"susan'" - Traduction Turc en Arabe

    • سوزان
        
    • بسوزان
        
    • لسوزان
        
    • سوزن
        
    • وسوزان
        
    Biliyor musun Susan, yanlızca hoş değil aynı zamanda güzelsin. Open Subtitles أتعرفين يا سوزان , أنتِ لست فقط جميلة أنتِ فاتنة
    Sevgili Susan benden cevaplar mı yoksa çözüm mü istiyorsun? Open Subtitles الغالية سوزان . هل تريدون اجوبه مني ام انها تبرئه؟
    - Anlamıyorum. - Onu bana bırak. Susan Chappell'ı kazandırman lazım bana. Open Subtitles أنا لا أفهم اترك الأمر لي أريدك أن تحضر لي سوزان حية
    Susan Delfino'nun böbrek naklinden sonra, doktoru seksten uzak durmasını söyledi. Open Subtitles بعد عملية الزرع الخاصة بسوزان دلفينو أمرها الطبيب بالإمتناع عن الجنس
    - Fas hükümetinin Brice'a hediyesi. Bunu Susan'a vermiş. Open Subtitles تلك هدية لبرايس من الحكومة المغربية أعطاه لسوزان
    Bunu yapanın kızkardeşin Susan olduğunu düşünmek istiyorum, fakat sanırım senin de Kyle ile konuşman gerekecek. Open Subtitles الان على صرف سوزن لانها مشتبه بها لكن اعتقد انك يجب ان تتكلم مع كايل
    Bu yıl, Dr. Susan Choi, Robards'ın müdiresi... besteleri kendisi değerlendirecek. Open Subtitles هذه السنة الدكتورة سوزان شوا، مديرة معهد روبارد ستقوم بمهمة الحكم
    Böylece Peter, Susan, Edward ve Lucy Gnarnia'ya huzur getirdiler. Open Subtitles وهذا كان بيتر سوزان ادوارد ولوسي اعادوا السلام الى غنارنيا
    Seni hayal kırıklığına uğratmak istemem, Susan, ama karım ölmedi. Open Subtitles أكره أن أخيب ظنك يا سوزان, ولكن زوجتي لست ميتة
    Susan, Carlos'un diğer insanların görüşlerine fazla önem verdiğini düşündü. Open Subtitles سوزان كانت تظن ان كارلوس ينتبه زيادة الى اراء الناس
    Susan, Chuck seni alt etmek isterse New York'a taşınmanın onu durdurmayacağını biliyorsun. Open Subtitles سوزان انت تعلمين انه ان اراد تشاك القضاء عليك الانتقال لنيويورك لن يوقفه
    Susan bayağı Namor'la birlikte, Reed'den daha fazlası var gibi. Open Subtitles سوزان تغازل نيمور و هو أعتبره أروع من ريد هيا
    - Susan,bu konu hakkında bu kadar mükemmel olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles سوزان لا أستطيع أن أصدق كم أنك رائعة بهذا الخصوص
    Susan Murphy, Raymond Murphy'e karşı çok sayıda şikayette bulunmuş. Open Subtitles توجد ملفات متعددة في قضية سوزان ميرفي ضد ريمون مورفي
    Susan Hart'ın onu bağladığı bir nevi altın yaldızlı zincirden kurtuldu. Open Subtitles كسر خالية من أي مذهب غل كانت سوزان هارت ملزمة بها.
    Susan olayı oldukça üzücüydü çünkü bu Judith'in bizi etkileme kabiliyetini ortaya koydu. Open Subtitles تلك الحادثة مع سوزان كانت مقلقة جداً لأنه أثبت قدرة جوديث بالتحكم فينا
    Susan Ross'un daha haberi yok ama Liz yeni bakan müsteşarı olacak. Open Subtitles سوزان روس لا تعلم بذلك بعد لكن ليز ستكون رئيسة عمالها الجديدة
    Beth canına kıydı ve böylece Susan bir böbrek buldu. Open Subtitles بيث انتحرت مما أدى بسوزان للحصول على كلية
    Susan öldürüldükten sonra bebeği herhangi biri de almış olabilir. Open Subtitles و لكن ربما يكون القاتل مهتم فقط بسوزان حسنا.. من الممكن ان يكون هناك شخص اخذ الطفل لعد موتها
    Ama, aynı şeyi Susan'a yapmışlardı. Open Subtitles هذا ما حدث لسوزان اورتيجا قبل ان تحصل على الترقيه
    Ama, aynı şeyi Susan'a yapmışlardı. Open Subtitles هذا ما حدث لسوزان اورتيجا قبل ان تحصل على الترقيه
    Susan Wheeler bugün üniversitede saldırıya uğramış ve şimdi kayıp. Open Subtitles سوزن ويلر هوجمت اليوم في الجامعة والآن هي مفقودة
    Susan küçük bir güneş sistemine sahip olmaktan gurur duyuyor. TED وسوزان تفتخر بامتلاك نظام متواضع للطاقة الشمسية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus