"tüple" - Traduction Turc en Arabe

    • أنبوب
        
    • انبوب
        
    • بأنبوب
        
    • الأنبوب
        
    • ‫ لنذهب
        
    Civayla dolu bir tüple başladık, ve tüm yaptığımız akmasına izin vermek oldu. Open Subtitles بدأنا مع أنبوب مليئ بالزئبق، وكل ما فعلناه هو أننا تركناه يجري.
    Mecbur kalınırsa böbreğe ince bir tüple girerek taşları çıkarabiliriz. Open Subtitles إن لزم الأمر ندخل للداخل بواسطة أنبوب ونخرجهم
    Gerekirse tabağınızdakileri ezip, tüple akıtırım içinize. Open Subtitles سوف تأكلين هذا حتى لو إضطررت إلى جعله سائلا وإطعامكِ إياه من خلال أنبوب
    Birkaç ay önce kalbi tekledi bu yüzden onu tüple beslemekle tehdit ettim dün. Open Subtitles قلبها اصبح ضعيفاً مرة واحدة منذ اشهر قليلة وبسبب هذا قد هددتها باطعامها بالقوة عن طريق انبوب
    Sen iki günlükken burnundan tüple sümük çekmem dışında seninle çok az tanışıyor sayılırız. Open Subtitles غير سحب المخاط من أنفسك بأنبوب عندما كان عمرك يومان انا بالكاد أكون معك
    Düğünüm için kilo vermeye çalışıyorum. tüple günde 800 kalorilik besin alıyorum. Open Subtitles أستطيع أن آكل 800 سعرة حرارية باستخدام الأنبوب
    Bahamalar'a gidelim. "Gidip tüple dalis yapalim." Open Subtitles ‫"لنذهب إلى جزر (الباهاما) ‫لنذهب للغطس"
    Kendi başına nefes alması mümkün ancak tüple beslenmenden yemek yiyemeyecek. Open Subtitles يحتمل أن تتمكّن من التنفّس من تلقاء نفسها، ولكنّها لن تتمكّن من الأكل دون أنبوب تغذية
    - Dr. Rorish tüple kanamayı geçirdiğini sanıyordum. Open Subtitles إعتقدت أن د, روريش أصلحت النزيف .بواسطه أنبوب التنفس أنا , أيضا
    Onu komaya sokacağız ve böylelikle tüple nefes almasını sağlayacağız. Open Subtitles يجب أن نضعها في غيبوبة حتى يمكننا أن نضع أنبوب تنفس داخلها
    Ona tüple değil maskeyle yardım edebilecek bir makine. Open Subtitles أنهُ جهاز سوف يساعدها على التنفس من خلال قناع, ليسَ أنبوب
    Bundan sonra eğitilmiş sineklere şokla eşleştirilmiş koku olan tüple başka bir kokulu tüp arasında seçim yapma şansı verirseniz şokla eşleştirilmiş mavi kokulu tüpten uzak duracaktır. TED ثم أعطيت هذه الذبابات المدربة الفرصة للإختيار بين أنبوب الرائحة المترافق مع صدمة وأنبوب آخر ستجده يتجنب الأنبوب الذي يحوي رائحة مترافقة مع صدمة
    Yanıma tüple filan gelmeyin. Open Subtitles لا تأتي بالقرب مني دون أي أنبوب.
    Peki. Bir akciğeriniz var. Körsünüz ve tüple besleniyorsunuz. Open Subtitles حسناً، رئة واحدة، عمى، وتأكل عبر أنبوب.
    tüple beslemeyi gerek görebilir. Open Subtitles انه قد تكون بحاجة إلى أنبوب تغذية.
    Daha önce tüple daldın mı? Open Subtitles هل جربت الغطس مع انبوب هواء من قبل؟
    Evet, ve evsiz kurbanımızın bitleri de öldüğü için, onun egzoz dumanıyla çepeçevre sarıldığını... bir maske ya da tüple boğulmadığını gösteriyor. Open Subtitles اجل,وهو ايضا المتسبب فى موت القمل بشعر ذلك الرجل المتشرد هذا يدفع الى الاعتقاد بأنه تم محاصرته بغاز عادم السيارات لم يختنق بقناع او انبوب
    Boğazında bir tüple ve nerede olduğunu bilmeden. Etrafında sadece yabancılar olacak ve büyük ihtimalle deli gibi ağrısı olacak. Open Subtitles و بأنبوب يكبس حلقها، و لا تدري كيف وصلت إلى هنا و محاطة بأناس غرباء و تتألم ألم الجحيم
    tüple beslenerek mi? Open Subtitles عن طريق الأكل بأنبوب ؟
    - Bu süre icinde, nasogastrik tüple beslenmesini öneriyorum. Open Subtitles في الوقت الراهن، أوصي البدأ بالتغذية عبر الأنبوب الأنفي المعدي.
    Bahamalar'a gidelim. "Gidip tüple dalış yapalım." Open Subtitles ‫"لنذهب إلى جزر (الباهاما) ‫لنذهب للغطس"

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus