Dün gece polisler tüm sorunlarını çözecekti ama bugün beni aradın. | Open Subtitles | ليلة أمس ظننت أن الشرطة ستحل كل مشاكلك و اليوم تتصل بي |
O yaratıklarla olan tüm sorunlarını çözecektir. | Open Subtitles | سيحلّ كل مشاكلك مع تلك الحيوانات الضارة |
Evlat, bu iki kelime tüm sorunlarını çözecek. | Open Subtitles | يافتى هذه الكلمتان سوف تحل كل مشاكلك |
Tasarımın dünyanın tüm sorunlarını çözmeyeceğini biliyoruz. | TED | الأن، نعلم أن التصميم لن يحل كل مشاكل العالم. |
Ama şimdi Buster'ın tüm sorunlarını çözüp çözemeyeceğimizi göreceğiz. | Open Subtitles | الان سوف نري ان كان بامكاننا حل كل مشاكل باستر الان , أليس كذلك يا باستر ؟ |
tüm sorunlarını daha fazla para kazanarak çözebileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | يظهر لي انك تستطيعين حل جميع مشاكلك بالحصول على أموال أكثر |
Evet bu tüm sorunlarını çözecektir. | Open Subtitles | نعم هذا من المفترض أن يحل كل مشاكلك |
Belki de tüm sorunlarını çözer, evlat. | Open Subtitles | ربما ستُحل كل مشاكلك الليل يا فتى. |
tüm sorunlarını çözdüm. | Open Subtitles | لقد قمت بحل كل مشاكلك |
Biliyor musun, bana tüm sorunlarını anlatabilirsin, gerçekten. | Open Subtitles | أتدرين: يمكنك أن تقصي لي كل مشاكلك, بحق أنا (حلالة) مشاكل |
Bana tüm sorunlarını anlat. | Open Subtitles | قولِ لى كل مشاكلك. |
Bu tüm sorunlarını çözer. | Open Subtitles | هذا سوف يقوم بحل كل مشاكلك |
tüm sorunlarını çözmeye gidiyorum. | Open Subtitles | سأحل كل مشاكلك |
Ve aslında, online sözlükler aranabilirlik dışında baskı sözlüklerin neredeyse tüm sorunlarını kopyalarlar. | TED | و في الحقيقة , قواميس الإنترنت تبدل في الغالب كل مشاكل الطباعة , ماعدا قابلية البحث . |
Gita'nın tüm sorunlarını çözeceğiz. | Open Subtitles | سوف ننهى كل مشاكل جيتا |
Bir gülüşüyle dünyanın tüm sorunlarını ortadan kaldıran aynı güzel kızsın sen. | Open Subtitles | لا انت البنت الجميله التي جعلت كل مشاكل العالم ... . تختفي بضحكتها . |
Hayır, sosyal bilimler eğitimi tüm sorunlarını çözecek. | Open Subtitles | لا , تعليم فنون الحرية يحل جميع مشاكلك |