"suçlamalarla" - Traduction Turc en Arabe

    • التهم
        
    • الإتهامات
        
    • تهم
        
    • بتهم
        
    • إتهامات
        
    • اتهامات
        
    • بالاتهامات
        
    • أتهامات
        
    - Temyizle çıktı. Ve yeni suçlamalarla karşı karşıya. Open Subtitles انه ينتظر محاكمتة بالحقيقة تحت التهم الجديدة
    Ama suçlamalarla yüzleşmesi için iade edilmesini talep ediyorlar, eğer yaşarsa. Open Subtitles لكن هم يطلبون أن نعيدة لمواجهة التهم اذا نجا
    Mulder, Büro'ya bu suçlamalarla gidemeyiz. Open Subtitles مولدر, لا نستطيع أن نتوجه للبيورو بهذه الإتهامات.
    Ofisim polis birimindeki sayısız suçlamalarla ilgili bir soruşturma başlattı. Open Subtitles إن مكتبي يقود تحقيقاً في عدة تهم داخل دائرة الشرطة
    Augustus birçok insanı belirsiz suçlamalarla sürgüne gönderdi, Roma'nın en büyük şairlerinden olan Ovid de buna dâhildi. TED نفى أوغسطس الكثير من الناس بتهم غامضة، من بينهم أوفيد، أحد أعظم شعراء روما.
    Size yardım etmek için kendimi tehlikeye attım beni, asılsız suçlamalarla işten atmaya mı çalışıyorsunuz? Open Subtitles لقد وضعت نفسي حتى فى وجه الخطر لكي أساعدكِ لذا هل تحاولين طردي بإستعمال إتهامات خاطئة الآن ؟
    İki ay önce ofiste kayıt cihazımız olsaydı suçlamalarla karşı karşıya kalmazdık. Open Subtitles لو كان لدينا مسجلات في هذا المكتب قبل شهرين، لما كنّا تورطنا في اتهامات جنائية.
    Bunlar veya benzeri suçlamalarla uğraşan bir CEO, CFO veya farklı bir yönetici misiniz? Open Subtitles هل أنت رئيس تنفيذي أو مدير مالية أو أي مدير تنفيذي أخر تواجه تلك التهم أو تهم مشابهه؟
    Korkunç bir yanlış anlaşılma oldu. suçlamalarla ilgili biriyle konuşabilirsiniz, ...ama kızınız gitti. Open Subtitles كان هناك سوء تفاهم فظيع عليك أنت تتحدث لأحدهم بشأن التهم
    Bunu istemeye istemeye ve kendimi o aşağılık suçlamalarla savaşmaya adayarak yaptım. Open Subtitles فعلت ذالك بقلب مثقل والالتزام العميق لمحاربة تلك التهم
    Bu suçlamalarla karşılaşınca beş dakikada dökülecektir. Open Subtitles وفي مواجهة هذه التهم , سيخبركم بكل شيء خلال خمس دقائق
    Kilisede aktif biri ve bu davadaki suçlamalarla hiçbir alakası yok. Open Subtitles وهي من نشطاء الكنيسة ولا تعلم شيئا عن التهم في هذه القضية.
    Ajanlarınız, araştırmamızı riske atacak bir şey yaparsa ya da bu davada kovuşturma yaparsa, suçlamalarla karşı karşıya kalırsınız. Open Subtitles اذا عملائك قاموا بأى شئ يهدد تحقيقنا أو الادعاء فى هذه الحاله سيتم توجيه التهم اليك
    Taciz seminerine falan gitmiyorum ben. - Evet, bu suçlamalarla savaşacağım. Open Subtitles لن أذهب لندوات التحرش وسأواجه هذه الإتهامات
    O uydurma saçma suçlamalarla dibe batmamın imkânı yok. Open Subtitles من المستحيل بأني سأسقط بتلك الإتهامات السخيفه
    O korkunç suçlamalarla savaşarak bir ömür harcadım. Open Subtitles لقد قضيت عمراً طويلاً... أحارب كل تلك الإتهامات البشعة.
    Bilseydi, şu anda elinde bir mahkeme celbi tutuyor, ya da suçlamalarla boğuşuyor olurdun. Open Subtitles ،لو كانت تعلم، كنت ستحمل مذكّرة حضور للشهادة أو تواجه تهم جنائيّة
    Şimdiden pekçok subayı uyduruk suçlamalarla tutuklatmış. Open Subtitles وقد ألقي القبض بالفعل على بعض الضباط بتهم ملفقة
    Şuna bakın! Asla kabul etmemesine rağmen Hank Harper çalıştığı filmlerde zimmetine para geçirdiğine dair suçlamalarla karşılaşmış. Open Subtitles تحققوا من هذا، رغم أنّه لمْ يتم إدانته، إلاّ أنّه واجه إتهامات بإختلاس أموالٍ من الأفلام التي عمل عليها.
    Bay Ridenauer, eğer bu uçak, birisine zarar vermekte kullanılırsa çok ağır suçlamalarla karşı karşıya kalırsınız. Open Subtitles السيد Ridenauer , إذا تم استخدام هذه الطائرة لإيذاء أي شخص , وسوف تجد نفسك يواجه اتهامات خطيرة.
    suçlamalarla, küfürlerle, istismarla dolu olan mektup işte. Open Subtitles المليئة بالاتهامات والشتائم وإساءة الأدب.
    İşler çığırından çıktığında, D.A. suçlamalarla gelmeye başladı herkes "Polisler Arasındaki Onur" kodunun arasına sıkıştı. Open Subtitles عندما خرجت الامور من السيطرة وبدأت أتهامات المدعي العام بالسقوط علينا "الجميع التزم بقانون "الشرف مابين الأفراد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus