Bir davalıyı diğer suçlularla birlikte aynı popülasyona naklederken kullanılır. | Open Subtitles | وهو نقل المدّعى عليه إلى الحبس العام مع بقية المجرمين |
Evimize birini sokarsan olacağı budur. Oğlumuzun suçlularla gezmesine izin veriyorsun | Open Subtitles | هذا الذي يَحْدثُ متى تَركتَ إبنُنا يُصاحب المجرمين. |
Yıllarca peşinden koştuğu azılı suçlularla birlikte New York Hapishanesi'ne koymuşlar. | Open Subtitles | وضعوه في الإتهام مع كل هؤلاء المجرمين وتم مطاردته كل تلك السنين |
Kolundan yaralısın. suçlularla takılıyorsun. | Open Subtitles | لديك اصابه فى ذراعك و اصدقائك الذى تصاحبهم مجرمين |
Polis bütçesini suçlularla savaşa ayırıyoruz konuklarımıza değil. | Open Subtitles | حَسناً، نَصْرفُ ميزانية شرطتَنا على محاربة المجرمين . و لَيسَت على تَدليل الزوّارِ مِنْ خارج البلدةِ. |
- suçlularla bağlantı kurmak eğer konuştukları kişi sizseniz, şartlı tahliyenize aykırı bir durum. | Open Subtitles | الورط مع المجرمين .. غن كنت الشخص الذي تحدثوا إليه قد يعتبر إطلاق سراحك هو خرق للشروط إطلاق سراحك المشروط |
suçlularla zaman geçirdiğinizde birçok plan yaparsınız. | Open Subtitles | تبقى مع المجرمين تنتهي بصنع الكثير من الخطط |
Sıradan suçlularla bile geçinemiyorsun bu yüzden başın sürekli belaya giriyor. | Open Subtitles | وأنت لا تتفق حتى مع المجرمين ولذلك أنت دائماً بمشاكل |
suçlularla sizin gibi saygın yurttaşların arasında ben varım. | Open Subtitles | أنا من يقف بين المجرمين والمواطنين المحترمين أمثالك |
İşlenen suça mı, senin hala suçlularla konuşuyor olmana mı bir gönderme bu? | Open Subtitles | تقصد بهذا الجريمة أم حديثك مع المجرمين الذين فعلوها |
Özel genç suçlularla ne kadar tecrüben oldu? | Open Subtitles | السلطه التي املكها مع هذا النوع من المجرمين ؟ |
Bilinen bütün cinsel suçlularla görüşmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | نحتاج للتكلم مع كل المجرمين الجنسيين المعروفين |
Ama suçlularla yaptığın o gönüllü iş hayranlık verici. | Open Subtitles | ولكن ذلك عمل بديع، أن تتطوّع مع حفنة من المجرمين هكذا |
Neden yetişkinlerle iş yapmak varken, suçlularla çalışıyorsun ki? | Open Subtitles | لماذا تعمل مع المجرمين بينما يمكنك العمل مع البالغين؟ |
Öyle mi? Evimize birini sokarsan olacağı budur. Oğlumuzun suçlularla gezmesine izin veriyorsun. | Open Subtitles | هذا مايحدث عندما تترك ولدنا يصاحب مجرمين |
FBI ajanlarının ölümü Kira'nın hedeflerinin sadece suçlularla kalmadığını gösteriyor. | Open Subtitles | كيرا مستعدٌ للتخلص من كل الذين يعارضونه حتى ولو لم يكونوا مجرمين |
İki çocuk babası bir koca, sokağa çıkmış kaşarlanmış suçlularla yüzleşiyor ki bu benim tahminime göre... | Open Subtitles | زوج وأب لابنان يستخدم قدراته في الخارج لمواجهة مجرمين قساة وهو في تقديري.. |
Bir yılda kazandığımızdan fazlasını kazanan suçlularla uğraşıyoruz. | Open Subtitles | المجرمون يجنون في الشهر أكثر مما نجنيه في سنة كاملة |
Çok uzun süredir suçlularla uğraşıyor. | Open Subtitles | إنه يتعامل مع المُجرمين لأوقات طويلة جداً |
Çünkü dün suçlularla dolu bir ziyaret odasında karım benden "zengin erkek" diye söz etti. | Open Subtitles | لأنه أمس في غرفة الزوار المليئة بالمجرمين زوجتي أشارت إلى أنني رجل غني |
Metotları farklı olabilir ama o bir suçlu değil suçlularla da işi olmaz. | Open Subtitles | طرقة مختلفة لكن أيضا ليس بمجرم وليس لديه أي إرتباطات بمجرمين |
Dün yazdığı tüm isimler bugün ölen suçlularla örtüşüyor. | Open Subtitles | ...كل الأسماء التي كتبتها بالأمس تطابق للمجرمين الذين ماتوا اليوم |
Ajanlar, sosyopatlar ve suçlularla bolca zaman geçirirler. | Open Subtitles | الجواسيس يقضون الكثير من الوقت في التعامل مع المجانين والمجرمين |
Hükümet için belli bir önemi olan suçlularla ilgili özel bir bölüm yönetiyorum. | Open Subtitles | إنّي أدير قسماً سرّياً مسئولٌ عن مُجرمين يُمثّلون إغراءً خاصّاً لحكومتنا. |
- suçlularla bir konuşurum. | Open Subtitles | سأتحدث مع الشرطة الجنائية |