| Susan'a ulaşamazsın, o senin sınıfından değil. | Open Subtitles | سوزان ليس بمستواك , انها تنتمي الى الطبقة العليا |
| Ve Susan'a çok nazik davrandığınız için de tekrar teşekkür ederim. Güle güle. | Open Subtitles | و شكرا مرة أخرى على لطفك مع سوزان وداعاً |
| - Susan'a dokuzda evde olurum dedim. | Open Subtitles | أخبرت سوزان أنّي سأكون بالمنزل عند الساعة التاسعة |
| Ve Susan'a olanlar için hep seni suçladık. | Open Subtitles | وحمّلناك اللوم دائماً على ما حدث لـ سوزان. |
| Ama, aynı şeyi Susan'a yapmışlardı. | Open Subtitles | هذا ما حدث لسوزان اورتيجا قبل ان تحصل على الترقيه |
| Çocuklara, özellikle Susan'a söyle, sözümü tutacağım ve yakında hepinize geri döneceğim. | Open Subtitles | أخبرى الأولاد وخاصةً سوزان أننى سأحافظ على وعدى... ...و سأعود إليكم قريباً. |
| Susan'a nafaka vermediğini biliyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّك مَا كَانتْ تَدْفعُ نفقةَ سوزان. |
| Cenazeye katılmayacağım, sen Susan'a baş sağlığı dileklerimi iletir misin? | Open Subtitles | لن أذهب للجنازة لذا هل يمكنك ان تخبري سوزان عن شدة أسفي؟ |
| Söyle bana, Lucy, dün neden Bayan Susan'a gittin? | Open Subtitles | أخبريني لوسي.ماذا,ما الذي أتى بك لعند الأنسة سوزان البارحة؟ |
| Geçen hafta son dakikada arayıp Brian'ın asla Susan'a dönmek istemediğini söyledi. | Open Subtitles | و في الاسبوع الماضي في اخر دقيقة قالت ان برايان لا يريد العودة الى سوزان.. هذا جلَ ما قالته |
| Selam, Susan'a bakıyordum. | Open Subtitles | مرحباً، لقد كنت أبحث عن، سوزان |
| Ülke Güvenliği konusunda Donaldson raporunu Susan'a ver | Open Subtitles | تأكدى من حصول سوزان على توصية دونالسون |
| Kendi iyiliğin için Susan'a biraz daha vakit vermen gerekiyor, tamam mı? | Open Subtitles | فقط، أنت بحاجة لمنح (سوزان) القليل من الوقت لأجل خاطر، حسناً ؟ |
| Seninkini Susan'a verdiğin için sana başka bir tane almak istemiştim. | Open Subtitles | فكرتفيشراء.. بديل بما أنكِ أعطيتِ دبوسكِ لـ"سوزان" |
| Susan'a da, evliliğini bozmaya çalışmamın bir şaka olduğunu söylerim. | Open Subtitles | وسأخبر "سوزان" أنني .. كنت أمزح فقط .. بمحاولة تدمير زواجها - نعم ، حسناً ، حسناً - |
| Susan'a sana da bir bilet ayarlamasını söyledim. | Open Subtitles | لقد أعلمت سوزان بأن تحجز لك تذكرة ايضآ |
| Sence Susan'a benziyor muyum? | Open Subtitles | هل تعتقد اني اشبه سوزان في شيء؟ |
| - Susan'a yardım etmiş olsaydım... | Open Subtitles | لو أمكنني مساعدت سوزان - كان يمكنكِ ذلك - |
| Ama bu Susan'a çok acı verir. | Open Subtitles | لكن من شأنه أن يجعل سوزان بائسة |
| Ama, aynı şeyi Susan'a yapmışlardı. | Open Subtitles | هذا ما حدث لسوزان اورتيجا قبل ان تحصل على الترقيه |