| Tüm gün burada kalma çabam yok. Ve şunu söyleyeyim. | Open Subtitles | لا اريد ان اكون هنا طوال اليوم و انا اخبرك |
| Tüm gün burada mı duracağız yoksa yemeğe mi gideceğiz? | Open Subtitles | هل سنبقى هنا طوال اليوم أو سنذهب لتناول الغداء ؟ |
| İşi olmayan bir dondurma kamyonu şoförü gibi Tüm gün burada oturmayacağım! | Open Subtitles | لن أجلس هنا طوال اليوم مثل سائق شاحنة أيس كريم خارج الخدمة |
| İkinize de ev hapsi veriyorum ama bu, Tüm gün burada olacaksınız demek. | Open Subtitles | كنت سأمنعكما من الخروج من المنزل ولكن هذا يعني بأنكما ستكونان هنا طوال اليوم |
| Tüm gün burada ne yaptığımızı sanıyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا تظن إننا نفعل هنا طيلة اليوم ؟ |
| Tüm gün burada sana yardım etmeye çalıştım. | Open Subtitles | كُنت هُنا طوال اليوم أحاول مُساعدتكم |
| Eğer Tüm gün burada çalışmak zorunda olsaydım, Ben de şişerdim ve biçimsiz olurdum. | Open Subtitles | اذا كنت اعمل هنا طوال اليوم, سانتفخ وساكون بلا هيئه جسمانيه ايضاً |
| Buralardaydım. Tüm gün burada kalınca çok özlüyorum seni. | Open Subtitles | كنت في الجوار اشتاق اليك عندما تبقى هنا طوال اليوم |
| Camcının gelip de kapıyı onarması için Tüm gün burada beklemek zorundayım şimdi! | Open Subtitles | الآن عليّ الإنتظار هنا طوال اليوم للعامل أن يأتي ويصلح الباب، |
| - Tüm gün burada tam olarak ne yapıyorsun? | Open Subtitles | اذا كنتِ هنا طوال اليوم ماذا ستفعلين عادة ؟ |
| Yarın Tüm gün burada olacağım. - ve sonraki gün, sonraki gün | Open Subtitles | اسمع يارجل أنا سأكون هنا طوال اليوم في الغد |
| Eğer gerekirse Tüm gün burada kalırım | Open Subtitles | تعرف أنني سأظل هنا طوال اليوم لو اضطررت لذلك |
| Israrımdan vazgeçmeyeceğim kuzum. Gerekirse zavallı ayak parmaklarım kanayana kadar Tüm gün burada dikilirim. | Open Subtitles | أنا عنيد مثابر يا عزيزتي سأمكث هنا طوال اليوم |
| Tüm gün burada oturup senin işlerin nasıl olduğu konusundaki şikayetlerini dinlemeyeceğim. | Open Subtitles | حسناً، أنا لن أجلس هنا طوال اليوم لأصغي إليك |
| Stewie, imkânı yok Tüm gün burada oturup götlerden çıkan kurtları izleyemem. | Open Subtitles | ستيوي، لا يوجد طريقة أنا أقف هنا طوال اليوم أشاهد الديدان تخرج من المؤخرات |
| Bir barmen bulmalıyız. Tüm gün burada duramam. | Open Subtitles | علينا إيجاد ساقِ، لا يمكنني البقاء هنا طوال اليوم. |
| Tüm gün burada çalıştım. | Open Subtitles | كنت أعمل هنا طوال اليوم هل تعلم لماذا ؟ |
| Danışman Tüm gün burada olacak. | Open Subtitles | المستشاره سوف تكون هنا طوال اليوم |
| Eşinize destek olmak için Tüm gün burada beklemenin sorun olmayacağına emin misin? | Open Subtitles | هل أنتِ متأكدة بأنكِ لا تمانعين البقاء هنا طيلة اليوم يا سيدة "فلوريك" لدعم زوجكِ؟ |
| Pekâlâ, Hagen Tüm gün burada oturdu. | Open Subtitles | حسناً، (هايغن) جلس هنا طيلة اليوم |
| Buldum... Tüm gün burada oturuyor. | Open Subtitles | ذلك المطلوب... الجلوس هُنا طوال اليوم. |
| Başla hadi, seni lanet komünist. Tüm gün burada bekleyemeyiz. | Open Subtitles | "حسنـًا ، فلنبدأ أيهـّا " الشيوعي فليس لدينا اليوم بأكمله |