"susuzluktan" - Traduction Turc en Arabe

    • العطش
        
    • الجفاف
        
    • التجفاف
        
    • عطشا
        
    • عطشان
        
    • الظمأ
        
    • عطشاً
        
    • عطشًا
        
    • العطشِ
        
    • والعطش
        
    Ve göz göre göre Gus'u susuzluktan ölüme terk etti. Open Subtitles ثم هو ترك جوس كبير السن المسكين ميت من العطش.
    Kadın susuzluktan öldü ve su dolu küvetin içinde kalmış3 gün Open Subtitles لقد ماتت من العطش وهي مستلقية في حوض الأستحمام لثلاث أيام
    Ya susuzluktan ölürsün ya da bu kısa yolu seçersin. Open Subtitles إما أن تموت من العطش أو تأخذ هذا الطريق المختصر.
    Zavallı, güç bela kendini bir hücreye atmış. susuzluktan bayılmış olmalı. Open Subtitles المسكينة كافحت لتدخل بزنزانة، لا بدّ وأنها فقدت الوعي بسبب الجفاف
    Eğer bir şeyden kastın 35 yaşındaki Tommy Valentine'ın evinde susuzluktan ölmesiyse-- Open Subtitles ان كنت بالصدفة تعنين توماس فالنتين عمره 35 عاما وجد ميتا في منزله من التجفاف,بالواقع
    Bütün olanlarda sonra susuzluktan ölen eğer, nasıl komik olurdu. Open Subtitles كيف مضحك سيكون، إذا توفينا من العطش بعد كل هذا.
    Tobruk yakınlarında susuzluktan neredeyse öleceğini ve Rusya'da az kalsın donarak öleceğini biliyoruz. Open Subtitles نحن نعلم أنك كدت أن تموت من العطش بالقرب من طبرق و تقريباً تجمدت حتى الموت في روسيا
    O güruh bugün Musa'nın peşinden çöle gidebilir ama gözleri güneşten kıpkırmızı olduğunda ve çatlak dudakları susuzluktan kanadığında, mideleri açlıktan kasıldığında, Open Subtitles هذا الحشد سيتبع موسى لداخل الصحراء اليوم لكن عندما تذبل عيونهم و تصبح حمراء بفعل الشمس و تتشقق شفاههم و تدمى من العطش
    O güruh bugün Musa'nın peşinden çöle gidebilir ama gözleri güneşten kıpkırmızı olduğunda ve çatlak dudakları susuzluktan kanadığında mideleri açlıktan kasıldığında Musa ve onun Tanrı'sını lanetleyecekler. Open Subtitles هذا الحشد سيتبع موسى لداخل الصحراء اليوم لكن عندما تذبل عيونهم و تصبح حمراء بفعل الشمس و تتشقق شفاههم و تدمى من العطش
    Hayatına susuzluktan ölerek mi son vermek istiyorsun? Open Subtitles هل ترغب في إنهاء حياتك بواسطة يموتون من العطش ؟
    Allah aşkına, bir gün evden uzak kalmam, ineğin susuzluktan ölmesi için yeterli. Open Subtitles يا رباه ، يوم واحد بعيد عن المنزل يكفي لأن تموت البقرة من العطش.
    susuzluktan ölüyorum. Hemen yanınıza geleceğim. Open Subtitles إنني أموت من شدة العطش, سأكون معك بعد لحظة
    - Burada susuzluktan ölebilirim. Open Subtitles قد يموت الرجل من العطش هنا قبل أن يسقيه أحد الماء
    Onun için durmazsak susuzluktan ölebilir. Open Subtitles قد يموت من العطش اذا نحن لم نتوقف من أجله
    Tıpkı susuzluktan ölmek gibi bir şey. Open Subtitles والتى تحدث لك تماماً عندما تموت من العطش
    - Su bulamadi, koc. susuzluktan oldu. - ve biz yanlis kaldik. Open Subtitles لم يستطع الحصول على الماء مات بسبب الجفاف
    Bak, işin iyi yanı, yaklaşık beş gün içinde susuzluktan ölecek olmamız yani bana daha fazla katlanmak zorunda değilsin. Open Subtitles أنظر للجانب المشرق سنكون موتى من الجفاف خلال 5 أيام لذلك لست بحاجة لإحتمالى لفترة أطول
    susuzluktan ölmüş. Open Subtitles التشريح الاخر لـ توماس فالنتين؟ لقد مات بسبب التجفاف
    Bu insanlar bu dağları aşmaya çalışırken ya açlıktan ya da Crystal City'ye dönmeye çalışırken susuzluktan ölürlerdi. Open Subtitles كان سيموت الجميع جوعا وهم يحاولون ان يجدوا طريقهم في الجبال او يموتون عطشا لو حاولوا العودة الى كريستال سيتي
    Zengin olamadım, ama susuzluktan öldüm. Open Subtitles ولم يغتنى أحد من وراء ذلك ولكن انا متأكد انك عطشان
    Susadım tamam mı? susuzluktan ölüyorum. Open Subtitles إنى ظمآنة ، إنى أحتضر من الظمأ
    Şu an dünyada kaç kişi susuzluktan ölüyor, biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعرفون كم شخص على الأرض الآن يموت عطشاً ؟
    Gezginler, ısı yaymak ve nemi geri kazanmak amacıyla özel dar kostümler giydikleri için susuzluktan ölmekten endişelenmiyorlar. TED يرتديان حلّتين خاصتين شديدتي الإحكام لدرء لفحة الحرّ وحفظ قطرات الرطوبة، لم تهاجم هواجس الموت عطشًا خَلَد المرتحليْن.
    Ama sen Henry Terrill'ın sığırlarımı Büyük Çamur'dan sürmesine izin verdiğin için 24 tanesi susuzluktan öldü. Open Subtitles لَكنك تركت هنري تيريل يدر أبقاري من الموحل الكبير و24 منهم ماتوا من العطشِ قبلما يمكنننى أَن آخذ نفس
    Üç hafta açlık ve susuzluktan sonra o tabanca güzel görünmeye başlar. Open Subtitles لكن بعد ثلاثة أسابيع من الجوع والعطش تبدو تلك الرصاصة شيئاً منقذاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus