , أعتقد أني وجدت الحل لكل مشاكلنا |
Kraliçeyi bulup onu durdurmalıyız. Max'e yardım etmek sorunlarımızın en ufağı. | Open Subtitles | يجب أن نجد الملكة ونوقفها مساعدة ماكس ستكون أقل مشاكلنا |
Tanrım, bu kadar uzun süredir bizim sorunlarımızın tek sebebinin sen olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | ياإلهي لفترة طويلة كنت اظن انك سبب كل مشاكلنا |
Bütün sorunlarımızın çözümü, bu kapının arkasında yatıyor. | Open Subtitles | الإجابة لكافّة مشاكلنا تقبع خلف ذلك الباب. |
Büyük resme bakınca sorunlarımızın o kadar da önemli olmadığına karar verdik. | Open Subtitles | قررنا ان مشاكلنا ليست فضيعه بالنسبه للاشياء الكبرى |
Kolay bir şey olması gerekiyor, gerçek sorunlarımız gibi değil ki bizim sorunlarımızın kaynağı çok aşağıda, karışık ve acılıdır. | Open Subtitles | ،يجب أن يكون شيئاً سهلاً ،وليس مثل مشاكلنا الحقيقية متأصّلة، معقّدة ومؤلمة |
Kafamda seni bir daha asla göremeyeceğim düşüncesi yahut da tüm sorunlarımızın çözüleceği hususu beliriyordu. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي أنني لن أراك مجدداً، أو أن كل مشاكلنا سيتم حلها |
sorunlarımızın üstünü örtüyoruz sadece. | Open Subtitles | لن يصلح الأخطاء التي بداخلكم نحن فقط نضع غطاء على مشاكلنا |
Güven bana June Wilson şu an sorunlarımızın en önemsiz olanı. | Open Subtitles | ثق بي, الأن, جون ويلسون هي من اقل مشاكلك. |
Biliyor musun, sorunlarımızın üzerini örtmek için gösterdiğin çabanın yarısını onları çözmek için harcasaydın... | Open Subtitles | أتعرفين، إن قضيتي نصف الوقت الذي تقضينه ...في إخفاء مشاكلك لحلها |
Onunla bir daha karşılaşırsak baş ağrılarım ve burun kanamalarım, sorunlarımızın en küçüğü olacak. | Open Subtitles | مواجهة أخري معها . ونوبات الصداع ونزيف الدماء سيكون أقل مشكلاتنا |